Hadis nakletmek için icazetli olmak lazımdır
13/03/2020 Cuma Köşe yazarı V.T
"Uydurduğu bir sözü, hadis olarak söyleyen kimse, Cehennemde
azap görecektir."
Ebü’l-Meyâmin Mustafa Efendi Yirmibeşinci Osmanlı Şeyhülislâmıdır. İstanbul
Kadılığı yaptığı zamanda, İstanbul’da mahsûlün bol ve bereketli olmasından
dolayı “Ebü’l-Meyâmin” diye anılmaya başlanmıştır. 953 (m. 1546) senesinde
İstanbul’da doğdu. 1015 (m. 1606) senesinde aynı yerde vefât etti ve Fâtih
Câmii mezarlığına defnedildi. Buyurdu ki:
Tefsîr, beyan etmek ve keşfetmek demektir. Bildirmek ve açıklamaktır. (Tevil), rücû'
etmektir. Tefsîr, bir mana vermektir. Tevil, çeşitli manalar arasından birisini
seçmektir. Kendi reyi, görüşü ile tefsîr, câiz değildir. Tefsîr, rivayet ile
yapılır. Tevil, dirâyet ile yapılır. Hadis-i şerifte, (Kur'ân-ı kerimi,
kendi görüşü ile açıklayan, doğru olsa dahi, hata etmiştir) buyuruldu.
Resûlullah Resûlullah Efendimizden (sallallahü aleyhi ve sellem) ve Eshâb-ı
kirâmdan (radıyallahü anhüm) gelen haberlere ve âlimlerin tefsîrlerine ve
tefsîr ilminin üsûlüne bakmadan ve Kureyş lügatini bilmeden ve hakîkat ile
mecâzı düşünmeden, mücmel, mufassal ve umûmî ve husûsî olanları birbirinden
ayırmadan ve âyet-i kerimelerin indirilme sebeplerini ve nâsih, mensûh
olduklarını araştırmadan verilen manayı, Allahü teâlânın kelâmı olarak söylemek
doğru değildir.
Tefsîr, kelâm-ı ilâhîden murâd-ı ilâhîyi anlamak demektir. Kendiliğinden
verdiği mana doğru olsa bile, meşru yoldan çıkarmadığı için, hata olur.
Verdiği mana yanlış ise, kâfir olur. Hadis-i şerifleri de, sahih veya bozuk
olduğunu bilmeden söylemek, sahih olsa bile, günah olur. Böyle kimsenin hadis-i
şerif okuması câiz olmaz.
Hadis kitaplarından, hadis nakletmek için, hadis âlimlerinden icâzet almış
olmak lâzımdır. Hadis-i şerifte, (Uydurduğu bir sözü, hadis olarak
söyleyen kimse, Cehennemde azap görecektir) buyuruldu. Kur'ân-ı
kerimi, tefsîr âlimlerinden icâzeti olmayanın da, tefsîr kitaplarından alarak
söylemesi ve yazması, câizdir.
Yukarıda bildirilen, tefsîr etmek şartlarını hâiz olan kimse, yazılı
icâzeti olmadan tefsîr ve hadis nakledebilir. İcâzet vermek için para almak
câiz değildir. Ehliyeti olana icâzet vermek vâcibdir. Ehliyeti olmayana icâzet
vermek haramdır. Hadis-i şerifte, (Kur'ân-ı kerime, ehliyeti olmadan
mana veren, Cehennemde azap görecektir) ve (Bilmediğini
hadis olarak söyleyen, Cehennemde azap görecektir) ve (Kur'ân-ı
kerime kendi görüşüne göre mana veren Cehennemde azap görecektir) buyuruldu.