Kalbin mühürlenmesi ne demektir?
01/10/2019 Salı Köşe yazarı V.T
“Kalb açık bir el gibidir. Kul her günah işledikçe bir parmak kapanır.
Ve..."
Şeyh Müftî hazretleri Osmanlı âlim ve velîlerdendir. Asıl adı Abdülkerîm
Kâdirî’dir. Bursa’nın Kirmasti kasabasında (Bugünkü adı Mustafakemalpaşa)
doğdu. 951 (m. 1544) senesinde orada vefât etti. İlminin çokluğunu, zamanın
Pâdişâhı Kanunî Sultan Süleymân Hân duyunca, ona maaş bağladı. Şeyhülislâm gibi
halka fetvâ vermesi için ona ruhsat verildi. Câmilerde ve meclislerde halka vaaz
ve nasîhat verirdi. Çok şiddetli riyâzet ve mücâhede yaptı. Hâli, “Ölmeden
önce ölünüz” hadîs-i şerîfinin manasına uygun idi...
Bu mübarek zat, mezar gibi bir çukur kazdırmıştı. Bu çukura girer, kırk gün
tamam oluncaya kadar beş vakit namazı o çukurda kılardı. O çukurda çok
riyâzetler yapar, devamlı nefsine muhalefet ederdi. Kırk günlük halveti bitince
o çukurdan çıkar, gelecek seneye kadar halka vaaz ve nasihat ederdi.
Taşköprüzâde anlatır:
“Bir gün Şeyh Abdülkerîm Kâdirî’ye unutkanlığımdan şikâyet ettim. Bana,
unutkanlığımın gitmesi ve hafızamın kuvvetlenmesi için duâ etti. O zâtın duâsı
bereketiyle, o hâlden kurtuldum. Unutkanlığım kaybolup gitti.”
Şeyh Müftî hazretleri sohbetlerinde buyurdu ki:
“İnsana vesvese veren şeytan, insan Rabbini zikredince kaçar gider. Kalb
gaflete dalınca yine vesvese vermeye başlar, insan Rabbini zikredince kaçar,
gaflete dalınca musallat olur. Karanlıkla aydınlığın çarpışması gibi çarpışır
durur.”
“Kişi evlâdının iyiliği ile mezarında müjdelenir.”
“Bir kimse, ayakta iken, yatarken, yerine göre kalbinde veya dilinde Allah
zikri olmazsa, Allahı çok anan zümreden sayılmaz.”
“Resûl-i ekremden (sallallahü aleyhi ve sellem) başka herkes, bu âlemde
söylediği bütün sözlerinden kıyâmet günü sigaya (hesaba) çekilecek.”
“Kıyâmet günü, bir mümin için Cehenneme atılmasına emir verilir. O mümin
kul, bu hâl içinde şöyle söylenir: 'Yâ Rabbi, sen daha iyi bilirsin. Ama ben
senin hakkında böyle düşünmüyordum...' Bunun üzerine 'Yolunu açın,
doğruca Cennete girsin' emri gelir.”
"Affedilmek istediğin husûslarda affedici ol. Nasıl muâmele görmek
istersen, başkalarına öyle muâmele et. Suçlu olarak yakalanıp da affedilen
kimsenin ameli gibi amel et.”
“Ağzından çıkan her söz yazılır. Âhırette ona göre ceza veya mükâfat
görülür.”
“Din kardeşinin gıybetini yapmanın keffâreti, onu övmek ve ona hayır duâ
etmektir.”
“Kalb açık bir el gibidir. Kul her günah işledikçe bir parmak kapanır.
Nihâyet elin bütün parmaklarının kapandığı gibi kalb üzerine perde çekilir.
İşte kalbin kapanıp, mühürlenmesi böyledir.”