"İhlâslı olun, yoksa helak olursunuz!"
16/11/2019 Cumartesi Köşe yazarı A.U
Hazret-i Alî (kerremallahü vecheh) rivâyet ediyor:
Resûlullah Efendimiz buyurdular ki:
Beni mîrâca ilettikleri gece Cebrâil aleyhisselâm yanıma geldi.
Elimi tuttu.
Ve beni bir makâma iletti.
Sonra önüme bir (ayva) koydu.
Ben, onu alıp kokladım.
O anda iki parçaya ayrıldı.
Ve içinden bir (hûri), yâni Cennet kızı çıktı ki, ondan daha güzel bir hûri
görmemiştim!
Bana selâm verdi.
Ben de selâmını alıp;
"Sen kimsin?" dedim.
Cevap verdi ki:
"Benim ismim (Râdıyye-i Merdıyye)dir. Allahü teâlâ; benim yukarı
kısmımı (anber)den, orta kısmımı (kâfur)dan, aşağı kısmımı (misk)ten
yaratmıştır.”
Ben, yine sordum:
"Sen kimin içinsin?"
Dedi ki:
"Allahü tebâreke ve teâlâ hazretleri beni, kardeşin Alî bin Ebî Tâlip
için yaratmıştır.”
● ● ●
Resûl-i Ekrem, bir gün Hazret-i Alî'ye;
“Yâ Alî! Her kim benden ayrılırsa Allahü teâlâdan ayrılır. Her kim senden
ayrılırsa benden ayrılır" buyurdu.
Enes bin Mâlik der ki:
Peygamberimiz, Hazret-i Alî hakkında "Alî bin Ebî Tâlip'i
anmak ibâdettir" buyurdu.
Câbir bin Abdullah da;
"Resûlullah Efendimiz;
(Cennet kapısı üzerinde 'Lâ ilâhe illallah. Muhammedün Resûlullah. Alîyyün
Nâsır-ü Resûlillah' yazmıştır) buyurdu" diye haber
vermiştir.