Tövbeyi geciktirenler kibirli olanlardır!..
18/12/2022 Pazar Köşe yazarı V.T
"Günâhlara tövbe etmeyi
geciktirmek, Allahü teâlâya karşı mağrûr olmak, kibirli olmaktır!"
İshak Cemâleddîn Efendi Anadolu'da yetişen âlimlerden ve
evliyâdandır. Aksaray'da doğdu. Konya Medreselerinde çeşitli âlimlerden aklî ve
naklî ilimleri tahsîl etti. Meşhûr Osmanlı âlimleri, Kâdızâde, Molla
Muslihuddîn Kastalânî ve Kestelli gibi zâtlardan ilim öğrendi. Bir müddet
müderrislik yaptı. Tasavvufta Halvetiyye yolu büyüklerinden Molla Yahyâ
Şirvânî'nin halîfelerinden Habîb Ömer-i Karamânî'ye bağlandı. 1526 (H.933)
senesinde İstanbul'da vefât etti.
Bir defâsında talebelerinden Taşköprülüzâde, ziyâretine giderek
nasîhat istedi. Ona buyurdu ki: "İrfan ehli kimselerin, zamânımızdaki
tasavvufu bilmeyen sûfîlere tâbi olmaması lâzımdır. Zamânımızda tasavvufu ve
tasavvuf hâllerini bilen kimse yok gibidir. Tevhîd ile ilhâd yâni dinsizliği
birbirinden herkes ayıramaz. Şimdi sen, bulunduğun yolda devâm et. Eğer
kalbinde tasavvufa meyil artarsa, dînin hudûdunu gözeten, emirleri ve yasakları
iyi bilip bunlara uyan bir tasavvuf ehlini ara. Çünkü tarîkatın esâsı, dînin
emir ve yasaklarına, bütün edeplerine eksiksiz uymaktır. Tarîkat ve hakîkatın
temeli, hazret-i Muhammed'in sallallahü aleyhi ve sellem şerîatının hükümlerine
uymaktır. Eteğine sarıldığın ve tâbi olduğun kimsenin, İslâmiyetin emirlerine
muhâlif, uygun olmayan ufak bir hareketini bile görsen onu hemen terk et."
Bu mübarek zat, sohbetlerinde buyurdu ki: "Günâhlara tövbe
etmeyi geciktirmek, Allahü teâlâya karşı mağrûr olmak, kibirli olmaktır."
"Uzun emel sâhibi olmak ve her şeyi sonraya bırakmak,
perişanlık ve düşüncesizliktir."
"Allahü teâlânın yarattığı işlere karışmak, felâketine
sebep olur. Meselâ, Allah bana mal verseydi, hacca giderdim. Sıhhat
verseydi ibâdet ederdim... gibi sözler söylemek, kişinin helâkidir."
"Kız evlâtlar, ana-babası için hayır ve hasenâttırlar.
Oğlanlar ise, nîmettirler. Hasenât sâhibi olanlar sevap kazanır. Nîmetlerden
ise hesâba çekilir, suâl sorulur."
"Bir kimse, kusûr, günah işlediği zaman utanmıyorsa,
yaşlandığı zaman pişmanlık duyup kötü işlerinden vazgeçmezse ve tenhâ bir yerde
olduğu zaman Allahü teâlâdan korkmazsa, onda hayır yoktur."
"Üç şey vardır ki, Müslümanları çok aziz, şerefli eder: Kendisine zulmedeni affetmek. Kendisine bir şey vermeyene iyilikte bulunmak. Kendisini aramayanları, arayıp hâllerini sormak."