Hadîs-i şerîflerin sayısı hakkında...
28/11/2023 Salı Köşe yazarı R.A
Bazı art niyetli kimseler, “Peygamber,
23 yılda, o kadar çok hadîs söyleyemez” diyerek hadîs-i
şerîflerin uydurma olabileceğini îmâ ve iddiâ ediyorlar.
Evvelâ
şunu belirtelim ki, Peygamber Efendimiz, gündüzleri
5 vakit namazda, Cuma namazlarında, bayramlarda, mübârek gecelerde, harplerde,
seferde ve hazarda Sahâbe-i kirâmı ile beraber
bulunmuş, geceleri ise âile efrâdı ile birlikte olmuş, onlara
dâimâ bir şeyler anlatmıştır. Yüzlerce, binlerce, on binlerce insanla temâsı
olmuştur.
Sâniyen, senedin
farklı olmasıyla, onun metni de farklı hadîs kabûl edilmiş, ayrıca metinde
lafız farkları olunca, onlar da farklı hadîs telakkî edilmiştir.
Sâlisen,
“Mustalahu’l-hadîs=Usûl-i Hadîs” ilmine göre, Sahâbenin ve Tâbiînin sözleri de
hadîs kabûl edilmiştir.
Hâl böyle olunca, yüz binlerce hadîsin mevcûd olduğu anlaşılır.
Onun için, hadîs
kitaplarında, 800.000 ve 1.000.000 gibi rakamlar söz
konusudur.
Hadîs âlimleri, çok yüksek insanlardır. Râvîleri ile berâber,
yüz bin hadîs-i şerîfi ezber bilene “Hâfız” denir. Üç
yüz bin veya beş yüz bin hadîsi ezberleyene, “Huccet” veya “Huccetül-islâm” denir.
Üç yüz binden veya beş yüz binden dahâ çok hadîs-i şerîfi, yahûd sekiz yüz bin
hadîsi râvîleri ile, senedleri ile birlikte ezber bilene “Hâkim” veya “Hadîs
imâmı” yâhûd “Hadîs müctehidi” denir.
Doğru oldukları, bütün İslâm âlimleri tarafından tasdîk edilmiş
olan hadîs kitâblarından altı tanesi, bütün dünyâda şöhret bulmuştur. Bu altı
kitâba “Kütüb-i sitte”
İslâm
âlimlerinin kitaplarında, mevdû, uydurma hadîs olabilir mi? İyi
bilinmeli ki, hiçbir İslâm âliminin, hadîs âliminin kitaplarında, mevdû,
uydurma hadîs olmaz. Çünkü onlar uydurma hadîs nakletmenin vebâlini çok iyi
bilirlerdi. “Kim, amden, kasden, yanî yalan olduğunu bile bile, bana
yalan bir söz isnâd ederse, Cehennemdeki yerine hâzırlansın” hadîsindeki
tehdîdden son derece korkarlardı.
Bu
hadîs-i şerîf, mütevâtir, çok kuvvetli bir hadîs-i şerif
olup bunu 70-72 sahâbî nakletmiştir. İşte
Peygamberimizin söylemediği bir sözü, onun söylediğini iddiâ etmek, çok büyük
mes’ûliyetli bir iştir.
Hadîs ilmi, üzerinde çok çalışılmış olan çok ciddî bir ilimdir.
Bir hadîste kasdedilen manâ nedir? Bunu bilmeden hemen uydurma demek, o hadîs
âlimine büyük bir iftirâ olur.
Ancak bir âlimin, sıhhat şartlarına uygun gördüğü bir hadîsi,
diğer bir âlim, uygun görmeyebilir; o hadîs için hasen veya haber-i vâhıd
mertebesindedir diyebilir. Makdisî ve Hâzimî isimli
âlimlerin “Şurûtul-Eimmetis-Sitte” ve “Şurûtul-Eimmetil-Hamse” isimli
kitapları vardır.
6 büyük
hadîs âliminin (İmâm-ı Buhârî, İmâm Müslim, İmâm Ebû Dâvûd,
İmâm-ı Tirmizî, İmâm-ı Nesâî ve İmâm İbn-i Mâce)’nin bir hadîsi sahîh sayarken hangi
kriterleri aradıklarını âlimler tesbît etmişlerdir. Bu
konuda merhûm Prof. Dr. Müctebâ Uğur ve
merhûm Prof. Dr. İbrâhîm Cânân’ın da çalışmaları
ve makâleleri vardır.