Nimetin kıymetini bilmek...

20/12/2024 Cuma Köşe yazarı A.U

Tâbiîn-i kirâmdan ve evliyânın büyüklerinden olan Câfer-i Sâdık hazretleri, Medîne’de dünyâya geldi.

 

Kabr-i şerîfi, Medîne’de, Cennet-ül Bakî kabristanındadır.

 

Süfyân-ı Sevrî hazretleri bir gün Câfer-i Sâdık hazretlerinin evine gitti ve huzûruna girip görüşmek için izin istedi.

 

İzin alınca huzûruna girdi...

 

Hazret-i Câfer;

 

"Ey Süfyân! Sen zaman zaman sultânla görüşüyorsun. O seni arıyor, sen de ona gidiyorsun. Ben ise Sultândan hep uzak duruyorum. Çünkü zamânımız bunu îcab ettiriyor" dedi.

 

Ve ardından;

 

“İşte ey Süfyân! Bu sebeple buradan çık git" buyurdu.

 

Hazret-i Süfyân;

 

"Peki, ama bir tek nasîhatinizi almadıkça aslâ gitmem" dedi.

 

Hazret-i Câfer;

 

"Allahü teâlânın bir nîmetine kavuşan kimse, eğer buna şükrederse işbu nîmet artar" buyurdu.

 

Ve ilâve etti:

 

"Çünkü Hak teâlâ, Kur’ân-ı kerîm’de ‘Nîmetlerimin kıymetini bilir, onlar için şükreder ve emrettiğim gibi kullanırsanız, onları arttırırım. Yok, kıymetini bilmez, beğenmezseniz elinizden alır, şiddetli azap ederim’ buyuruyor" dedi.

 

Bunun ardından;

 

“Herkese iyilik etmeye mecbur değilsek de, kimseye kötülük yapmaya hakkımız yoktur. Müslüman, hiç kimseye kötülük yapmaz, elinden geldiğince iyilik yapar” buyurdu.