Çarşıda, işte Allahü teâlâyı zikretmeli
28/04/2022 Perşembe Köşe yazarı O.Ü
Çarşıda, işte Allahü
teâlâyı zikir, tesbih etmeli, her an Onu hatırlamalıdır.
Sual: Çarşıda, pazarda
veya iş yerinde çalışırken de, salevat, kelime-i tevhid ve benzeri tesbihleri
söylemenin mahzuru olur mu?
Cevap: Konu ile alakalı
olarak Kimyâ-i se'âdet kitabında deniyor ki:
“Çarşıda, işte Allahü
teâlâyı zikir, tesbih etmeli, her an Onu hatırlamalıdır. Dili ve kalbi boş
kalmamalıdır. İyi bilmelidir ki, o anda kaçırdığını, bütün dünyayı verse, bir
daha eline geçiremez. Gafiller arasındaki hatırlamanın sevabı çok olur.
Resulullah efendimiz buyurdu ki: (Gafiller arasında Allahü teâlâyı
zikreden kimse, kurumuş ağaçlar arasında bulunan yeşil fidan gibidir ve ölüler
arasındaki canlı gibidir ve harpte kaçanlar arasında, arslan gibi döğüşenler
gibidir.) Bir kerre buyurdu ki: (Çarşıya giderken, "lâ
ilâhe illallah, vahde hü lâ şerîke leh, le hül mülkü ve le hül hamdü, yuhyî ve
yümît, ve hüve hayyün lâ yemût, bi yedihil-hayr, ve hüve alâ külli şey'in
kadîr" diyen kimseye, iki milyon sevap yazılır.)
[Bu hadis-i şerifte
olduğu gibi, sevap veya günah miktarını, göklerin büyüklüğünü, uzaklıklarını,
ahıretteki zamanları, dünyanın yaratılışını ve mahlukların sayısını bildiren
hadis-i şeriflerdeki çeşitli rakamlar, miktar sayısını göstermek için değil,
miktarın çokluğunu anlatmak içindir. Mesela bir kimseye, birkaç defa, zahmet
çekerek gidip bulamayarak canı sıkılan biri, o kimseyi görünce, seni on defa
aradım, bulamadım, demesi gibidir.]
Cüneyd-i Bağdâdî
hazretleri buyurdu ki: “Pazarda çok kimse vardır ki, sofiler halkasında
oturanlardan daha kıymetlidir.” Bir kerre de buyurdu ki: “Öyle kimse tanıyorum
ki, pazarda her gün üçyüz rekat namaz kılmakta ve otuz bin tesbih okumaktadır.”
Bazısı demiştir ki, bu kimse, kendisidir...
Hülasa, dine,
ibadetine yardım niyeti ile dünyaya çalışanlara, hep böyle sevap vardır. Yalnız
para kazanıp, dünya malı toplamak için çalışanlar, sevaptan mahrum kalır. Hatta
bunlar, camide, namazda iken de, kalbleri dükkânın hesabındadır. Fikirleri
dağınıktır.”
Sual: Bir kimse,
vekiline, falan kimseye sadaka ver dese, vekil kendi parasından verse, sonra
bunu, vekil edenden geri isteyebilir mi?
Cevap: Bir kimse, falana ödünç veya sadaka yahut hediye ver dese, vekil bunu verince, emredenden isteyemez. Sonra ben sana veririm dedi ise, isteyebilir.