İsyan edenlere ses çıkarmamak!
19/01/2024 Cuma Köşe yazarı O.Ü
Sual: Bazı kimseler, "İsyan eden, günah işleyenlere ses çıkarmamalı, kimseye karışmamalı" diyor. Bu sözün doğruluk payı var mıdır?
Cevap: Bu konuda Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri Gunyet-üt-tâlibîn
kitabında, emr-i ma'rufu anlatırken;
“Bir kimse, bir günah işleyeni görüp de menedince, kendine zarar gelme
ihtimali bulunduğu zaman, acaba menetmesi caiz olur mu? Elbette olur, hatta çok
kıymetli olur. Allahü teâlâ için cihad etmek gibi sevap verilir. Hele
zalimlerin elinden mazlumu kurtarmak ve memleketi küfür kapladığı bir zamanda
imanı açığa çıkarmak için olunca, böyle zamanlarda, nehy-i münker yapılmasını
âlimler söylüyor” buyuruyor.
Evliyanın büyükleri, sofiyyenin imamları, emr-i ma'rûfu ve nehy-i münkeri
terk edici olsalardı, kitaplarında bunları yazarlar mı ve bu derece mübalağa
ederler mi idi? Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri buyuruyor ki:
“Kur’ân-ı kerime, hadis-i şeriflere ve akla uygun şeylere Ma'rûf, bunlara
uymayan şeylere Münker denir.” Hadîkada buyuruluyor ki:
“Nass ile ve müctehidlerin söz birliği ile yasak edilen şeylere Münker
denir. Bunlar da iki kısımdır:
Birinci kısım ma'rûf ve münkerler meydanda olup, âlim olan ve olmayan
bunları bilir. Beş vakit namaz kılmak, ramazan ayında oruç tutmak, zekât
vermek, hac etmek gibi şeylerin farz olduğu Ma'rûf ve zina, alkollü içkilerin
içilmesi, hırsızlık, yankesicilik, faiz alıp vermek, başkasının malını
gasbetmek ve bunlar gibi şeylerin haram olduğu Münkerdir. Bunları her müminin
emir ve nehyetmesi lazımdır.
İkinci kısmı, yalnız âlimler bilir. Allahü teâlâ için, ne gibi şeylere ve
nasıl inanmak lazım olduğu gibi. Bu kısımda olanları, âlimler emir ve nehyeder.
Eğer bir âlim, bunları bildirdi ise, âlim olmayanın da, gücü yeterse,
bildirmesi caiz olur. Her müminin Ehl-i sünnet itikâdına yapışması, bozuk
imandan, yani dalaletten kaçınması lazımdır.”
Din bilgilerinde âlim olmayan kimse, bid'at sahipleri ile münakaşa
etmemeli, onlardan uzaklaşmalı, görüşmemelidir. İtikatları bozuk olduğu için,
onları sevmemeyi ibadet bilmelidir. Resulullah efendimiz bir hadis-i şerefte;
(İmanında veya ibadetinde bid'at, bozukluk bulunan bir kimseye, Allah için
sert bakanın kalbini, Allahü teâlâ imanla doldurur ve korkudan korur) buyurdu.