Zekâtı verilmeyen mallar
16/03/2025 Pazar Köşe yazarı O.Ü
Sual: Bazı kimseler, dünyada zekâtı verilmeyen malların, ahırette azab aleti olarak, insana geri çevrileceğini söylüyorlar. Gerçekten böyle midir, böyle bir şey var mıdır?
Cevap: Konu ile alakalı
olarak Riyâd-un-nâsıhîn kitabında deniyor ki:
“Hazrete-i Alî naklediyor: Resulullah Efendimiz veda
haccında buyurdu ki: (Malınızın zekâtını veriniz! Biliniz ki, zekâtını
vermeyenlerin, namazı, orucu, haccı ve cihadı ve imanı yoktur.) Yani,
zekat vermeyi vazife bilmez, farz olduğuna inanmaz, vermediği için üzülmez,
günaha girdiğini bilmezse, imanı gider. Senelerle zekât vermeyenlerin zekât
borçları birikerek, bütün malını kaplar. Malı kendinin sanıp, Müslümanların
hakkını hatırına bile getirmezler. Böyle kimseler, Müslüman olarak tanınır.
Fakat bunlardan, imanını kurtaran pek nadir olur.
Zekât vermek, Kur’ân-ı kerimin otuziki yerinde,
namazla birlikte emredilmektedir. Tövbe suresi, 34. âyet-i kerimesi, böyle
kimseler için olup, burada mealen; (Malı, parayı biriktirip
zekâtını, Müslüman fakirlerine vermeyenlere çok acı azabı müjdele!) buyurulmaktadır.
Bu azabı, bundan sonraki âyet-i kerime bildirmekte olup, mealen; (Zekâtı
verilmeyen mallar, paralar, Cehennem ateşinde kızdırılıp, sahiplerinin alınlarına,
böğürlerine, sırtlarına mühür basar gibi bastırılacaktır) buyurulmuştur.”
İmâm-ı Gazâlî hazretleri de buyuruyor ki:
“İnsanlardan her biri, dünyada
sımsıkı sakladıkları malı boyunlarına geçirmişlerdir. Deve zekâtını
vermeyenlerin, boynuna deve yüklenir. Sığır, koyun zekâtı vermeyenler de, böyle
olur. Bunların feryatları âdeta gök gürlemesi gibidir. Ekin zekâtını, yani
uşrunu vermeyenlerin boynuna ekin denkleri yüklenir. Eğer buğday ise, buğday,
arpa ise arpa yani hangi cinsten ise o dolmuştur ki, ağırlığından altında,
vâveylâ, vâseburâ diye bağırırlar. Altın, gümüş ve kâğıt para ve sair
ticaret malı zekâtından vermeyenler de, dehşetli bir yılanı yüklenirler ki,
değirmen taşlarını yüklenmiş kadar ağırlığı vardır. Feryat edip bağırırlar, bu
nedir, derler. Melekler onlara; (Bunlar, dünyada zekâtını vermediğiniz
mallarınızdır) derler. İşte bu hâl, Âl-i îmrân suresinin mealen; (Dünyada
esirgedikleri, kıyamet günü boyunlarına takılır) olan, 180. âyet-i
kerimesi ile bildirilmiştir.”
