"Git, İmâm-ı Câfer'i bana getir!"
19/12/2024 Perşembe Köşe yazarı A.U
Câfer-i Sâdık hazretleri, İslâm âlimlerinin göz
bebeğidir. Zamânın hükümdârı, bir gece vezîrine “Git, İmâm-ı Câfer'i
bana getir. Onu öldüreceğim" dedi.
Vezîr,
ona;
"Amân
hükümdârım! Gece gündüz ibâdetle meşgul olan ve devlet işlerine karışmayan bu
kimseyi öldürmekten vazgeçin!" dedi.
Ve
epey dil döktü.
Ama
iknâ edemedi.
Mecbûren
gidip çağırdı.
O
arada hükümdâr, cellâtlara "İmâm-ı Câfer girer girmez başını vurun!" diye
emretti.
O
esnâda Câfer-i Sâdık hazretleri içeri girdi. Lâkin Hükümdâr onu görünce derhâl
ayağa kalktı. Büyük bir tevâzuyla onu karşıladı ve kendi koltuğuna oturtup
kendisi diz çöktü onun önünde.
Sonra
saygıyla;
"Efendim,
bir emriniz varsa derhâl yerine getireyim" dedi.
Hazret-i
İmâm;
"Hiçbir
isteğim yok. Yalnız beni rahat bırak!" buyurdu.
Çok
heybetliydi!
Gitmek
için kalktı.
Hükümdâr,
izzet ve ikrâmla uğurladı onu. İmâm gidince, hükümdâr tir tir titriyordu.
Vezîr
kendisine;
"Hani
onu öldürecektiniz?" deyince de;
“Hiç
sorma, Hazret-i İmâm içeri girince yanında koca bir aslan gördüm. Bana sertçe
bakıyordu!
Ve
lisân-ı hâliyle;
‘Eğer onu incitirsen, seni parça parça ederim!’ diyordu
bana. Bunu görünce ne yapacağımı şaşırdım!" dedi.