Üç günden fazla dargın durana azap var!
31/08/2022 Çarşamba Köşe yazarı V.T
Hadis-i şerifte
buyuruldu ki: "Sana darılana git, barış! Zulüm yapanı affet. Kötülük
yapana iyilik et!"
Nûreddîn Şevnî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Mısır'ın bir kasabası
olan Şevn'de doğup büyüdü. 1537 (H.944) senesinde Kâhire'de vefât etti.
Küçüklüğünde çobanlık yapardı. Yanında bulunan yiyecekleri arkadaşlarına verir
ve onlara şöyle derdi: "Bu yiyecekleri yiyin, sonra hep birlikte Peygamber
efendimize salevât-ı şerîfe okuyalım." Yemeklerini yedikten sonra bütün
günlerini salevât-ı şerîfe okumakla geçirirlerdi. Bir sohbetinde şunları
anlattı:
Dargın olana, üç
günden önce gidip barışmak, daha iyidir. Güçlük olmaması için, üç gün müsâade
edilmiştir. Daha sonra günah başlar ve gün geçtikçe artar. Günahın artması,
barışıncaya kadar devam eder. Hadis-i şerifte, (Sana darılana git, barış! Zulüm
yapanı affet. Kötülük yapana iyilik et!) buyuruldu.
(Esselâmü aleyküm)
diyene on sevap verilir. (Esselâmü aleyküm ve rahmetullah) diyene yirmi sevap
verilir. (Esselâmü aleyküm ve rahmetullah ve berekâtüh) diyene otuz sevap
verilir. Cevap vermekte de böyledir.
Üç günden fazla dargın
duran kimse, şefaat olunmazsa, affolunmazsa, Cehennemde azap görecektir.
Günah işleyene, ona nasihat olmak niyeti ile hicr eylemek, câizdir, hattâ
müstehabdır. Allahü teâlâ için darılmak olur. Hadis-i şerifte, (Amellerin,
ibâdetlerin en kıymetlisi, hubb-i fillâh ve buğd-i fillâhdır) buyuruldu. Hubb-i
fillâh, Allahü teâlâ için sevmek demektir. Buğd-i fillâh, Allahü teâlâ için
sevmemek, dargın olmak demektir.
Allahü teâlâ, Mûsâ
aleyhisselâma sordu: Benim için ne yaptın? dedi. Senin için namaz kıldım, oruç
tuttum, zekât verdim, ismini çok zikreyledim, deyince, Allahü teâlâ, namaz,
sana burhandır. Kötü iş yapmaktan korur. Oruç, kalkandır. Cehennem ateşinden
korur. Zekât da, mahşer yerinde gölge verir, sana rahatlık verir. Zikir,
mahşerde karanlıktan kurtarır, ışık verir. Benim için ne yaptın? buyurdu. Yâ
Rabbî! Senin için olan işin ne olduğunu bana bildir, diye yalvarınca, Yâ Mûsâ!
Dostlarımı sevdin mi? Düşmanlarımdan kesildin mi? buyurdu. Mûsâ aleyhisselâm,
Allahü teâlânın en çok sevdiği ibâdetin, hubb-i fillâh ve buğd-i fillâh
olduğunu anladı.
Günah işleyeni, kabahat yapanı uzun zaman hicr eylemek câizdir. Ahmed bin Hanbel'in haramdan geldiği bilinen hediyeyi kabûl ettikleri için amcasını ve oğullarını hicr eylediği meşhûrdur. Resûlullah, Tebük gazâsına gelemeyen üç kişiyi ve zevcelerini hicr eylemiştir.