"Hocan ne diyorsa, kabul et!"
11/03/2020 Çarşamba Köşe yazarı A.U
Atpazarlı Osmân Fadlı Efendi, gençliğinde ilim tahsîli için
İstanbul'a geldi.
Zâkirzâde Abdullah Efendi'ye gitti.
Onu çok sevdi ve;
"İşte Hocam'ı buldum!" dedi.
Hocası da Onu görünce;
"İşte hakîkî bir talebe" dedi.
● ● ●
Bir gün Zâkirzâde Efendi, talebelerinden şahsî bir işinin yapılmasını
istedi.
Ancak gençler yavaştan aldılar.
Osmân Fadlı Efendi kalktı.
Ve edeple huzura varıp;
"Emrinize âmâdeyim" dedi.
Bu zât memnun oldu.
Ve ona buyurdu ki:
“Ama senin dersin vardır."
"Olsun hocam, size hizmeti, her şeye tercîh ederim" dedi.
Hocası çok sevindi.
Ve bütün kalbiyle;
"Ey çelebi! Allahü teâlâ sana, önce ve sonra gelenlerin ilimlerini
nasip eylesin" diye duâ etti.
Daha sonra Osmân Fadlı;
"Bu duâ ile bütün ilimler, bir gecede kalbime girdi" demiştir.
Bir gün, hocası onu çağırdı.
İcâzetini verecekti.
Ancak Osmân Fadlı;
"Sizden ayrılmak istemiyorum" dedi.
O gece rüyâsında dendi ki:
"Hocan ne diyorsa, kabul et!"
Hatâsını anladı ve;
"Emriniz başım gözüm üstüne" dedi ve icâzetini aldı.