"Âlime değer verilmeyen günler gelecektir!.."
05/03/2022 Cumartesi Köşe yazarı V.T
“Bir zaman gelecektir
ki, o zamanın insanları arasında âlimler ölü gibi olur. Onlara
bakmazlar..."
Ebû Saîd Lü'lüi
hazretleri evliyanın büyüklerinden olup hadis âlimidir. 752 (H.135) senesinde
Basra'da doğdu. O zamanın büyük âlimlerinin vaaz meclislerine devâm etti. Mâlik
bin Enes, Şu'be, Süfyan bin Uyeyne ve Süfyân-ı Sevrî'den hadîs ve fıkıh ilmini
öğrendi. Hadîs ilminde çok derin bilgiye sâhip oldu. 813 (H.198) senesinde
doğduğu yerde vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
“Kişi doğru söylemeye
devam etmekle, neticede Allahü teâlânın huzûrunda sıddîklardan yazılır ve yalan
söylemeye devam etmekle de, neticede Allahü teâlânın huzûrunda yalancılardan
yazılır.”
“Münâfıkın alâmetleri
şunlardır: Konuştuğu zaman yalan söyler, vadettiği (söz verdiği) zaman
sözünü tutmaz, kendisine bir şey emânet edildiği zaman da hıyânet eder.”
“Bir zaman gelecektir
ki, o zamanın insanları arasında âlimler ölü gibi olur. Onlara bakmazlar.
Kıymet vermezler. Bugün münâfıklar, müminler arasında nasıl gizli ise, o zaman
müminler, münâfıklar arasında öyle gizli olurlar.”
“Ateşle su bir kapta
bulunamadıkları gibi, dünyâ ve âhıret sevgisi de bir müminin kalbinde bir arada
bulunamaz.”
“Îmân çıplaktır,
örtüsü takvâ, meyvesi ilim, süsü hayâdır.”
“Kâdı üç tanedir:
İkisi Cehennemde, birisi Cennettedir. Cehennemde olan iki kişiye gelince,
bunlardan birisi, hakkı bildiği hâlde ondan başkasıyla hüküm verdiği için
Cehennemdedir. Diğeri ise, câhil olduğu ve bilmediği hâlde hüküm vermiştir, bu
da Cehennemdedir. O bir tanesi ise, hakkı bilmiş, ona tâbi olmuş, onunla hüküm
vermiş ve Cennete kavuşmuştur.”
“Yalan yere yemîn
ederek, birinin malını alan kimse, kıyâmet günü, Allahü teâlâyı gazaplı
görecektir.”
“Îmân sâhibi, her
kabâhati yapabilir. Fakat, hıyânet yapamaz ve yalan söyleyemez.”
“Yalan üç yerde câiz
olur: Harpte [ve her zeman, din düşmanlarının zararından korunmak veyâ
Müslümânları korumak için]. İkincisi, iki Müslümânı barıştırmak için, birinden
diğerine iyi lâf getirmek. Üçüncüsü, zevcelerini idâre etmek için.”
“Bir kimse, âhıret
amelini gösteriş için yapar ve bu amelinden âhıreti kazanmak gayesi gütmez ise,
o kimseye, yerde ve göklerde lanet okunur.”
“Bir kimse, insanların gördüğü yerde namazı güzel kılıp, yalnızken namazı önemsemezse, Rabbini de önemsememiş olur.”