"Üzerime kuma getirseydin!.."
16/01/2020 Perşembe Köşe yazarı A.U
Zührî hazretleri, Tâbiîn’in âlimlerindendir.
Kendisini ilme ve kitaplara vermişti.
Bir gün evde oturmuş, kitaplarını da (duvar) gibi etrâfına dizmişti.
Hanımı bunu gördü.
Ve kendisine;
"Vallâhi üzerime üç tâne (kuma) getirseydin, bana bu kadar ağır
gelmezdi" dedi.
● ● ●
Bu zât bir sohbetinde;
"Allah yolunda akıtılan (kanlar) ve Allah korkusu ile akıtılan
(yaşlar), Allahü teâlânın en çok hoşnud olduğu (damlalar)dır" hadîs-i şerîfini
nakletti.
● ● ●
Yine bu zât anlatıyor:
Mûsâ Nebî yolda giderken;
"Yâ Mûsâ!" diye bir nidâ işitti.
Durup etrâfına baktı.
Kimseyi göremedi.
Ve yoluna devam etti.
Az sonra aynı sesi yine işitti.
"Yâ Mûsâ!.."
Yine durup etrafına baktı.
Kimseyi göremedi.
Ama kalbi ürpermişti.
Üçüncüsünde;
"Yâ Mûsâ! Ben, kendisinden başka ilâh olmayan Rabbin
Allahım" diye nidâ edildi.
Bu defâ net duydu.
Ve hemen durup;
"Buyur yâ Rabbî! Emrine muntazırım" dedi.
Ve secdeye kapandı.
Allahü teâlâ ona;
"Yâ Mûsâ!.. Arş’ın gölgesinde gölgelenmek istiyorsan, yetîmlere
karşı merhametli (baba gibi) ol" buyurdu.