Farz ile vacip arasındaki fark
24/11/2020 Salı Köşe yazarı O.Ü
“İnanması, yapması farz olan emirlere farz denir. İnanmayan, kâfir
olur."
Sual: Farz ve vacip arasında ne gibi bir fark vardır?
Cevap: Bu konuda Redd-ül-muhtârda vitir namazı anlatılırken deniyor ki:
“İnanması, yapması farz olan emirlere Farz denir. Farz
olduğuna inanmayan, kâfir olur. Yapmayan, tövbe etmezse, Cehennem azabı çeker.
İnanması farz olmayıp, vacip olan, yapması farz olan emirlere Vacip denir.
Vacip olduğuna inanmayan kâfir olmaz. Vacibi yapmayan da, tövbe etmezse,
Cehennemde azap çeker. Vacibin, ibadet ve yapılması lazım olduğuna
inanmayan kâfir olur. Çünkü, vacip olduğu, söz birliği ile, zaruri olarak
bildirilmiştir. Kur’ân-ı kerimde kati delil yani açıkça bildirilmiş ve söz
birliği ile anlaşılmış emirlere farz denir. Kur’ân-ı kerimde
şüpheli delil yani açık olmayarak bildirilmiş veya bir sahabinin bildirmesi ile
anlaşılmış olan emirlere vacip denir.”
Sual: Nimet geldiği zaman yapılan şükür secdesi de, secde âyeti okununca
yapılan tilavet secdesi gibi mi yapılır?
Cevap: Şükür secdesi de, tilavet secdesi gibidir. Kendisine bir nimet gelen
veya bir dertten kurtulan kimsenin, Allahü teâlâ için secde-i şükür yapması
müstehaptır. Secdede önce, Elhamdülillah der. Sonra, secde tesbihini okur.
Namazdan sonra şükür secdesi yapmak mekruhtur. Mekruh olduğu Mektûbât-ı
Ma'sûmiyye kitabında yazılıdır. Cahillerin sünnet veya vacip sanacağı mubahları
yapmak da, tahrimen mekruhtur. Bidat hasıl olmasına sebep olur.
Sual: Secde âyetlerini okuyarak dua edenin, sıkıntı ve dertlerden
kurtulduğu söyleniyor, doğru mudur bu?
Cevap: Bu hususta Dürr-ül-muhtâr ve Nûr-ül-îzâhda secde-i tilâvet sonunda
deniyor ki:
“İmâm-ı Nesefî Kâfî kitabında; bir kimse hüzünden, sıkıntıdan kurtulmak
için, Allahü teâlâya kalbinden yalvararak, ondört secde âyetini ezberden,
ayakta okuyup, her birinden sonra, hemen yatıp secde ederse, Allahü teâlâ, o
kimseyi o dert ve beladan korur buyuruyor.”
Son secdeden kalkınca, ayakta ellerini ileri uzatır, kendinin veya bütün
Müslümanların dünya ve dinlerine gelen beladan, sıkıntıdan kurtulmaları, korunmaları
için dua eder.
Sual: Bir kimsenin camide kendisi için özel yer ayırması caiz midir?
Cevap: Camide kendine muayyen yer ayırmak mekruhtur. Fakat, dışarı çıkarken, kimse oturmasın diye, yerine ceketini bırakırsa, gelince oraya oturabilir.