Kur’ân tercümesi, Kur’ân değildir!
26/08/2022 Cuma Köşe yazarı O.Ü
Allahü teâlâ buyurdu ki: "Muhammed aleyhisselama, bu Kur'ânı Arabî dil ile indirdim."
Sual: Kur’ânın
tercümelerine Kur’ân diyerek okuyup sevap bekliyenler oluyor. Gerçekten bu
tercümeler Kur’ân yerine geçer mi?
Cevap: Allahü teâlâ,
Kur’ân-ı kerimde;
(Benim kitabım
arabîdir) buyuruyor ve;
(Muhammed
aleyhisselama, bu Kur'ânı Arabî dil ile indirdim) buyuruyor.
O hâlde, Allahü
teâlânın melek ile indirdiği kelimelerin, harflerin ve manaların toplamı
Kur'ândır. Böyle olmayan kitaplara, Kur’ân-ı kerim denemez. Bu kitaplara Kur'ân
diyen Müslümanlıktan çıkar, kâfir olur. Başka dile, hatta Arabiye çevrilirse,
Kur'ân açıklaması denir. Manası bozulmadan da, bir harfi bile değişince, Kur'ân
olmaz. Hatta hiçbir harfi değişmeden, okunmasında ufak değişiklik yapılırsa, Kur'ân
denmez. Rıyâd-ün-nâsıhînde buyurulyor ki:
“Arabî gramer
şartlarına uyan ve manayı değiştirmeyen, fakat bazı kelimeleri hazret-i
Osman'ın topladığına benzemeyen Kur’ân-ı kerime Kırâet-i şâzze denir.
Bunu namazda da, başka yerde de okumak caiz değildir, günahtır. Kırâet-i
şâzzeyi, Eshâb-ı kiramdan birkaçı okumuş, fakat söz birliği olmamıştır.
Eshâb-ı kiramdan birinin okuduğu bildirilmeyen bir okumaya Kırâet-i şâzze
denmez. Din âlimlerinden hiçbirinin okumadığı şekilde okumak, manayı ve
kelimeleri bozmasa bile, küfürdür.”
Kur’ân-ı kerimin başka
dillere yapılan çevirmelerine Kur'ân denmez. Bunlara, Kur’ân-ı kerimin meâli,
yani açıklaması denir. Bunlar, mütehassıs olan ve iyi niyetli, halis
Müslümanlar tarafından hazırlanmış ise, Kur’ân-ı kerimin manasını anlamak için
okunabilir. Buna bir şey denmez. Bunlar, Kur'ân diye okunamaz. Bunları, Kur'ân
diye okumak, sevap olmaz, günah olur. Müslümanlar, Kur’ân-ı kerimi, Allahü
teâlânın indirdiği gibi okumalıdır. Manasını bilmeden okumak da sevaptır.
Manasını anlayarak okumak, elbette daha çok sevap ve daha iyidir.
İbni Hacer-i Mekkî
hazretleri, Fetâvâ-i fıkhiyye kitabında buyuruyor ki:
“Kur’ân-ı kerimi Arabiden başka harf ile yazmak ve başka dile tercüme edip, Kur’ân-ı kerim yerine bunu okumak, söz birliği ile haramdır. Selmân-ı Fârisî hazretleri Fâtihayı İranlılara Farisi harflerle yazmadı. Tercümesini de yazmadı. Fâtiha suresinin Farisi tefsirini yazdı. Kur’ân-ı kerimi Arabiden başka harf ile yazmak ve böyle yazılmış Kur'ânı okumak haramdır.”