"Sizler, insanlar içinde en iyi ümmetsiniz"
02/10/2021 Cumartesi Köşe yazarı V.T
Mümin olarak Resûlullah
ile buluşan ve mümin olarak öldüğü bilinen cin ve insana sahâbî denir.
Radıyyüddîn Serahsî
hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Türkistan şehirlerinden Merv’de doğdu.
Buhara’da Sadrüşşehîd Hüsâmeddin Ömer’den ilim tahsil etti. Sonra Halep’te
Halâviyye Medresesi ve Şam’da Berrâniyye Medresesi’nde müderrislik yaptı. 571
(m. 1176)’da Şam’da vefat etti. “el-Muhît” kitabı meşhurdur. Bu eserinde şöyle
buyuruyor:
Peygamberimizi diri
iken ve Peygamber iken bir ân gören, eğer gözleri görmüyorsa, bir ân konuşan,
büyük veya küçük, bir mümine (Sahib) veya (Sahâbî) denir.
Birkaç tanesine (Eshâb) veya (Sahâbe) yâhut (Sahb) denir.
Kâfir iken görüp, Resûlullahın vefâtından sonra îmana gelen veya mümin olarak
görüp de, sonra maazallah mürted olan kimse, sahâbî değildir. Eshâb-ı kirâm
arasında bulunan Ubeydullah bin Cahş ve Sa'lebe bin Ebî Hâtıb mürted oldular.
Mürted olduktan sonra tekrar îmana gelirse, yine sahâbî olur demişlerdir
Mümin olarak
Resûlullah ile buluşan ve mümin olarak öldüğü bilinen cin ve insana sahâbî
denir. Bu tarife göre, âmâ olan da ve uzun zaman birlikte bulunmayan da sahâbî
olur. Melek sahâbî olmaz. Resûlullah vefât ettiği zaman yüzyirmidörtbinden
fazla sahâbî vardı. Hepsi âlim, kâmil, yüksek insanlar idi.
Bütün din büyükleri
diyor ki: Eshâb-ı kirâm Peygamberlerden sonra ve meleklerden sonra
mahlûkların en eftali, en üstünüdür. Resûlullahı bir kere gören bir Müslüman,
görmeyenlerin hepsinden, hattâ Veysel Karânî'den kat kat daha yüksektir.
Eshâb-ı kirâm, Şâm'a girince, bunları gören Hıristiyanlar, hâllerine hayrân
kalıp, (Bunlar, Îsâ aleyhisselâmın havârîlerinden daha yüksektir) dediler.
Eshâb-ı kirâmın
üstünlüklerini bildiren âyet-i kerime ve hadis-i şerifler pek çoktur.
Sûre-i Âlî İmrânda
meâlen buyuruyor ki: (Sizler, bütün insanlar içinde, en iyi bir
ümmetsiniz, cemaatsiniz.) Yâni Peygamberlerden sonra, bütün insanların
en iyisisiniz!
Sûre-i Tevbede meâlen
buyuruyor ki: (Mekke-i mükerreme ehâlîsinden olup, Medîne-i münevvereye
hicret eden Sahâbe-i kiramdan ve iyilikte onların izinden gidenlerden, Allahü
teâlâ râzıdır. Onlar da, Allahü teâlâdan râzıdırlar. Allahü teâlâ onlara
Cennetler hazırlamıştır.)
Sûre-i Enfâlde, Allahü teâlâ, sevgili Peygamberine meâlen diyor ki: (Sana Allahü teâlâ yetişir ve sana tâbi olan müminler yetişir.) O zaman Sahâbe-i kiram pek az idi. Fakat, Allahü teâlâ yanında dereceleri pek yüksek olduğundan, dîni yaymakta sana yetişirler buyuruldu.