Kalbi Rabbinden gafil olanların akıbeti!..
08/12/2022 Perşembe Köşe yazarı S.A
Bir adam İsa aleyhisselam ile
arkadaşlık yapmak ister. Büyük nebi kırmaz, birlikte yola çıkarlar... Bir
müddet yürüdükten sonra su başında dururlar...
Bütün kötülüklerin başı, kalbin Rabbinden gafil
olmasıdır. Ahiret günü haramın azabı olduğu gibi, helâlin de hesabı
vardır. İmam-ı Gazâli (rahmetullahi aleyh) İhya-ül Ulum kitabında bu
hususta şu ibretlik kıssayı nakleder:
Bir adam İsa aleyhisselam ile arkadaşlık yapmak ister. Büyük
nebi kırmaz, birlikte yola çıkarlar... Bir miktar yürüdükten sonra su başında
dururlar. Yanlarında üç ekmek vardır. Ekmeğin ikisini yerler. İsa aleyhisselam
gidip su içer, döndüğünde üçüncü ekmeği göremeyince sorar:
-Ekmeğe
ne oldu?
-Bilmiyorum, cevabını alır...
Hazret-i İsa arkadaşı ile yola devam eder. Hayli acıkırlar. İki
geyik yavrusuna rastlarlar. İsa aleyhisselam yavrulardan birini çağırır, koşa
koşa gelir. Keser, pişirir ve yerler. Sonra "Allahın izni ile kalk" der.
Geyik yavrusu dirilip annesinin yanına gider. İsa aleyhisselam arkadaşına
dönüp yine sorar:
-Sana bu
mucizeyi gösteren Allahın adına yemin veriyorum! Söyle o ekmeği kim aldı?
-Bilmiyorum.
Yola devam eder, bir nehirle karşılaşırlar. Köprü yok, sandal
yok. Karşıya geçmeleri lâzım. İsa aleyhisselam adamın elini tutar, burula
burula akan coşkun suların üstünde yürürler. Tekrar sorar:
-Bana bu
mucizeyi veren Allahü teala aşkına söyle ekmek ne oldu?
-Bilmem, haberim olsa söylerim.
Nihayet ovaya inerler. İsa aleyhisselam bir miktar toprak yığar
ve dua eder. Küçük tepecik çil çil altın hâline döner. Bunu üçe taksim eder. "Biri
benim" buyurur, "biri senin, üçüncü de kayıp ekmeği
yiyenin!" Hemen itiraf eder;
-O ekmeği ben yemiştim!..
İsa aleyhisselam;
-Al üçü
de senin olsun, deyip ayrılır. Adam altınları nasıl taşıyacağını
düşünürken iki harami gelir:
-Bizi de ortak et, eğer eceline susamadınsa...
-Zaten üç parça, gelin paylaşalım.
Altınları koyacak torba ve yiyecek alsın diye haramilerden
birini kasabaya gönderirler. Onun da dünya sevgisi ağır basar, "dur
şunları zehirleyeyim" der, "altınların hepsi bana kalsın."
Bekleyenler de ihanet içindedirler. "Var mısın onu
öldürelim" derler, "üçe değil ikiye bölmek varken..."
Nitekim yemeklerle çuvallarla gelen arkadaşlarına saldırır,
acımadan katlederler. Sonra oturup yemeği yerler.
Zehir kanlarına işler, peş peşe toprağa düşerler...
İsa aleyhisselam dönüşte bakar ki altınlar olduğu gibi ortada
durmakta ve başında üç ceset yatmakta. İbretle bakar ve şöyle buyururlar: "İşte
dünya!"
Evet, işte dünya bu!..