Namaz çeşitleri nelerdir?
Namazla ilgili çeşitli sorular
CEVAP
Namazlar farz, vacip ve nafile olmak üzere üçe ayrılır. Bunlardan;
1- Farz namazlar: Beş vakit namazın farzları, Cuma namazının iki
rekat farzı ve cenaze namazı, farz namazlardır. (Cenaze namazı farz-ı
kifayedir.)
2- Vacip namazlar: Vitir namazı, bayram namazları, adak olan namaz
ve başlanıp yarıda kalan nafile namazlardır. Kazaya kalan vitir namazını da,
kaza etmek vaciptir.
3- Nafile namazlar: Beş vakit namazın sünnetleri, teravih namazı ve
sevap kazanmak niyeti ile kılınan teheccüd, tehıyyet-ül-mescid, işrak, duha,
evvabin, istihare, tesbih namazları gibi namazlar, nafile namazlardır. Yani
kılınması emir değildir. Farz ve vacip olan namazlardan, borcu olmayan bir
kimsenin, nafile ibadetlerine de sevap verilir.
Namaza giderken
Sual: Namaz kılmaya gittiğim zaman, benimle oturan insanlara, gelin
namaz kılalım demiyorum. Bu durumda günahım var mıdır?
CEVAP
Size günah olmaz. Namaz kılmaya giderken, ben namaz kılmaya gidiyorum derseniz,
iyi olur. Onlara namazı hatırlatmış olursunuz. Bak bu genç kılıyor, biz de
kılsak diye düşünen çıkabilir. Yani bir çeşit emr-i maruf olur, iyi olur.
Namaza düşman olanlara ise söylenmez. Hatta onlardan namaz kıldığımızı gizlemek
lazımdır.
Cünüp olduğunu bilmeden
Sual: Farkında olmadan cünüp olarak namaz kılan, haram işlemiş olur
mu?
CEVAP
Bilmeyince günah olmaz. Eğer hiç farkına varmasaydı, namazı bile sahih olurdu.
Allahü teâlâ gücümüzün yetmediği işleri, emirleri teklif etmez.
Çalar saat
Sual: Allahü ekber sesi çıkaran saatleri sabah namazına uyanmak için
kullanmak caiz mi?
CEVAP
Çalar saat kullanmalıdır.
İhtiyaç varsa
Sual: İhtiyaçsız, sabah Maliki, öğle Şafii’ye göre namaz kılmak caiz
mi?
CEVAP
Bir ihtiyaç olunca caiz olur.
Namazda kastedilen kol
Sual: Namazda bütün kol, iki uzuv mu?
CEVAP
Evet.
Fildişi tarakla
Sual: Maliki’de, fildişi tarakla, namaz kılmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Yan tarafa alsa
Sual: Yol üstüne durup namaz kılanın önünden geçmemek için, onu tutup,
bir metre yan tarafa alsak, bu kimsenin namazı bozulur mu?
CEVAP
Hayır.
Farzı nafile olarak yapmak
Sual: (Farzı nafile olarak yapmak, müekked sünnetleri yapmaktan daha
çok sevap olur) buyuruluyor. Bu hangi ibadetlerde olur?
CEVAP
Namaz ve hacda olur. Mesela, nafile hac yapmak, umre yapmaktan daha sevaptır.
Öğleyi yalnız kılıp son sünneti kılacağı sırada yanında cemaatle namaz
kılınmaya başlansa, hemen cemaate uyup onlarla öğleyi nafile olarak kılmak,
öğlenin ilk ve son sünnetinden daha sevaptır.
Tekrar kılmak
Sual: Farzı nafile olarak yapmak, sünnetten evla olduğuna göre, farzı
tekrar kılmakta mahzur var mı?
CEVAP
Farz tekrar kılınmaz. Ancak, farz kılarken sünnetlerinden birini terk etmişse
veya mekruh işlemişse o zaman caiz olur. Bir de, hazır cemaat varsa onlara
uyarak nafile kılmak caizdir.
Sünnet olanı değiştirmek
Sual: Namazda otururken, sünnet diye, kıbleye dönmesi için, sol ayağı
da, sağ ayak gibi dikmek bid'at olur mu?
CEVAP
Evet, bid’at olur.
Farzdan sonra
Sual: Yetişilemezse, yatsının ilk sünneti, farzdan sonra kılınır mı?
CEVAP
Evet.
Abdestsiz olduğunu hatırlamak
Sual: Akşamın farzını kılıp, sünneti kılarken abdestsiz olduğunu
hatırlayanın, farzı tekrar kılması gerekir mi?
CEVAP
Evet, abdest alıp farzı tekrar kılar. Vakit çıktıktan sonra hatırlarsa kaza
eder.
Namazın içindeki sünnetler
Sual: Namaz içindeki sünnetlerden biri terk edilince, mesela başı açık
namaz kılanın, o namazı iade etmesinin hükmü nedir?
CEVAP
Gerekmez. O namazı iade etmek, sünnettir. İade etmese de olur. Yanlışlıkla terk
edilirse mahzuru olmaz.
İbadetten sevap beklenir
Sual: S. Ebediyye’de orucun Allahın emri olduğuna
inanmak ve sevab bekleyerek tutmak lazım olduğu bildiriliyor. Oruç gibi, namaz
için de, aynı şekilde sevab beklemek lazım mıdır?
CEVAP
Elbette sevab beklemek lazımdır. Zekât da öyle, hac da öyledir.
Dört rekât niyetiyle
Sual: Dört rekât niyetiyle bir nafile namaza başlayıp, herhangi bir
sebeple iki kılıp selam verilirse, kılmadığımız iki rekât üzerimize vacib mi
olur?
CEVAP
Evet.
Peygamberlere kıldırdığı namaz
Sual: Peygamber efendimiz miraca çıkmadan namaz farz edilmemişti.
Kudüs'te bütün Peygamberlere kıldırdığı namaz nafile mi idi?
CEVAP
Evet.
Eda niyetiyle kaza
Sual: Eda niyetiyle kaza, kaza niyetiyle eda caiz midir?
CEVAP
Eda niyetiyle kılınan bir namaz, vakti girmemişse, nafile olur. Vakti çıktıktan
sonra kılınmış ise, kaza olur. Mesela, (Bugünkü öğle namazını eda etmeye) diye
niyet eden, vakti çıkmış ise öğleyi kaza etmiş olur. Öğle vakti çıktı
zannederek, (Bugünkü öğleyi kaza etmeye) diye niyet edip namaz kılarsa, vakit
çıkmadığı anlaşılınca, öğleyi eda etmiş olur; fakat geçmiş öğle namazını kazaya
niyet ederek kıldığı namaz, o günün öğle namazının yerine geçmez; çünkü bugünün
namazına diye niyet etmemiştir.
Erkeğin buluğa ermesi
Sual: Erkek çocuklar buluğa kaç yaşında ulaşır? Buluğa ulaşmadığı
müddetçe dini emirlerle yükümlü olmaz mı?
CEVAP
12 yaşından itibaren buluğa ulaşır. Eğer 15 ini doldurduğu halde, hâlâ buluğa
ermemişse, ermiş kabul edilir, dini emirleri yapmakla yükümlü olur.
Sevabı gönderilir
Sual: Ölü veya diri için namaz kılmak, oruç tutmak ve ona bu sevabı
yollamak caiz olur mu?
CEVAP
Namazın, orucun sevabı ona gönderilir; fakat onun için namaz kılınmaz, oruç
tutulmaz.
Küçük çocuk ve abdest
Sual: Küçük çocuk Kur'an-ı kerimi abdestsiz tutabilir mi, namaz
kılabilir mi?
CEVAP
Tutabilir. Usulen olsun abdesti öğretmeli, teyemmümü öğretmeli. Namaz
kılacaksan teyemmüm et demeli, abdestsiz kılsa da olur, fakat namaz için
abdestin lüzumunu öğrenmeli. Abdestsiz kılınamayacağını bilmeli.
Yeni iman eden
Sual: Kâfirken müslüman olan, kâfirken kılmadığı namaz ve tutmadığı
oruç borçlarını kaza eder mi?
CEVAP
İman edenin namaz ve oruç borcu olmaz; çünkü o kâfir iken ona namaz kılmak ve
oruç tutmak farz değildi. Diğer ibadetler de, zekât ve hac da böyledir.
İçki içen de namaz kılmalı
Sual: İçki içen birinin, içkinin 40 gün vücuttan çıkmayacağını ve 40
gün ibadetlerinin kabul olmayacağını düşünerek, namazı bırakması doğru olur mu?
CEVAP
Doğru olmaz. Çok yanlış olur. Namazı bırakmak çok büyük günahtır. İçki vücuttan
kırk gün çıkmaz diye bir şey yok. Kur'an-ı kerimde sarhoş iken kılmayın
deniliyor, okuduğunu anlarsa kılması lazım. Ayıkken kılması lazımdır. Derhal
namaza başlamalı. Ne günah işlenirse işlensin namaz terk edilmemeli. İçki
içenin namazı sahihtir, yani borç ödenmiş olur; ama büyük sevablara kavuşamaz.
Evde namaz kılmak
Sual: (Namazlarınızın bir kısmını evde kılın ve evlerinizi kabre
çevirmeyin) hadisine uyarak, ara sıra namazlarımızı evde kılıyor,
camiye, cemaate gitmiyoruz. Uygun mudur?
CEVAP
Hadis-i şeriften kendi anladığımıza göre amel etmemiz caiz olmaz. İmam uygunsa,
evde kılmak uygun olmaz. Evlerde kaza ve nafile kılarak evleri ibadetsiz geçen
kabir haline getirmemeli. İmam-ı Münziri hazretleri buyuruyor ki:
(Evlerinizi kabre çevirmeyin) hadis-i şerifi, evlerinizi namaz
kılmamakla, kabirlere benzetmeyin demektir; çünkü kabristanda namaz kılmak caiz
değildir.
Yatsının ilk ve son sünneti
Sual: Yatsı namazının ilk ve son sünnetiyle alakalı bir hadis-i şerif
var mıdır?
CEVAP
Hazret-i İbni Ömer’in, (Resulullah ile beraber, yatsı namazından sonra
iki rekat namaz kıldık) diye bildirdiği hadis-i şerifi, yatsının son
sünnetini, Hazret-i Abdullah ibni Mugaffelin rivayet ettiği, (Her ezan
ve ikamet arasında namaz vardır) hadis-i şerifi de, yatsının ilk
sünnetini göstermektedir. (Buhari)
Tembelliğin ilacı
Sual: Tembellikten, boş şeylerden nasıl kurtulabiliriz?
CEVAP
Tembelliğin ilacı, çalışkanlarla konuşmak, tembel, uyuşuk kimselerden kaçınmak,
Allahü teâlâdan hayâ etmek lazım geldiğini ve azabının şiddetli olduğunu
düşünmek ve namazları vaktinde kılmaktır. Namaza önem veren tembellikten
kurtulur.
Haramdan kaçmayan
Sual: İçki içmek ve kumar oynamak gibi bir haramdan kaçmak mı daha
sevap, yoksa namaz kılmak, oruç tutmak mı daha sevaptır? Yani bir kimse içki
içiyorsa, kumar oynuyorsa, fakat namazlarını da kılıyorsa ahirette kârlı mı
çıkar zararlı mı?
CEVAP
Zararlı çıkar. Çünkü haramdan kaçmanın sevabı, farzları yapmanın sevabından
daha fazladır.
Sahibinin rızası olmayan yerde
Sual: Rızasız olarak zorla bir kimsenin evinde, bahçesinde namaz
kılmak caiz midir?
CEVAP
Gasp edilen yerde namaz kılmak caiz ise de mekruhtur. Yani namaz borcu ödenmiş
olursa da, namaz kılmakla hasıl olacak büyük sevaptan mahrum kalınır.
Midesinde, elbisesinde azıcık haram bulunan kimsenin de namazı mekruh olur.
Müekked sünnetler kılınamamışsa
Sual: Müekked sünnetlerin vaktin farzlarından sonra da kılınabileceği,
gayri müekked sünnetlerin ise kılınamayacağı doğru mudur?
CEVAP
Yanlıştır. Doğrusu şöyledir:
Öğlenin, müekked sünnet olan ilk sünneti, farzdan önce kılınamamışsa, farzdan
sonra kılınır. Sabahın çok faziletli olan müekked sünneti, farzdan önce
kılınmamışsa, farzdan sonra kılınmaz. Çünkü sabah namazının farzından sonra
nafile kılınmaz. Sünnetler de nafiledir.
İkindinin sünneti, farzdan önce kılınamamışsa farzdan sonra kılınmaz. Çünkü
akşama kadar kerahet vaktidir. Kerahet vaktinde sünnet, nafile kılınmaz.
Yatsının ilk sünneti, gayr-i müekked olmasına rağmen, farzdan sonra
kılınabilir. Çünkü yatsıdan sonra kerahet vakti yoktur. Sabaha kadar
kılınabilir. Bu hususlar bütün fıkıh kitaplarında, mesela Redd-ül-muhtar’da
yazılıdır.
Müstehab daha sevap olur mu?
Sual: Namaz kitabında, abdest alırken dişleri misvak ile temizlemek
müstehaptır denirken, abdestin sünnetleri bahsinde ise, misvak önemli sünnet
deniyor. Burada bir çelişki yok mu? Bunun gibi namaz kılarken rüku ve
secdelerde tesbihleri üçer kere okumak sünnet, 5,7,9 gibi fazla okumak ise
müstehaptır deniyor. Fazla okuyunca sevabı niye azalıyor ki?
CEVAP
Abdest alırken dişleri temizlemek, fırçalamak sünnettir. Bunu misvak ile yapmak
müstehabdır, daha iyidir. Yani misvak kullanılınca hem sünnet yerine geliyor
hem müstehab, parmakla veya diş fırçası ile dişler temizlenirse sadece sünnet
yerine gelir. Bu sünnet misvakla yapılınca ayrıca müstehab sevabı da alınıyor.
Rüku ve secdelerde üçer defa tesbih çekmek sünnet, daha fazla çekince ayrıca
müstehab sevabı da alınıyor.
Bunun gibi, namazda selam verirken, iki omuzuna bakmak sünnet, dikkatle bakmak
ise müstehabdır.
Namaz içinde niyet
Sual: Namaz içinde, başka mezhebi taklide niyet etmek caiz mi?
CEVAP
Hayır.
Namazı kazaya bırakmamak için
Sual: Namaz vakti çıkmaya yakın, semavi özür olmadan eli kanayan,
Maliki'yi taklit edip namaz kılabilir mi?
CEVAP
Namazı kazaya bırakmak haramdır. Namazı kazaya bırakmamak için taklit caizdir.
Haram işleyenden uzaklaşmalı
Sual: Tam İlmihal’de, (Parmağında altın yüzük takılı kimsenin
bulunduğu sofraya oturmamalı ve birinci safta, böyle biri yanında namaz
kılmayıp, arka safa kaçmalı. Başka haramları kullananlardan da böyle
uzaklaşmalı) deniyor. Bid'at sahibi olmak da bu hükme dâhil midir?
CEVAP
Evet.
Namaz kıldığından şüphe etmek
Sual: Namazı kılıp kılmadığından emin olamayan kimse ne yapmalı?
CEVAP
Namazı kıldığından şüphe eden kimse, vakit çıkmadıysa, o namazı tekrar kılar.
Vakit çıktıysa artık kılması gerekmez.
Haram elbiseyle namaz
Sual: Bir erkeğin yanında çalınmış elbise ve ipek varsa, bunlarla
namaz kılmak caiz olmadığı için namazını kazaya mı bırakması gerekir?
CEVAP
Namaz kazaya bırakılmaz. Özürsüz namazı kazaya bırakmak büyük günah olur. İpek
elbiseyle namazını kılar. İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:
İpek ve gasp edilmiş, çalınmış elbiseyle namaz kılmak tahrimen mekruhtur.
Hiçbir şey bulamayan bir erkeğin, yalnız ipek bulunca, ipek elbiseyle namaz
kılması lazım olur. (Redd-ül-muhtar)
Kamet okunduktan sonra
Sual: Peygamber efendimiz, (Farz namaz için kamet okununca,
artık başka namaz kılınmaz) buyurunca, oradakiler, “Ya Resulallah,
sabahın iki rekât sünneti de mi kılınmaz” diye sorduklarında, (Evet,
sabahın iki rekât sünneti de kılınmaz) buyurduğu bildiriliyor. Kamet
okunduktan sonra niye namaz kılınmaz?
CEVAP
Âlimler bu hadis-i şerifi şöyle açıklıyorlar:
Cemaatle farz namaz kılınırken sünnet kılmaya başlanmaz, hemen cemaate uyup
farz kılınır demektir. Onun için cemaate geç gelen, sünnete hemen başlamamalı,
farzı kıldıktan sonra o sünneti kılmalıdır. Ancak bundan sabah namazının
sünneti ile ikindinin sünneti hariçtir. Sabah namazının kuvvetli sünneti
farzdan sonra kılınmayacağı için, mümkünse, farza yetişebileceğini iyi anladığı
takdirde, caminin girişinde cemaatten ayrı bir yerde kılmalı. Buna da imkân
yoksa bir direk arkasında kılınabilir. Cemaatin arasında kılınmaz.
Kaza namazı olan Şafii
Sual: Şafii mezhebinde kazası olanın sünnet kılması harammış. Şafii
âlimleri nasıl olur da namaz kılmaya haram diyebiliyorlar? Bu kadar
mantıksızlık olur mu?
CEVAP
Bazı deyimler, tabirler vardır, bir şey söylenir başka şey anlaşılır. Mesela
soba yanıyor denir, maksat içindeki odun yanıyor demektir, yoksa demir sobanın
kendisi değil. Şafii âlimlerinin ve diğer mezhep âlimlerinin, kaza namazı
varken sünnetle iştigal etmeye haram demeleri de böyledir. Haram olan sünnet
kılmak değildir, farzı tehir etmektir. Sünnet olsun, nafile olsun namazla
meşgul olmak sevaptır, ancak farz borcunu tehir etmek haramdır. Onun için
sünnet kılmak haramdır deniyor. Sünnet kılınınca farz tehir edildiği için
sünnet kılmak haramdır deniyor. Yoksa bizzat sünnet kılmak haramdır denmiyor.
Bu konuya örnek vermek için Tergib-us-salat kitabındaki iki hadis-i şerifi
bildirelim:
(Bir namazı, vakti çıktıktan sonra kılan, 80 hukbe Cehennemde kalacaktır.)
(İki farz namazı bir araya getirmek, büyük günahtır.)
Birinci hadis-i şerifte, sanki namaz kılmak veya kazasını kılmanın cezası
Cehennemde 80 hukbe kalmak olarak bildiriliyor. Burada namaz kılmak, kaza
namazı kılmak günahtır denmiyor. Namazı özürsüz kazaya bırakmak günahtır
deniyor.
İkinci hadis-i şerif de böyledir. Diyelim mazeretsiz öğle namazının farzını
kılmayıp ikindi ile beraber kılmak büyük günahtır deniyor. Bu ne demek? Öğleyi
mazeretsiz ikindi vaktine bırakmak büyük günahtır deniyor. Kaza etmekle bile
günah affolmuyor. Ayrıca istigfar etmek gerekir.
Namazda esnemek
Sual: Namazda esnerken ağzımızı elin içi ile mi yoksa dışı ile mi
kapatmalıyız?
CEVAP
Ağzı açarak esnemek mekruhtur. Esnemeye mani olmak için, alt dudağı dişlerin
arasına sıkıştırmalıdır. Esnemeye mani olunamazsa, ayakta sağ elin, diğer
rükünlerde ve namaz dışında sol elin dışı ile, ağzı örtmek gerekir.
Tenin birbirine değmesi
Sual: Namazda, bacakların çıplak olarak, birbirine değmemesi için,
eteğin altına mutlaka iç çamaşırı giymek gerekir mi?
CEVAP
Hayır, gerekmez. Değmesinin mahzuru olmaz.
Sabah namazına uyanabilmek için
Sual: Genelde sabah namazına kalkamayanın ne yapması gerekir?
CEVAP
Namaza uyandırıcı bir tedbir almak gerekir. Mesela erken yatmalı ve çalar saati
kurmalıdır. Bu tedbirleri aldıktan sonra, Kevser suresini okuyup,
(Ya Rabbi, sabah namazına vaktinde kalkmamı ihsan et) diye dua etmelidir. (Cennet
Yolu İlmihali)
Kâbe’de kadın erkek cemaatle namaz
Sual: Kâbe’de erkek kadınla yan yana cemaatle namaz kılabilirler mi?
CEVAP
Kılabilirler. Bu, sadece Kâbe’ye mahsus istisna bir durumdur. (Dürr-ül-muhtar)
Uyuyanı namaza kaldırmak
Sual: Kaldığımız yerde uyuyanları, namaza kaldırmak gerekir mi?
CEVAP
Memnun olacak kimseyi kaldırmak sünnettir. Beni kaldır diye tembih etmişse,
kaldırmak farz olur. Memnun olmayanları kaldırmak gerekmez.
Dizlerini sert yere koyamamak
Sual: Dizlerinde ağrı olan bir kimse, dizlerini sert yere koyamıyorsa,
namaz kılarken dizlerinin altına yumuşak bir şey, mesela sünger koyabilir mi?
CEVAP
Mazeret olduğu için mahzuru olmaz.
Erkeklerin tülbentle namazı
Sual: Arap ülkelerinde, erkekler başlarına beyaz tülbent bağlıyorlar.
Tülbendi, agel denilen bağ ile tutturuyorlar. Bununla namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Arap ülkeleri çok sıcak yerlerdir. Beyaz renk güneş ışığını yansıtır. Belki de
onun için başlarına tülbent takıyorlardır, üstelik ince ve hafiftir. Bununla da
namaz kılmak caizdir.
Sert yatakta namaz
Sual: Somya veya sert yatak üzerinde, namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Evet, caizdir.
Pantolonla namaz
Sual: Kadın, pantolonla namaz kılabilir mi?
CEVAP
Örtünün dar olması veya bol olsa da, herhangi bir avret yerine yapışıp, uzvun
belli olması, namaza zarar vermez, fakat böyle başkalarına
karşı örtülmüş olmaz. (S. Ebediyye)
Pantolon erkek kıyafetidir. Kadın giyemezse de, herhangi bir sebeple
giyilmişse, pantolon üstüne bir etek giyerek kılmak uygun olur.
Seccadeyi açık bırakmak
Sual: Namazdan sonra seccadenin açık kalması caiz midir, kapatmak veya
kenarını kıvırmak gerekir mi?
CEVAP
Açık kalması caizdir, kapatmak veya kenarını kıvırmak gerekmez. Tozlanmasın,
kirlenmesin diye kaldırmak iyi olur.
Namazı sebepsiz iade etmek
Sual: Bir farz namazı, sebepsiz iade etmekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Eda edilen bir namazı, sebepsiz iade etmek, hadis-i şerifle yasaklanmıştır.
İade etmek yerine, (Vaktine yetişip de kılamadığım son ... namazına)
diye niyet edilerek bir namaz kılınabilir. Böyle kılınca, farz sahih olmadıysa,
bu namaz farzın yerine geçer; eğer sahih olmuşsa, o zaman, kaza namazı yerine
geçer. Kazası da yoksa nafile olmuş olur. Farz terk edilmişse, iade etmek farz
olur. Vacib terk edilerek mekruh işlenmişse, o namazı iade etmek vacib olur.
Sünnet terk edilerek mekruh işlenmişse, o namazı iade etmek sünnet olur, vacib
olmaz.
Kurulanmadan namaza durmak
Sual: Acele ile abdest alıp, kurulanmadan namaza durmak caiz midir?
CEVAP
Kurulanmadan namaza durmak caizdir. Şafii’de, kurulanmamak daha iyidir.
Yaradan ve çıbandan çıkan kan
Sual: Namaz kıldıktan sonra yarasından veya çıbanından kan çıktığını
gören kimsenin, kıldığı namazı iade etmesi gerekir mi?
CEVAP
Eğer selam verince hemen bakıp, damlamış olduğunu görürse, namazını iade eder.
Selamdan birkaç dakika sonra bakıp görürse, namazını abdestli kılmış sayılır.
Böyle akan yarası olan kimsenin Maliki mezhebini taklit etmesi iyi olur. Çünkü,
Maliki’de yarasından kan çıksa da, abdesti bozulmuş olmaz. Kan, namazda iken
çamaşırına bulaşsa da, Maliki’de necaset namaza mani olmaz.
Namazını ve orucunu bozan
Sual: Nafile namaz kılarken veya nafile oruç tutarken bir mazeretle
veya mazeretsiz namazını veya orucunu bozan kimsenin, bunları kaza etmesi
gerekir mi?
CEVAP
Bozulan nafile namazları tekrar kılmak, bozulan nafile oruçları da tekrar
tutmak vacibdir. Çünkü, nafileye başlanınca, bunu tamamlamak vacib olur. (Uyun-ül-besair)
Namaza uyandırmak
Sual: Namazı kerahat vaktine veya kazaya kalacak olanı uyandırmamak
günah mıdır?
CEVAP
Fitneye sebep olmayacaksa, uyandırmamak mekruh olur. Eğer söz vermişse, o
zaman uyandırmamak haram olur.
Namaz kılıyor mu?
Sual: Bir kimsenin namaz kılıp kılmadığını takip etmek, araştırmak suizan
olur mu?
CEVAP
Sebepsiz takip, suizan olur. Önemli bir sebep için olursa, mesela onunla
evlenmek gerekiyorsa, o zaman caiz olur.
Namazda Resulullah'a uymak
Sual: Namaza dururken, (Peygamber efendimiz bu namazı kıldığı için
ben de kılıyorum) diye düşünmek uygun olur mu?
CEVAP
Evet, çok iyi olur. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Bu farzı Peygamber efendimiz kıldı, ben de kılıyorum) diye niyet
edilirse, farzı yapmak sevabından başka, tâbi olmak sevabı da ayrıca hâsıl
olur. (3/87)
Hayırlı işlere sağdan başlanır
Sual: Namaz kılarken, yanıma gel anlamında, arkamızdan biri sırtımıza
dokunuyor. Onun yanına giderken önce sağ adımı mı atmak gerekir?
CEVAP
Evet, hayırlı işlere sağdan başlanır.
Namazı geçmeyenler
Sual: (İslam Ahlakı) kitabındaki hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
(1. kat gökteki melekler, yalancının;
2. kattakiler, kalbi namazda dünya işiyle meşgul olanın;
3. kattakiler, namazını beğenenin;
4. kattakiler, kibredenin;
5. kattakiler, haset edenin;
6. kattakiler, merhametsizin;
7. kattaki meleklerse, tamahkârın namazını geçirmeyip geri çevirirler.)
Peki, bu namazlar sahih olmuyor mu?
CEVAP
Şartlarına uygunsa sahih olur, yani namaz borcundan kurtulur. (Namazını
geçirmezler) demek, (O namaz için vaat edilen büyük sevablara kavuşamaz)
demektir.
Namaz kılındığını gizlemek
Sual: Namaz kıldığımızı saklamamız caiz midir?
CEVAP
Evet, gerekiyorsa gizli kılınır.
Uyanmak için tedbir
Sual: Namaz vakti girdikten sonra, tedbir almadan uyuyup namazı
kaçırmak haram mıdır?
CEVAP
Vakit girdikten sonra uyuyup namazı kaçırmak, haram değilse de, tahrimen
mekruhtur. Birine tembih ederek veya çalar saat kurarak uyanmayı temin edince
mekruh olmaz. Vakit girdikten sonra, kılmadan uyumak özür olmaz.
Bunun, vakit çıkmadan uyanması için tedbir alması farz, vakit girmeden uyuyanın
tedbir alması ise, müstehabdır.(S. Ebediyye)
Korku namazı
Sual: Korku namazı nasıl kılınır?
CEVAP
Bir tehlike anında veya düşman saldırınca, cemaat iki gruba ayrılır, imamın
arkasında, farz namazı nöbetleşe kılarlar. İki rekâtlı bir namazın ilk rekâtını
veya dört rekâtlı bir namazın ilk iki rekâtını imamla birlikte kılan birinci
grup, ikinci secdeden veya ilk oturuştan sonra cemaatten ayrılıp görev başına
gider, ikinci grup gelerek imamla birlikte kalan rekâtları tamamlayıp
görevlerine dönerler. İmam kendi başına selam verir. Daha sonra da birinci grup
kıraatsiz, ikinci grup kıraatli olarak nöbetleşe namazlarını tamamlar, böylece
hem cemaatle namaz ifa edilmiş, hem de görev aksatılmamış olur. (F.
Hindiyye)
Sünneti kaza etmek
Sual: Kitaplarda, (Sabah camiye gelen biri, sünneti kılınca cemaati
kaçıracağından korksa, sünneti terk edip imama uyar. Kılmadığı sünneti kaza
etmesi de gerekmez) deniyor. Kılınamayan bu sünnet, öğleden önce kaza edilse,
bir mahzuru olur mu?
CEVAP
Mahzuru olmaz, iyi olur. İmam-ı Muhammed’e göre sünnet, Şeyhayn’a göreyse
nafile sevabı alır. Diğer dört vaktin sünnetleri de kaza edilirse, sünnet
değil, nafile kılınmış olur ve nafile sevabı alınır.
Bahçeye izinli girmek
Sual: Birinin bahçesinde izinsiz namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Bahçeye zarar verilmezse caizdir. Bahçenin etrafı çevriliyse izinli girmeli!
Cepteki resim
Sual: Bazıları parada resim olduğu için, paraları çoraplarının içine
koyup yalın ayak kılıyorlar. Caiz mi?
CEVAP
Paradaki resim, cepte kapalı olduğu için namaza zararı olmaz. Hanefi’de yalın
ayakla namaz kılmak mekruhtur.
Çok önemli beş şart
Sual: Tergib-üs-salat kitabındaki hadis-i şerifte, (Cuma günü
sabah namazından önce, üç kere “Estagfirullah el-azîm ellezî lâ ilâhe illâ
hüvel hayyel kayyûme ve etûbü ileyh” okuyanın, kendinin ve ana babasının bütün
günahları affolur) buyuruluyor. Bu herkes için geçerli midir?
CEVAP
Şartsız bildirilen böyle hususlar, mutlaka şarta bağlıdır. Bu şartlar
şunlardır:
1- Müslüman olmak. [Müslüman olmayanın hiçbir iyiliğine sevab verilmez.
Ana babası Müslüman değilse, Müslüman evladın okumasının onlara bir faydası
olmaz.]
2- Ehl-i sünnet itikadında olmak. [Bid’at ehlinin de, hiçbir
ibadetine sevab verilmez.]
3- Kul haklarını ödemek. [Ödenmedikçe, kul hakları istigfar
söylemekle affolmaz.]
4- Kazaya kalmış farzları ödemek. [Namaz, oruç gibi farz ibadetleri
ödemedikçe, istigfar söylemekle bunlar ödenmiş olmaz.]
5- Haramlardan vazgeçmek. [Haramlardan el çekmedikçe, istigfar
söylemekle haramlar affolmaz. Haramlar bırakılınca, istigfar söylemekle
günahlar affolur.]
Demek ki, bu beş şart varsa üç istigfar duası okumakla, hem kendisinin, hem de
ana babasının bütün günahları affolur. Bu şartlar yoksa affolmaz.
Namazda abdesti bozulan
Sual: Namazı veya abdesti bozulan, namazdan çıkarken, selam verir mi?
CEVAP
İkisi farklıdır. Namazı bozulan, zaten namazdan çıkmış olur, selam vermesi
gerekmez. Abdesti bozulan ise, hemen bir omzuna selam verip,
namazdan çıkar, çünkü abdesti bozulmuş olup, namazı bozulmamıştır. Hemen gidip
abdestini tazeleyip, kaldığı yerden namazına devam edebilir, ama baştan kılması
iyi olur.
Rabbenâ âtina
Sual: Son oturuşta Salli Bariklerden sonra okunan Rabbenâ
âtinaâyetini, Allahümme Rabbenâ âtina… diye okumak daha mı iyi
olur?
CEVAP
Allahümme diye başlayarak okumak da caizdir, fakat Rabbenâ diye başlamak daha
iyidir.
Alındaki yara
Sual: Alnımda, sağ kaşımın hizasında yara var. Namaz kılarken yaranın üstüne
secde edersem kanıyor. Abdestimin bozulmaması için sadece alnımın sol tarafını
ve burnumu yere değdirmem caiz olur mu?
CEVAP
Caiz olursa da, yarayı oksijenli suyla yıkayıp, merhem sürüp, bantlayarak
normal secde etmek daha uygun olur.
Namazda şaşıran
Sual: Bir kimse, dört rekâtlık bir namaz kılarken, üçüncü rekâtta mı,
beşinci rekâtta mı olduğunda şüphe ederse nasıl hareket eder?
CEVAP
Üçüncü rekâtta mı, beşinci rekâtta mı olduğunda şüphe ederse, hemen oturup
Ettehıyyatüyü okur. Sonra kalkar bir rekât daha kılıp tekrar oturup
Ettehıyyatüyü okur. Sonra ayağa kalkar; bir rekât daha kılıp oturur.
Ettehıyyatüyü okuduktan sonra secde-i sehv yapar. Böylece namaz tamamlanmış
olur.
Eğer üç kıldıktan sonra şaşırmışsa, dördüncü rekâtta oturduğu için o namaz sahih
olur. Beşinci rekâta kalktığında şaşırmışsa, yine dördüncü rekâtta oturduğu
için o namaz sahih olur. Böyle durumlarda son rekâtta oturmaya dikkat
etmelidir; çünkü son rekâtta oturulmazsa namaz sahih olmaz.
Şafak nedir?
Sual: S. Ebediyye’deki bir hadis-i şerifte, (Cebrail
aleyhisselamla şafak kararınca yatsıyı kıldık) buyuruluyor. Yine S.
Ebediyye’de (Akşam namazının vakti, güneş kaybolduktan sonra başlayıp, şafak
kararıncaya kadar devam eder) deniyor. Şafak, sabah, tan vaktine denmiyor mu?
CEVAP
Güneş doğmaya yakın tan zamanına şafak dendiği
gibi, Güneş’in batıp ortalık kararmaya başladığı zamana da şafak deniyor.
Namazı ilk vaktinde kılmak
Sual: Cemaate gidemeyenin ve kadının, namazı vakti girer girmez
kılmaları daha iyi değil midir?
CEVAP
Evet, namazı vakti girer girmez kılmak daha faziletlidir. Cemaatle kılmak veya
cemaati çoğaltmak için geciktirmek caizdir. Cemaatle kılınmayan yerlerde ise,
vakit girer girmez kılmak evladır. Kadınların da vakit girer girmez hemen
kılmaları evladır. (Redd-ül Muhtar)
Namaza dört şeyle girilir
Sual: İslam Ahlakı kitabında (Namaza dört şeyle girilir: Farz,
vacib, sünnet ve müstehabla) deniyor. Bunlar nelerdir?
CEVAP
Hanefî’de, ellerini kulağının hizasına kaldırmak ve avuç içini kıbleye
çevirmek sünnettir.
Erkeklerin başparmağını kulak yumuşağına değdirmesi ve kadınların, omuz
hizasına kaldırması müstehabdır.
Tekbir getirmek farzdır. Tekbir getirirken Allah demek farz, ekber
ile birlikte söylenince vacib de yerine gelmiş oluyor.
İmam-ı a’zama göre, Allah demekle farz yerine gelmiş olur. Fetva da böyledir.
Allahü ekber ifadesinden başka şeyle namaza başlamak mekruhtur. (İbni
Âbidin)
Yalnız Allah deyip de, ekber denmezse vacib terk edilmiş olduğundan tahrimen
mekruh oluyor.
Allah-ül-kebîr veya Allahü kebîr demekle de farz yerine gelir. Allahü celle,
Allahü a’zam, Er- Rahmanü ekber, Lâ ilahe illallah, Tebarekellah, Er-Rahman,
el-Hâlık, er-Rezzak derse farz yerine gelmiş olur. (Halebi)
Vacibin de yerine gelmesi için, Allahü ekber diyerek namaza başlamak şarttır.
Diğer üç mezhepte Allahü ekber demek farzdır. (İslam Ahlakı)
Depremden kaçmak
Sual: Namaz kılarken deprem olsa, hemen namazı bozup kaçmak mı
gerekir?
CEVAP
Muteber kitaplarda, (Kapalı yerdeyken deprem olursa, oradan dışarı kaçmak
müstehabdır) buyuruluyor. (Redd-ül-muhtar, Bezzaziyye)
Namazı, zaruretsiz bozmak haramdır. Ancak deprem sebebiyle evimize, kendimize
veya çoluk çocuğumuza bir zarar gelecekse, o zararı önlemek için namazı bozmak
caiz olur. Ortada başka sebep yoksa bozmak caiz olmaz.
Namazı ilk vaktinde kılmalı
Sual: Namazı vakti içinde mesela vaktinin sonunda kılmakta mahzur
var mıdır?
CEVAP
İkindi, akşam ve yatsı namazını geciktirip, mekruh vakte bırakmak tahrimen
mekruhtur, günahtır. Sabah ve öğle namazını ise vaktin sonunda kılmak günah
değildir, ama efdali her namazı vakit girer girmez kılmaktır. Bir hadis-i şerif
meali:
(İlk vaktinde kılınan namazda Allah’ın rızası vardır, vaktin sonunda
kılınanda da Allah'ın affı vardır.) [Tirmizî]
(Namazı vakit girer girmez kılmak Allah’ın rızasına, ortasında kılmak
Allah’ın rahmetine, sonunda kılmak ise Allah’ın affına vesiledir.) [Dâre
Kutnî]
Namazı mekruh olarak son vaktinde de kılan, yine affa uğrayabiliyor. Hiç
kılmayan için öyle bir af müjdesi yoktur. Namazı kesinlikle aksatmamalı, namaza
mani olan işlerde hayır olmadığını bilmeli.
Son teşehhütte
Sual: Bir hadiste, (Allahü teâlâ buyurdu ki: Abdesti bozulunca
abdest almayan bana cefa etmiş olur. Abdest alıp da, iki rekât namaz kılmayan
da bana cefa etmiş olur. İki rekât namaz kılıp da, dua edip benden bir ihtiyacını
istemezse yine bana cefa etmiş olur. İki rekât namaz kıldıktan sonra dua edenin
duasını kabul etmezsem ben de ona cefa etmiş olurum. Hâlbuki ben cefa
etmem) buyuruluyor. Bu müjdeye kavuşmak için her namazda, son
teşehhütte Rabbena’dan sonra şu duaların hepsini okumakta mahzur var
mıdır? 1- Rabbicalni…, 2- Rabbenağfirli…, 3-
Allahümme inni eselüke…, 4- Allahümme inneke…, 5- Allahümme
mağfiretüke…, 6-Allahümme ya mukallibel kulüb… 7- Allahümme
inni euzübike…
Bu duaların manaları nedir?
CEVAP
Namazda okunan Kur'an-ı kerim daha sevab olduğu gibi, namazda yapılan dua da
daha sevabdır. Dediğiniz duaları son teşehhütte, Rabbena’dan sonra okumakta
mahzur yoktur, iyi olur. Duaların manaları şöyledir:
1- Rabbic’alnî mukîmessalatî ve min zürriyyetî rabbenâ ve tekabbel düâi
= Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle, ey
Rabbimiz! Duamı kabul et!
2- Rabbenağfirlî veli vâlideyye ve lil-mü’minine yevme yekûmül hisab =
Ey Rabbimiz, kıyamette hesaba çekileceğimiz gün beni, ana babamı ve müminleri
affet!
3- Allahümme innî es’elükes-sıhhate vel-âfiyete vel-emânete ve
hüsnel-hulkı verrıdâe bilkaderi birahmetike yâ Erhamerrâhimîn = Yâ Rabbi, bana
sıhhat, âfiyet [dinimi ve itikadımı bid'atlerden, amelimi ve ibadetimi
âfetlerden, nefsimi şehvetlerden, kalbimi heva ve vesveseden koru] ve güzel
ahlak ver, emanete riayet etmeyi, hıyanet etmemeyi ve kaderine rıza göstermemi
nasip eyle! Ey merhamet sahiplerinin en merhametlisi! Merhametin hakkı için,
duamı kabul eyle!
4- Allahümme inneke afüvvün kerîmün tuhıbbül afve fa’fü annî = Ya
Rabbi sen elbette affedicisin, kerimsin, affetmeyi de seversin, ihsanınla beni
de affet!
5- Allahümme mağfiretüke evsau min zünûbi ve rahmetüke erca indî
min amelî = Yâ Rabbi, senin mağfiretin, benim günahlarımdan çok geniş, çok
fazladır. Sonsuz rahmetinin yanında benim amelim hiçtir. Ben bu amelime değil,
rahmetine güveniyorum. Rahmetinle günahlarımı affet!
6- Allahümme yâ mukallibel kulûb, sebbit kalbî, alâ dînik = Ey
büyük Allah’ım, kalbleri iyiden kötüye, kötüden iyiye çeviren, ancak Sensin.
Kalbimi, dininde sâbit kıl, dininden döndürme, Müslümanlıktan ayırma!
7- Allahümme innî eûzü bike min hemezât-iş-şeyatîn = Yâ Rabbi, [insan ve
cin] şeytanlarının vesvesesinden, şerrinden ve sataşmalarından sana sığınıyorum,
beni onlardan koru!
İmsak vaktinden sonra
Sual: Sabah namazının sünnetinden önce, şükür namazı, tehıyyet-ül
mescit gibi herhangi bir nafile namaz kılınır mı?
CEVAP
İmsak vaktinden sonra, sabah namazının sünneti hariç, hiçbir nafile namaz
kılınmaz. Sabahın farzından sonra ise, sabahın sünneti de kılınmaz. (Dürer)
Sabahleyin, tan yeri ağardıktan, güneş doğuncaya kadar, sabah namazının
sünnetinden başka nafile kılınmaz. (S. Ebediyye)
Namazda selam verirken
Sual: Namazın sonunda selam verirken, (Peygamber efendimize ve şerefli
meleklere) diye niyet ediyorum. Böyle niyetin bir mahzuru var mıdır?
CEVAP
Mahzuru yoktur, iyi olur. Melekler için şerefli denir. Şerefli oldukları
Kur'an-ı kerimde bildirilmektedir. (Enbiya 26)
Elde olmadan gülmek
Sual: Ruhi yönden rahatsızım. Elimde olmadan her namazda yanımdakiler
işitecek kadar gülüyorum. Namazım ve abdestim bozulmuş oluyor mu?
CEVAP
Elde olmadan gülmek, elde olmadan idrar kaçırmaya benzer. Yani elde olmadan
gülmek bir özürdür. Elde olmadan idrar kaçırmak gibi, abdesti de, namazı da
bozmaz. Hanefî'de özür sahibi olur, her namaz vakti girince abdesti bozulur.
Mâlikî taklit edilirse, abdesti bozan başka bir şey olmadıkça, böyle özürler
abdesti de, namazı da bozmaz.
Sabah namazına kalkmak
Sual: Sabah namazlarına kalkamayan ne yapmalıdır?
CEVAP
Şu üç şeye dikkat etmelidir:
1- Namazları vaktinde kılmak için gerekli tedbirleri almalı. Mesela
erken yatmalı, çalar saat kullanmalı.
2- Haramlardan sakınmalı.
3- Helâl yiyip içmeli.
Farzı az önde kılmak
Sual: Sünneti, farz kılınan yerden geride mi kılmak gerekir? Önde
kılmak mekruh mudur?
CEVAP
Mekruh değildir. Farzı önde kılmak evladır. Mesela öğlenin ilk sünnetini
kılınca, farzı biraz solda ve ileride kılmak, son sünneti de farz kılınan yerin
solunda ve az gerisinde kılmak iyi olur. Farzı biraz solda ve ileride kılmak
iyidir. Böyle farklı yerlerde kılmak müstehabdır. Namaz kılınan yer şahitlik
edecektir. Bunun için değişik yerlerde namaz kılmak daha sevabdır. (Şir’a
şerhi)
İmamın son sünneti, farz kıldığı yerde kılması mekruhtur. Cemaatin kılması
mekruh değilse de, başka yerde kılmaları müstehabdır. Son sünneti başka yerde,
hattâ yolda kimseyle konuşulmazsa, evde kılmak daha iyidir. (İmdad)
Cami kalabalık olunca, farzdan sonra aynı yerde son sünneti kılmak zorunda
kalan, müstehab işlemek için, yanındakini emrivaki ile kendi yerine çekip,
kendisi onun yerine geçmeye çalışmamalıdır.
Sual: Namazda selam verdikten sonra, eksik kıldığını hatırlayan
kimse, kalkıp kalan rekâtları tamamlasa, namazı sahih olur mu?
CEVAP
Selam verince hatırlayıp da kalkarsa sahih olur. Allahümme entesselam’ı
okuduktan sonra kalkarsa sahih olmaz, çünkü Allahümme... denince artık namazdan
çıkılmış olur.
En büyük hırsız
Sual: Aceleci olduğum için, namaza başlayınca hemen bitirmek
istiyorum. Bazen zamm-ı sûrenin bir kısmını rükûda tamamlıyorum. Üçüncü ve
dördüncü rekâtta Fâtiha’nın son kısmını rükûda tamamladığım da oluyor. Rabbenâ
lekel hamd’in yarısını da, secdeye inerken tamamlıyorum. Rükû veya secde
tesbihinin bir kısmını doğrulurken okuduğum da oluyor. Bunların mahzuru oluyor
mu?
CEVAP
İslam Ahlakı kitabında, (Kıyamda okuduğunu, rükûda tamamlamak, rükûda
okuduğunu kıyamda tamamlamak mekruhtur. Zamm-ı sûreleri rükûda tamamlamak, dört
mezhepte de mekruhtur. Fâtiha’yı rükûda tamamlamak ise, Hanefî'de mekruh, diğer
üç mezhepte, namazı bozar) deniyor. Bu durumda Mâlikî’yi taklit edenin de
namazı bozulur.
Rükudan kavmeye, secdeden celseye kalkmak farz, kalktıktan sonra (Sübhanallah) diyecek
kadar durmak vacibdir.
S. Ebediyye’de, (Rükûda ve iki secdede tadil-i erkân, yani(Sübhanallah) diyecek
kadar hareketsiz durmak vacib, daha çok durmak sünnettir) deniyor.
Buralardaki farzı herkes yapıyorsa da, genelde vacib terk ediliyor. Sünnet ise
tamamen terk ediliyor.
Diğer sünnetlere riayet ettiğimiz gibi, bu sünnete de riayet etmeliyiz ve bunu
asla ihmal etmemeliyiz. Eğer kavmede, (Rabbenâ lekel hamd) dersek, vacible
beraber sünnet de yerine gelmiş olur. Celsede de (Sübhanallah) diyecek kadar
durulursa vacib yerine gelir, fakat daha fazla durulmazsa, sünnet yerine gelmiş
olmaz, onun için buradaki sünnete de riayet etmeye çalışmalıdır.
Ömrümüzün en kıymetli anları, namaz kıldığımız vakitlerdir. İmam-ı Rabbânî
hazretleri 2. cild, 69. mektubunda buyuruyor ki:
Bu zamanda insanların çoğu namaz kılmakta gevşek davranıyor. Peygamber
efendimiz, (En büyük hırsız, kendi namazından çalan kimsedir) buyurunca,
(İnsan, namazdan nasıl çalar?) diye sordular. (Namazda rükû ve
secdeleri tam yapmamakla) buyurdu. (Hâkim, Taberanî)
Üç hadis-i şerif daha:
(Rükûda ve secdelerde, belini yerine yerleştirip biraz durmayanın namazını
Allahü teâlâ kabul etmez.) [Deylemî]
(Namaz kılarken, rükûdan sonra kalkıp, dik durmayanın, ayakta, her uzvu
yerine yerleştirmeyenin ve iki secde arasında dik oturmayanın namazı tamam
olmaz.) [Taberanî]
(Bir mümin, namazını güzel kılar, rükû ve secdelerini tamam yaparsa, namaz
sevinir ve nurlu olur. Melekler, o namazı göğe çıkarır. O namaz, namazı kılmış
olana, iyi dua eder ve “Sen beni kusurlu olmaktan koruduğun gibi,
Allahü teâlâ da, seni muhafaza etsin” der. Namaz güzel kılınmazsa,
siyah olur. Melekler o namazdan iğrenir. Göğe götürmezler. O namaz, kılmış
olana, kötü dua eder. “Sen beni zayi ettiğin, kötü hâle soktuğun gibi,
Allahü teâlâ da, seni zayi eylesin” der.) [Taberanî, Ukaylî]
Namazda nereye bakılır?
Sual: Namaz kılarken nereye bakılır?
CEVAP
Kıyamda ve kavmede secde yerine, rükûda ayaklara, celsede ve teşehhüdde
dizlere, secdede burnunun iki yanına, selam verirken omuz başlarına bakılır.
Bunlar müstehabdır. Bildirilen yerlere bakılmazsa namaz mekruh olmaz, müstehab
sevabından mahrum kalırız. Müstehabı terk etmek, mekruh değil, hilaf-ı evla
olur. Yani müstehabı yapmayan sevabından mahrum kalır. Ama mazeretsiz bunları
terk etmemeli. Namazda gözleri yummak tenzihen mekruhtur. Fakat zihni dağılmasın
diye yummak mekruh olmaz. Secdede gözleri yummamalıdır.
Kıyam: Ayakta durmak. Kavme: Rükûdan kalkınca, dik
durmak. Celse: İki secde arasında oturmak. Teşehhüd: Namazda
oturmak.
Namazda açıktan okumak
Sual: Sitenizde (Yalnız kılanın, gece kıldığı farz veya nâfile
namazlarında, sesli okuması müstehabdır, açıktan okunması gereken yerde gizli
okumak, gizli okunması gereken yerde açıktan okumak secde-i sehvi gerektirir)
deniyor. Bazen yatsının farzını kılarken ikinci rekâtta ve vitrin üçüncü
rekâtında sesli okumayı unutup sessiz okuyorum. Secde-i sehv gerekiyor mu?
CEVAP
Secde-i sehv gerekmez. (Açıktan okunması gereken yerde, gizli okumak secde-i
sehvi gerektirir) ifadesi imam içindir. Yalnız kılana sesli okumak vacib
değildir. Yani vacibi terk etmiş olmadığı için secde-i sehv gerekmiyor.
Namaz kılarken güneş doğsa
Sual: Sabah namazının farzını kılarken, Ettehıyyatü'yü okuduktan
sonra Güneş doğsa, namaz bozuluyor. Bu namazı bozulmaktan kurtarmanın yolu yok
mu?
CEVAP
İmam-ı a’zam hazretlerine göre, Güneş doğunca namaz bozulmuş olur. Çünkü
namazdan kendi isteğiyle çıkmamıştır. Böyle durumlarda Ettehıyyatü’yü okuduktan
sonra, Güneş doğmadan önce, hemen selam verilirse, namaz, Hanefî mezhebindeki
bütün müctehidlere göre sahih olur. Eğer Güneş doğduktan sonra selam verilmişse,
İmameyn'e göre yine namaz sahih olur. Böyle durumlarda İmameyn’in [İmam-ı
Muhammed ile İmam-ı Yusuf’un] kavli esas alınırsa namaz bozulmaktan kurtulmuş
olur. Yani namazı bozulmaktan kurtarmak için İmameyn’in kavline uymak gerekir.
İmamdan önce selam vermek
Sual: İmam, selam verirken, acele edip imamdan önce selam verenlerin
namazı sahih olur mu?
CEVAP
Cemaatle namaz kılarken, farz olan hareketlerde imama uymak farz, vaciblerde
vacib, sünnetlerde tâbi olmak sünnettir. Farz ve vaciblerde, imamla beraber
hareket etmek, ayrıca vacibdir. Mesela imamla birlikte selam vermek vacibdir.
Fakat imam Ettehıyyatü'yü okuyup selam verirken, henüz Ettehıyyatü'yü
bitiremeyen biri, imamla birlikte selam vermeyip Ettehıyyatü'yü tamamlar, sonra
selam verir. İmama uymak vacib, Ettehıyyatü'yü bitirmek de vacibdir.
Ettehıyyatü'yü okumak vacibi önce gelir.
Cemaatle namaz kılarken, cemaatle kıldığını unutarak selam verip namazdan
çıkanın, bu namazı iade etmesi gerekmez, mekruh işlemiş olur.
İmam, Ettehıyyatü’yü okuduktan sonra, uyusa veya bayılsa, cemaat selam verip
namazdan çıkar. İmam, selam vermeyi unutarak kalkıp gitse, yine cemaat selam
verip namazdan çıkar.
Tuvalet önünde namaz
Sual: (Tuvaletin kapısı açıkken, tuvalet önündeki holde, namaz
kılınmaz. Tuvaletin kapısını örtmek şarttır) deniyor. Ben namaz
kılarken, çocuk tuvaletin kapısını açtı. Namaz bitene kadar kapı açık kaldı.
Benim namazım olmadı mı?
CEVAP
Evet, namazınız oldu. Tuvalet önündeki hol, ayrı bir oda sayılır. Hole açılan
odalar da ayrıdır. O odalarda namazı mekruh eden resimler olsa bile, holde
kılınan namaz mekruh olmaz. Bugünkü tuvaletlerde necaset açıkta olmadığı için,
gerektiğinde tuvalette bile kılınsa, namaz yine mekruh olmaz.
Lâhık ne demektir?
Sual: İmamla namaz kılarken abdesti bozulan, abdest alıp gelince
namazını nasıl kılar?
CEVAP
Böyle kimseye lâhık denir. Lâhık, iftitah tekbirini imamla
beraber almış, fakat abdesti bozulup, sonra abdest alıp, tekrar imama uyana
denir. O kişi, eğer dünya kelamı söylememişse, imamın ardında gibidir. Fakat camiden
çıktıktan sonra, pek yakın yerden abdestini almalıdır. (Çok ileriye giderse,
namazı bozulmuş olur) diyen âlimler de vardır.
Lâhık kaçırdığı rekâtları tek başına kılınca, Fâtiha ve zammı sûre okumaz, imam
arkasındaymış gibi hareket eder ve kendi başına kılarken yanılırsa, secde-i
sehv yapmaz.
Lâhık, imamına yetişemeyeceğini bilirse, kılmadıklarını kaza etmeden hemen
imama uyar. İmam namazdan çıkınca, kendisi kaçırmış olduğu rekâtları veya
rükünleri kaza eder. Mesela, dördüncü rekâtta abdesti bozulan, saftan ayrılır
ve namaza aykırı olacak bir şeyle uğraşmadan hemen abdest alıp imama uyar. İmam
selam vermişse, kendi başına o dördüncü rekâtı, hiçbir şey okumadan, imamla
kılıyormuş gibi tamamlar. Çünkü lâhık, imamla namazını kılmış sayılır.
Bu durum, üçüncü rekâtta meydana gelse, imam da, dördüncü rekâta başlasa, lâhık
abdest alıp, önce o üçüncü rekâtı kıraatsız olarak kılar, ondan sonra imama
uyar. Onunla dördüncü rekâtı kılarak selam verir. Fakat imama böyle
yetişemeyeceğini bilirse, hemen imama uyar. İmam selam verince, kalkıp üçüncü
rekâtı kıraatsız olarak kılıp selam verir.
İmam secde-i sehv yapsa, lâhık henüz namazını bitirmemişse, imama uymaz,
namazını bitirdikten sonra secde-i sehvi yapar.
Okuduğumuzu duymalıyız
Sual: Bir arkadaş imam oldu, ikimiz yan yana beraber öğle namazını
kıldık. Yanımda olmasına rağmen, imam olan arkadaşın okuduklarını işitemedim.
Namazımız sahih oldu mu?
CEVAP
Namazda kendimiz duyacak kadar sesli okumamız şarttır. Kendimiz duyacak kadar
sesli okumazsak, o namaz sahih olmaz. Eğer arkadaşınız kendi okuduğunu işitecek
sesle okumamışsa, namaz sahih olmaz. O kendi işiteceği sesle okuduğu hâlde siz
işitmemişseniz, o zaman namaz sahih olur. (İslam Ahlakı)
Tesbihler 5, 7, 11 kere okunsa
Sual: Namaz kılarken, birinci rekâtta rükû tesbihi 5 kere, secde
tesbihi 7 kere söylense veya ikinci rekâtta rükûda 3 kere, secdede 11 kere
yahut secdenin birinde 3 kere, diğerinde 5 kere söylense mahzuru olur mu?
CEVAP
Hayır, 11 den fazla olmamak ve 3, 5, 7, 9 gibi tek söylemek şartıyla, böyle farklı
söylemenin mahzuru olmaz.
Sual: Bir kimse abdesti olup olmadığında ve kaçıncı
rekatta olduğunda şüphe ederse, nasıl hareket eder?
Cevap: Bir kimse, iftitah tekbirini söyledim mi, abdestim var mı,
elbisem temiz mi, başıma mesh ettim mi diye şüphe ederse ve ilk defa olarak
böyle şüphe etmiş ise namazı bozup tekrar kılar. Abdest almaz, elbisesini
yıkamaz. Eğer her zaman böyle şüphe ediyorsa namazı bozmaz, tamamlar.
Sual: Vaktin namazını kıldığında şüphe eden bir kimse
nasıl hareket eder?
Cevap: Namazı kıldığında şüphe eden kimse, vakit çıkmadı ise, tekrar
kılar. Vakit çıktı ise, namazı tekrar kılmaz.
Sual: Bir Müslümana hangi namazlar farzdır?
Cevap: Beş vakit namazın farzları, erkeklere cuma namazının iki
rekat farzı ve cenaze namazı, farz namazlardandır. Yalnız cenaze namazı, farz-ı
kifayedir.
Sual: Namaz kılan bir kimse, kaç rekat kıldığını unutsa
veya şaşırsa, ne yapması gerekir?
Cevap: Bir kimse, kaç rekat namaz kıldığını unutsa, bu şaşırması,
ilk olarak başına gelmişse, selam verip namazı tekrar kılmalıdır. Şaşırmak
âdeti ise, düşünüp, çok zan ettiğine göre kılar. Kuvvetli zan edemezse, az
kıldığını kabul ederek tamamlar. Namazı kıldığında şüphe eden kimse, vakit
çıkmadı ise, tekrar kılar, vakti çıktı ise kılmaz.
Sual: Namazların her rekatinde, farz, vacip, sünnet,
mekruh olan hükümler var mıdır?
Cevap: Namazın her bir rekâtında namazın farzları, vacipleri,
sünnetleri, müfsitleri ve mekruhları vardır. Her rekatta, kıyam, kıraat, rüku
ve secde farzdır. Zamm-ı sûre okumak vaciptir. Elleri bağlamak. Rüku ve secde
tesbihlerini üç defa söylemek sünnettir. Erkeklerin başı, kolları ve
ayaklarının çıplak olması da mekruhtur.
Sual: Namaz kılmak için temiz bir yer, abdest için su ve
teyemmüm için toprak bulamayan hapisteki kimse, namazlarını nasıl kılar?
Cevap: Namaz kılmak için temiz yer, abdest için su ve teyemmüm için
toprak bulamayan ve hapiste olan bir kimse, okumadan, namaz kılar gibi yapar. O
hâlden kurtulunca, hepsini iade veya kaza eder.
Sual: Akşam, yatsı ve sabah namazlarının farzını yalnız
kılan bir kimse, cemaatle kılınırken sesli okunacak yerleri, yalnız kılarken
sesli olarak okuyabilir mi?
Cevap: İmamın yüksek sesle okuması vacip olan yerleri, yalnız kılan
kimsenin yüksek sesle de, hafif sesle de, okuması caizdir.
Sual: Namaz kılarken, rüku ve secde tesbihlerini ve
okunan âyetlerin adedini el ile saymanın namaza bir zararı olur mu?
Cevap: Namazda, âyetleri, tesbihleri eli ile saymak tenzihen
mekruhtur. Kalbi ile veya parmaklarını oynatarak saymak caizdir. Namaz dışında
parmakla saymak ve tesbih kullanmak caizdir. Resulullah efendimiz, bir kadının
tesbihleri, çekirdeklerle saydığını görerek menetmemiş, yasaklamamıştır. Riya
ve gösteriş için tesbih kullanmak mekruhtur.
Sual: Bazı camilerde, namaz kılındıktan ve dua
yapıldıktan sonra, imamla cemaat, ellerini göğüslerine götürerek selamlaşıyor.
Dinen, bu yapılan doğru bir hareket midir?
Cevap: Namazlardan sonra imam ile, eli göğse koyarak, selamlaşmak
bidattir. Müslümanlıkta el ile ve vücut hareketi ile selamlaşmak yoktur. İbni
Nüceym Zeynel'âbidîn Mısrî hazretleri, böyle selamların günah olduğunu
bildiriyor.
Sual: Bazı yerlerde namazı kılıp bitirdikten sonra, ayağa
kalkıp secde edenler oluyor. Namazdan sonra ayrıca böyle secde etmek, dinen
uygun mudur?
Cevap: Namazı kıldıktan ve duadan sonra ayrıca secde etmenin haram
olduğu Dürr-ül-muhtârda tilavet secdesinde yazılıdır.
Sual: Namazlardaki her rekat, ne zaman başlar ve ne zaman
biter?
Cevap: Birinci rekat, namaza durunca, diğer rekatler ayağa kalkınca
başlar ve tekrar ayağa kalkıncaya kadar devam eder. Son rekat ise, selam
verinceye kadar devam eder. İki rekatten az namaz olmaz. Akşamın farzı ile
vitirden başka, her namaz, çift rekatlidir. İkinci secdeden sonra, çift
rekatlerde oturulur.
Sual: Namazın ilk rekatinde Sübhaneke, Euzü ve Besmele
okunmaktadır. Bunları okumak da farz mıdır?
Cevap: Namazda, ilk rekatte, imam olsun, cemaat olsun ve yalnız olsun,
Sübhaneke okumak sünnettir. İmamın ve yalnız kılanın, Euzü ve Besmele okuması
da sünnettir. Fatihayı ve Fatihadan sonra, üç âyet, yahut, üç âyet kadar uzun
bir âyet okumak vacib, sünnetlerin ve vitrin her rekatinde, yalnız kılarken
farzların iki rekatinde, ayakta, kıyamda, Kur’ân-ı kerimden bir âyet okumak
farzdır.
Sual: Namazda kıraat olarak Kur’ânın tercümesi okunabilir
mi?
Cevap: Kıraatte, Kur’ân-ı kerimin tercümesini okumak caiz değildir.
Namazda iken, abdest bozulursa
Sual: Bir kimse namaz kılarken, abdesti bozulursa, bu namazı tekrar mı kılmalı
veya nasıl hareket etmelidir?
Cevap: Namazda iken, abdesti, guslü bozacak bir şey yapmak haramdır.
Namazın son rekatinde teşehhüd miktarı oturmadan önce, abdesti ve guslü bozacak
bir şey yapılırsa, namaz hemen bozulur. Teşehhüd miktarı oturduktan sonra
yapılırsa namazı tamam olur. Bir kimsenin teşehhüd miktarı oturmadan evvel,
abdesti kendiliğinden bozulursa, hemen gidip, abdesti tazeleyip, namazına devam
edebilir ise de, baştan kılması efdaldir.
Namazda teşehhüd miktarı oturduktan sonra abdesti
kendiliğinden bozulursa, hemen abdest alıp vacip olan selamı verirse, yahut
abdest almayıp, namazı bozan bir şey yaparsa, mesela selam verirse, namazı
tamam olur.
Guslünü ve abdestini Maliki mezhebine uyarak alan Hanefi
mezhebindeki bir kimsenin, namazda abdesti, aynı özürden dolayı tekrar
bozulursa veya abdest almak güç olursa, namaza dururken Maliki mezhebini taklit
eder. Maliki mezhebinde, hastaların, ihtiyarların namazları böylece bozulmamış
olur.
Sual: Erginlik çağına ulaşan ve aklı başında olan her
Müslümanın namaz kılması şart mıdır, eğer şart ise, başkası bunun yerine namaz
kılabilir mi?
Cevap: Bu konuda Ni'met-i islâmda deniyor ki:
“Akil ve baliğ olan her Müslümanın her gün beş vakitte namaz kılması farzdır.
Kimse, kimsenin yerine namaz kılamaz. Bir kimse kıldığı namazın ve başka
ibadetlerinin sevabını diri veya ölü başkalarına hediye edebilir. Kendine
verilen sevap kadar onların her birine de sevap verilir. Kendi sevabı hiç
azalmaz. Namazın farz olduğuna inanıp da, özrü olmadığı hâlde tembellik ederek
kılmayan kâfir olmaz, fasık olur. Çocuk, yedi yaşına gelince namaz kılması
emrolunur. On yaşına gelince, namaz kılmazsa, cebredilir, zorlanır. Hastanın da
kudreti, gücü yettiği kadar namaz kılması farzdır.”