Her şeyin bir yaratıcısı vardır
16/01/2024 Salı Köşe yazarı O.Ü
Sual: Çevremizdeki bazı kimseler, her şey kendiliğinden olmuştur, bunların bir yaratıcısı yoktur diyor. Bunlara nasıl bir cevap vermelidir?
Cevap: Konu ile ilgili olarak İslam âlimlerinden Muhammed Rebhâmî
hazretleri, Riyâd-ün-nâsıhîn kitabında şöyle bir hadise anlatmaktadır:
“Zâd-ül-mukvîn kitabında diyor ki: Rum
kayseri (hükümdarı) 7. Abbasi halifesi Me'mûn bin Hârûn'a bir haberci
gönderdi. Bunun yanında, heybetli, kendini beğenmiş biri vardı. Haberci, halifeye;
-Bu adam dinsiz, ateisttir, bir yaratıcı olduğuna inanmıyor. Rum papazları
buna cevap veremedi. İslam âlimleri bunu susturursa, milyonlarca Hıristiyanı ve
Müslümanı sevindirecektir, dedi. Bağdat âlimleri;
-Buna ancak Ahmed Nişâpûrî hazretleri cevap verir, dediler... Halife
sarayda, belli gün ve saatte âlimlerin toplanmasını emretti. Ahmed Nişâpûrî
hazretleri meclise geç geldi ve;
-Yolda, acayip, şaşılacak bir şey gördüm. Onu seyredince, buraya geç
kaldım... Dicle kenarında gemi bekliyordum. Yerden büyük bir ağaç çıktı. Sonra
yıkıldı, parçalandı. Tahtalar hasıl oldu. Sonra tahtalar birleşerek, bir gemi
oldu. Gemici olmadan, suda hareket etti dedi. Dinsiz, ateist kişi bu sözleri
işitince, yerinden fırladı ve;
-Bu adam deli olmuş. Hiç böyle şey olur mu? Böyle söyleyen, yalancıdır ve
buna aklı olmayanlar inanır dedi. Ahmed Nişâpûrî hazretleri, söze karışarak;
-Bunlar, kendi kendine olamayınca, yeryüzündeki şaşılacak şeyler, kendi
kendilerine nasıl var olur? Bunları yaratan biri olmadığını söyleyen daha ahmak
ve alçak olmaz mı? dedi. Bu sözler üzerine dinsiz, ateist;
-Her şeyin bir yaratıcısı olduğunu şimdi anladım ve buna inandım diyerek
Müslüman oldu. (Böyle bir hadisenin, imâm-ı Gazâlî hazretleri zamanında da vaki
olduğu rivayet edilmektedir.)”
Sual: Osmanlılar zamanında, tarikat adı ile dinsizlik mi işlendi?
Cevap: Osmanlılar zamanında gençler, dinlerini, vatan sevgisini öğrenmek
için, bir âlimin, bir velinin etrafına toplanırlardı. Büyük âlimlerin
gösterdiği yola Tarikat denildi. Tarikatlar etrafa yayıldı.
Müslümanlar ve vatan sevgisini öğrenen gençler, çoğaldı. Devleti ele geçiren
masonlar, bu hâli görünce, tarikatlara dinsiz, soysuz kimseleri karıştırdılar
ve böylece tarikatlar, dinsizlerin, ahlaksızların elinde kaldı.