"Verilen nîmetlere az şükrediyorsunuz!.."
22/06/2021 Salı Köşe yazarı V.T
İlim, fen ve ticâreti emreden, çalışmayı teşvîk eden pek çok âyet-i kerime
vardır.
Hibetullâh Muhammed el-Hatîb hazretleri tefsir ve Şafii fıkıh âlimidir.
1244 (1828) yılında Şam'da doğdu. Tahsil hayatına babasından ders alarak
başladı. Sonra da Nuriyye Medresesi'nde ve Emeviyye Camii'nde sürdürdü. İcazet
alarak çok talebe yetiştirdi. 1311 (m. 1893)’de Şam'da vefat etti. Bir dersinde
şunları anlattı:
Dünyaya gönül bağlamanın kötülenmesi ve âhiret için daha çok çalışılması
husûsunda vârid olan âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerle berâber, İslâm
dîninde, ilim, fen ve ticâreti emreden, bunlar için çalışmayı teşvîk eden nice
emirler, âyet-i kerime vardır. Nitekim Kur'ân-ı kerimde, Nisâ sûresinin
yirmidokuzuncu âyetinde meâlen şöyle buyurulmaktadır:
(Ey îman edenler! Mallarınızı [fâiz ve kumar gibi İslâmiyetin haram
kıldığı] bâtıl yollarla yemeyiniz. Ancak birbirinizden râzı ve hoşnûd
olarak [ticâret ile] ola.)
Bekara sûresinin ikiyüzyetmiş beşinci âyetinde meâlen (Allahü teâlâ
bey'i ve ticâreti helâl ve ribâyı [fâizi] ise haram kılmıştır) buyurulmuştur.
Âl-i imrân sûresinin ondördüncü ve onbeşinci âyetlerinde de meâlen (Kadınlardan,
kantarlarla altın ve gümüşten ve en güzel atlardan, davarlardan, [sığırlardan,
develerden] ve ekinden yana olan, nefsin arzularına muhabbet, insanlar
için tezyîn olundu [süslendi]. Bunlar ise, dünya hayatının
geçici menfaatleridir ve insanın en son gideceği yer, Allahü teâlânın indindedir.
Ey Resûlüm, müminlere de ki: Bu dünya ziynetlerinden daha hayırlısını size
haber vereyim mi? O dünya ziynetlerinden hazer edenler için Rableri katında,
ağaçları altında [önünde] ırmaklar akan Cennetler vardır.
Bunlar, orada devamlı kalacaklardır. Orada her ayıptan uzak, tertemiz zevceler
ve en büyük nîmet olan Allahü teâlânın rızası vardır. Allahü teâlâ kullarının
hâllerini ve yaptıklarını hakkı ile görücüdür) buyurulmuştur.
Nebe' sûresinin onbirinci âyetinde meâlen (Gündüzü kazanç zamanı
kıldık [Tâ ki gündüzleri hayatınızda, yaşamanızda lâzım olan şeyleri
kazanasınız.]) buyurulmuştur.
A'râf sûresinin onuncu âyetinde ise meâlen (Sizi yeryüzünde yerleştirdik ve sizin için orada pek çok maişet [geçim] vâsıtaları hazırladık. [Zirâat, ticâret ve çalışmakla yaşamanız için lâzım olan rızklar yarattık.] Size verilen nîmetlere az şükrediyorsunuz) buyurulmuştur.