Bir söz veya iş ile de iman gidebilir!
03/09/2020 Perşembe Köşe yazarı O.Ü
Küfr-i inâdî ile mürted olanın, evvelki ibadetlerinin sevapları yok olur.
Sual: Bir Müslümanın, yaptığı bir iş veya söylediği bir söz sebebiyle
imanının gitmesi sözkonusu olabilir mi?
Cevap: Berîka, Hadîka ve Mecmâ'ul-enhürde konu ile alakalı olarak deniyor
ki:
“Erkek veya kadın, bir Müslüman, âlimlerin söz birliği ile küfre sebep
olacağını bildirdikleri bir sözün veya işin küfre sebep olduğunu bilerek,
tehdit edilmeden, istekle ciddi olarak veya güldürmek için söyler, yaparsa,
manasını düşünmese dahi imanı gider, mürted olur. Buna Küfr-i inâdî denir.
Küfr-i inâdî ile mürted olanın, evvelki ibadetlerinin sevapları yok olur. Tövbe
ederse, geri gelmezler. Zengin ise, tekrar hacca gitmesi lazım olur. Mürted
iken kılmış olduğu namazları, oruçları, zekâtları kaza etmez.
Mürted olmadan evvel yapmadıklarını kaza eder. Çünkü, mürted olunca,
evvelki günahları yok olmaz. Mürted olduğu zamanda yapmadıklarını kaza etmez.
Küfr-i inâdî ile mürted olanların nikahları bozulur. Tekrar imana gelince,
iki şahit yanında Tecdîd-i nikâh yapmaları lazım olur. Hülle lazım olmaz. Tövbe
etmek için yalnız Kelime-i şehâdet söylemeleri kâfi değildir. Küfre sebep olan
şeyden de tövbe etmeleri lazımdır. Eğer, küfre sebep olduğunu bilmeyip söyler,
yaparsa veya küfre sebep olacağı, âlimler arasında ihtilaflı olan bir sözü
amden, kasten söylerse, imanının gideceği ve nikâhının bozulacağı, şüphelidir.
İhtiyatlı olarak, tecdîd-i îmân ve nikâh etmesi iyi olur. Bilmeyerek söylemeye
Küfr-i cehlî denir. Çünkü her Müslümanın, bilmesi lazım olan şeyleri öğrenmesi
farzdır. Bilmemesi özür değil, büyük günahtır. Küfre sebep olan sözü, hata
ederek, yanılarak veya tevilli olarak söyleyenin imanı ve nikâhı bozulmaz.
Yalnız tövbe ve istiğfar, yani tecdîd-i îmân etmesi ihtiyatlı olur. Tecdîd-i
nikâh lazım olmaz.”
Namaz kılmak için camiye giden Müslümanın küfr-i inadi ile mürted olması,
imanını kaybetmesi düşünülemez. Yalnız diğer dört şekil ile imanı gideren söz
söylemesi ihtimali olduğu için, imam efendiler cemaate;
(Allahümme innî ürîdü en üceddidel îmâne vennikâha tecdîden bi-kavli lâ
ilâhe illallah Muhammedün resûlullah) okutarak, tövbe ve tecdîd-i îmân
ve nikâh yaptırıyorlar. Böylece;
(Lâ ilâhe illallah diyerek, tecdîd-i îmân yapınız!) hadis-i şerifindeki emir yapılmış olmaktadır.