Hasretle beklediğimiz misafir geldi
13/03/2024 Çarşamba Köşe yazarı H.Y
Yâ Rabbî! Tuttuğumuz oruçları kabul eyle! Sen bizleri Ramazan-ı şerifin
şefâatine nâil eyle! Feyiz ve bereketlerinden istifade etmemizi nasip
eyle!
Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir gün şöyle buyurdu:
(Rüyamda acayip şeyler gördüm. Ümmetimden birini azap melekleri
yakalamıştı. Aldığı abdestler gelip, onu içindeki zor durumdan kurtardı. Birini
gördüm, kabri onu sıkıyordu. Kıldığı namazlar gelip, onu kabir azabından
kurtardı. Birine şeytanlar musallat olmuştu. Ettiği zikirler gelip, şeytandan
onu kurtardı. Birinin de susuzluktan dili çıkmıştı. Tuttuğu ramazan orucu
gelip, susuzluğunu giderdi. Birini zulmet sarmıştı. Yaptığı hac gelip
karanlıktan çıkardı. Birine ölüm meleği gelmişti. Ana babasına yaptığı
iyilikler gelip, ölümüne engel oldu, geciktirdi. Birini, Müslümanlarla
konuşturmuyorlardı. Sıla-i rahim gelip, ona şefaat etti, onlarla konuştu.
Peygamberinin yanına gitmek isteyen birine engel oluyorlardı. Aldığı gusül, onu
alıp yanıma getirdi. Ateşten korunmak isteyen birine, sadakası gelip ateşe
perde oldu. Birini zebaniler alıp Cehenneme götürürken, yaptığı emr-i marûf ve
nehy-i münker gelip kurtardı. Biri Cehennem ateşine atılmıştı. Allah korkusu
ile döktüğü gözyaşları gelip oradan kurtardı. Birine amel defteri solundan
verilirken, Allah korkusu gelip, defterini sağa aldı. Sevapları hafif gelen
birine, kendinden önce ölen çocukları gelip, sevabını ağırlaştırdı. Cehennemin
kenarında, korkudan titreyen birine, Allahü teâlâya olan hüsnü zannı gelince,
titremesi durdu. Sırattan zorla geçen biri, Cennete geldi. Fakat kapılar
kapalıydı. Kelime-i şehadeti gelip, onu Cennete koydu.) [Taberani,
Hakîm-i Tirmizi]
***
Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir keresinde
minbere çıkarken, bir adım çıkınca, “Âmîn” dedi. Bir adım daha çıktı ve
“Âmîn”dedi. Bir adım daha çıktı ve yine “Âmîn” dedi. Hutbesi
bittikten sonra: “Ya Resûlallah! Minbere çıktığınız zaman âmin dediniz, her adımınızda
bunu neden söylediniz?” diyerek sebebini sordular. Buyurdu ki:
(Cebrail aleyhisselâm üç dua etti, ben de onlara âmîn dedim, dedi. Birisi:
Cebrail aleyhisselâm “Annesine, babasına veya sadece onlardan birine
ulaşmış bir evlat, onlara güzel hizmet edip, onların hayır duasını alıp cenneti
kazanamadıysa burnu yerde sürtünsün!” dedi. Ben de âmîn dedim.
İkincisi: Cebrail aleyhisselâm “Sen peygamber olarak, bir insanın
yanında anıldığın zaman, sana salat-ü selâm getirmezse; ona yazıklar olsun!..
Onun burnu yere sürünsün!” dedi. Ben de ona âmîn dedim.” Üçüncüsü,
Cebrai aleyhisselâm “Ramazana eriştiği hâlde bir insan, buna ramazanın
feyzinden, bereketinden istifade edememiş, ramazan gelmiş geçmiş de hâlâ
Allah’ın mağfiret ettiği bir kul olamamışsa, Allah’ın affını, mağfiretini
kazanamamışsa; yazıklar olsun o kula!. Burnu yerde sürtsün!” diye dua
etti. Ben de ona âmin dedim) buyurdu. [Buharî]
***
Yâ Rabbî! Bu ayda tuttuğumuz oruçları kabul eyle! Sen bizleri
Ramazan-ı şerifin şefâatine nâil eyle! Ramazan-ı şerifte af ve mağfiret
eylediğin, Cehennemden âzâd eylediğin ve Cennetine dâhil eylediğin
kulların meyânına/arasına bizleri de dâhil eyle! Bu ayın feyiz ve
bereketlerinden istifade etmemizi, günahlarımızın yakılıp yok edilmesini,
bundan sonraki kalan ömrümüzün de bu hâl üzere devam etmesini nasip
eyle! Âmin!