Susmak, yüksek edeplerdendir...
20/02/2021 Cumartesi Köşe yazarı V.T
"Kur’ân okunduğu zaman, hemen onu dinleyin ve susun. Olur ki,
merhamet edilirsiniz."
Rûmî İsmail Efendi, Kâdîriyye tarikatının Rûmîyye kolunun kurucusudur.
Kastamonu-Tosya'nın Bansa köyünde doğdu. Medrese ilimlerini tahsil ederken bir
gece rüyasında Abdülkadir-i Geylânî hazretlerini gördü, onun manevî
işareti üzerine Bağdat'a gidip Kâdirî nakîbüleşrafı Seyyid Feyzullah Efendi'ye
intisab ederek icazet aldı. İstanbul'a gelen İsmail Rûmî, Tophane'de bir tekke
inşa ettirdi. 1041 (m. 1631)’de vefat etti ve buraya defnedildi. Sohbetlerinde
buyurdu ki:
“Hak teâlâya ma’rifet sahibi ol ki, rahat ve şen olasın.”
“Bir kimse kendini, hocasının kapısında süpürge yapamaz ise, hakikî âşık
değildir.”
“İhlâs; insanların teveccüh, alâka göstermelerinden sakınıp, ameli yalnız
Allah için yapmaktır. Sıdk ise; nefsi, yaptığı ameli beğenmekten temizlemektir.
Bunun için ihlâs sahibi muhlislerde riya (gösteriş), sıdk sahibi olan
sâdıklarda da ucb (amelini güzel görmek) hâli bulunmaz.”
“Sıdk; insanlara karşı olduğun gibi görünmen veya onlara karşı göründüğün
gibi olmandır.”
“Allahü teâlâ Dâvûd aleyhisselâma vahyedip, (Beni talep eden birisini
gördüğün zaman, ona hizmetçi ol) buyurmuştur.”
“Allahü teâlânın emir ve yasaklarına uymakta gevşek davranan ve böylece
Allahü teâlâya yakın olmak nimetinden mahrûm olan tenbel kimselerin ayaklarına,
zelîl ve sefil olmak bukağısı bağlanır. O kimse kurb (Allahü teâlâya yakınlık)
hâlinden çok uzak olur.”
“Büyüklerin huzûrundan kovulmayı icap ettiren şey, edebi terk
etmektir.”
“İnsanların giydiklerini giy, yediklerini ye, fakat kalben onlardan ayrı
ol.”
“Kalbi kırık, hüzün sahibi olanlar, hüzünlü olmayanların senelerce
katedemedikleri, Allahü teâlâya giden yolu bir ayda katederler. Peygamber
efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) (Allahü teâlâ, kalbi hüzün içinde olan
bütün kullarını sever) buyurdu.”
“Hakîkî tövbe; tövbe, inâbe ve evbe olmak üzere üç kısımdır. Cehennemde
azap görmek korkusu ile, günaha pişman olmak tövbedir. Cennet nimetlerine
kavuşmak ümidi ile günaha pişman olmak inâbedir. Bunlarla alâkalı olmaksızın,
tövbe etmek, Allahü teâlânın emri olduğu için, emre uyarak günaha pişman olmak
ise tövbedir.”
“Sükût (susmak), yüksek edeplerden bir edebdir. Allahü teâlâ A’râf
sûresi 204. âyet-i kerîmesinde meâlen buyuruyor ki: (Kur’ân okunduğu
zaman, hemen onu dinleyin ve susun. Olur ki, merhamet edilirsiniz.)”