Helâl kazanmak her Müslümana farzdır
16/03/2025 Pazar Köşe yazarı V.T
Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "İbâdet on kısımdır, dokuz kısmı, helâl
kazanmakdır."
Abdullah bin Nasır Harrânî hazretleri
Hanbelî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 549 (m. 1154) senesinde
Urfa-Harran’da doğdu, 624 (m. 1227) senesinde orada vefât etti. Bağdad’da İbn-i
Şâtîl ve başkalarından hadîs-i şerîf dinledi. Daha sonra Vâsıt’a giderek orada
ilim tahsil etti. Harran’a dönerek talebe yetiştirdi. Bir dersinde buyurdu ki:
Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdu
ki: (Helâl kazanmak her Müslümana farzdır.) Helâl kazanabilmek
için, önce helâli öğrenmek lâzımdır. Helâl ve harâm meydândadır. İkisi arasında
şüpheli olanları tanımak güçtür. Şüphelilerden sakınmayan, harâma düşer. Bunu
tanıtmak geniş bir ilimdir. Mü’minûn sûresi, elliikinci âyetinde meâlen, (Ey
Peygamberlerim “salevâtullahi aleyhim ecma’în”. Helâl ve temiz
yiyiniz ve bana lâyık ibâdetler yapınız!) buyuruldu.
Yine buyurdu ki: (Bir kimse, hiç harâm
karıştırmadan, kırk gün helâl yerse, Allahü teâlâ, onun kalbini nûr ile
doldurur. Kalbine, nehirler gibi hikmet akıtır. Dünyâ muhabbetini, kalbinden
giderir). Dünyâlık kazanmak için çalışmak günâh değildir. Dünyâlık
sevgisi, dünyâya gönül bağlamak günâhtır. Sa’d bin Ebî Vakkâs “radıyallahü anh”
dedi ki: (Yâ Resûlallah! Dua buyur da, Allahü teâlâ, benim her duamı kabûl
etsin!) Cevâbında buyurdular ki: (Duanın kabûl olması için, helâl
lokma yiyiniz!)
Bir hadîs-i şerîfte, (Çok
kimse vardır ki, yedikleri ve giydikleri harâmdır. Sonra ellerini kaldırıp dua
ederler. Böyle dua nasıl kabûl olunur?) Bir kere de buyurdu ki: (Harâm
yiyenlerin ne farzları, ne de sünnetleri kabûl olmaz.) Yanî sevâbına
kavuşamazlar. Yine buyurdu ki: (On dirhemlik elbisenin, bir dirhemi
harâm olsa, o elbise ile kılınan namazlar kabûl olmaz.) Yine buyurdu
ki: (Harâm ile beslenen vücûdun ateşte yanması dahâ iyidir.) Yine
buyurdu ki: (Malın helâlden mi, harâmdan mı geldiğini düşünmeyenler,
Cehenneme, neresinden atılırsa atılsınlar, Allahü teâlâ, onlara
acımayacaktır.) Yine buyurdu ki: (İbâdet on kısımdır, dokuz
kısmı, helâl kazanmakdır.) Bir defa da buyurdu ki: (Helâl
kazanmak için yorulup, evine dönen kimse, günâhsız olarak yatar. Allahü
teâlânın sevdiği kimse olarak kalkar.) Yine buyurdu ki: (Allahü
teâlâ buyuruyor ki: Harâmdan kaçınanlara hesap sormaya utanırım.) Ve
buyurdu ki: (Bir dirhem fâiz [almak ve vermek], otuz
zinâdan dahâ günâhtır.) Ve buyurdu ki: (Harâm maldan verilen
sadaka kabûl edilmez. Saklanırsa, Cehenneme gidinceye kadar, ona yolluk olur.)
