Mirâc gecesi, kandili
27/02/2022 Pazar Köşe yazarı O.Ü
Mirâc kandili, Receb
ayının 27. gecesidir. Mirâc, merdiven demektir...
Sual: Mirâc ne
demektir, ne zaman olmuştur, bu gecenin önemi nedir?
Cevap: Mirâc kandili,
Receb ayının 27. gecesidir. Mirâc, merdiven demektir. Resulullah efendimizin
göklere çıkarıldığı, bilinmeyen yerlere götürüldüğü gecedir. Resulullah
efendimiz hicretten bir yıl önce, 52 yaşında, Zeyd bin Hârise'yi yanına
alarak Tâif'e gitti, onlara bir ay nasihat eyledi. Hiç kimse iman etmediği gibi
alay ve işkence ettiler. Üzüntülü ve yorgun olarak geri dönerken,
yaralandılar... Mekke'ye döndüler. Her taraf düşman idi, gidecek bir yer
yoktu. Birkaç ay Mekke'de çok sıkıntılı geçti. Bir gece ki Receb ayının 27.
gecesi amcası Ebû Tâlib'in kızı Ümm-i Hânî'nin evine gitti. Resulullah
efendimizi içeri alıp bir hasır, leğen, ibrik verdi. Resulullah efendimiz o gün
çok incinmişti, abdest alıp, Rabbine yalvarmaya, af dilemeye, kulların imana
gelmesi için duaya başladı. Çok yorgun, aç, üzüntülü olduğu için hasır üzerine
uzanıp uyuyuverdi. O anda, Allahü teâlâ, Cebrâil aleyhisselama;
“Sevgili Peygamberimi
çok üzdüm. Mübarek bedenini, nazik kalbini çok incittim. Bu hâlde, yine bana
yalvarıyor. Benden başka, hiçbir şey düşünmüyor. Git! Habibimi getir!
Cennetimi, Cehennemimi göster. Ona ve Onu sevenlere hazırladığım nimetleri
görsün. Ona inanmayanlara, sözleri, yazıları ve hareketleri ile Onu incitenlere
hazırladığım azapları görsün. Onu ben teselli edeceğim” buyurdu.
Cebrâil aleyhisselam,
bir anda Resulullah efendimizin yanına geldi. Beraberce Kâbe yanına gittiler.
Sonra Cennetten gelen Burak adındaki beyaz hayvana binip, bir anda Kudüs'te,
Mescid-i Aksâ'ya geldiler, namaz kıldılar. Namazdan sonra, mescitten çıkıp
bilinmeyen bir mirâc ile, bir anda, yedi kat gökleri geçtiler. Her gökte bir
büyük Peygamberi gördü. Resulullah efendimiz, Cenneti, Cehennemi görüp, Refref
adındaki bir Cennet yaygısı üstünde, Allahü teâlânın dilediği yüksekliklere
ulaştı. Mekânsız, zamansız olarak Allahü teâlâyı gördü. Mirâc gecesinde, beş
vakit namaz emrolundu. Mirâcdan önce, yalnız sabah ve ikindi namazı vardı.
Tefsîr-i Hüseynîde ve Bahr kitabında deniyor ki:
“Resûlullah efendimizin Mekke'den Beytül-mukaddese götürüldüğüne inanmayan kâfir olur. Göklere ve bilinmeyen yerlere götürüldüğüne inanmayan ise, sapık olur.”