“Müminleri sevindir evlâdım...”
16/11/2020 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Ahmed Bedevî hazretlerinin türbesinde, her doğum gününde, mevlid-i şerîf
okutulurdu.
Bu, âdetti o havâlide.
Mevlid cemiyeti günü geldi.
Ancak, evliyâdan bir zât, bu cemiyete gitmeyi düşünmüyordu.
O gece yatıp, bir rüyâ gördü.
Bu büyük velîyi görmüştü.
Mübârek zât, kendisine;
“Niçin gelmek istemiyorsun? Hâlbuki Resûlullah Efendimiz ve Eshâb-ı kirâm
da, bu mevlid cemiyetine katılırlar” buyurdu.
O anda uyanıp anladı hatâsını.
Yola çıkıp yetişti cemiyete.
Ve bir daha da terk etmedi.
● ● ●
Bu zâtı seven bir genç vardı.
Bir gün nasihat istedi Ondan.
Mübârek zât buyurdu ki:
“Müminleri sevindir evlâdım”
Genç sordu:
“Nasıl sevindireyim efendim?”
“Meselâ bir sıkıntısını gider.
Yâni bir derdine derman ol.”
Gençi sordu yine:
“Bu iş, çok mu sevaptır efendim?”
Cevâbında;
“Evet, Peygamber Efendimiz; (Allahü teâlânın, farzlardan sonra en
çok sevdiği ve beğendiği iş, bir mümini sevindirmektir) buyuruyor”
dedi.
● ● ●
Başka gençler de nasihat istedi.
Onlara da cevâben;
“Ey gençler! Gıybetten çok sakının. Zîra bu günah, zinâ yapmaktan daha büyük günahtır” buyurdu.