Ahıret amellerinin başı namazdır...
02/05/2022 Pazartesi Köşe yazarı V.T
“Namaz kılıp,
namazının kendisini günah ve kötülüklerden menetmediği kimsenin namazı, namaz
değil, vebaldir!''
Sirâcüddîn Osman
hazretleri Sultan-ül-ulemâ Hâce Nizâmüddîn-i Evliyâ'nın yetiştirdiği Hindistan
evliyâsının büyüklerindendir. Daha gençlik yıllarında, Hâce Nizamüddîn
hazretlerinin sohbetlerinde bulunarak yetişen Sirâcüddîn Osman, zamanın meşhur
âlimlerinden de fıkıh ve hadis ilmi tahsil etti. 1357 (H.759) yılında
vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:
Müslümanlara îmândan
sonra farz olan ilk şey, beş vakit namazdır. Çünkü, namaz dînin direği ve
âhıret amellerinin başıdır. Bunun için Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi
ve sellem); “Her şeyin bir direği vardır, dinin direği de namazdır. Her
şeyin bir yıkıcısı vardır, dinin yıkıcısı da namazı terk
etmektir” ve “Kıyâmet günü kulun amelinden ilk suâli namazdandır.
Namaz suâlinden kurtulursa, kurtulmuştur. Kurtulamazsa, zarar, ziyan ve büyük
tehlikededir. Namazında bir eksiklik olursa, Allahü teâlâ buyurur
ki: Bakın kulumun nafilesi var mı? Böylece farzlarındaki kusur ve
eksiklikler nafilelerle giderilir. Sonra diğer amelleri de böyle olur” buyurdu.
Bunun için Peygamber efendimiz “Amelleriniz tartılmadan önce, siz
tartınız. Hesaba çekilmeden önce, kendinizi hesaba çekiniz” buyurdu. Bunun
manâsı şöyledir: “Amellerinizi şeri’at terazisi ile tartınız. Dînimize uygun
iseler, Cennet size vâcib olur. Dînimize uymazsa, Cehennem size vâcibdir. Bütün
amellerinden önce namaza dikkat eyle. Kıldığın namaz, Allahü teâlânın katında
kabûl edilen âhıret amellerinden sayılır mı, sayılmaz mı? Diğer amellerini de
buna kıyâs eyle.'' Nitekim Allahü teâlâ, Ankebût sûresi kırkbeşinci âyetinde
meâlen; (Sana vahyolunan Kur’ân-ı kerîmi oku ve namazı kıl. Muhakkak ki namaz,
insanı, fahşâ ve münkerden uzaklaştırır) buyuruyor.
Peygamber efendimiz bu
âyet-i kerîmenin izahında; “Namazın kendisini fahşa ve
münkerden (yanî günah ve kötülüklerden) menetmediği kimsenin namazı,
Allahü teâlâdan uzaklığından ve Allahü teâlânın ona düşman olmasından başka bir
şeyini arttırmaz” buyurdu.
Hasen-i Basrî hazretleri şöyle buyurdu: “Namaz kılıp, namazının kendisini günah ve kötülüklerden menetmediği kimsenin namazı, namaz değil, vebaldir.”