"Beni sâdık bir dost olarak bulacaksın..."
28/12/2019 Cumartesi Köşe yazarı V.T
“Ben senin, okumak için
gecelerini uykusuz, gündüzlerini susuz geçirdiğin Kur’ân-ı kerîmim..."
Ebû Abdullah Zeyleî hazretleri evliyânın büyüklerindendir.
787 (m. 1385)’de vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:
Ebû Hüreyre “radıyallahü anh” buyurdu ki: (Kur’ân okunan
eve, bereket, iyilik gelir. Melekler oraya toplanır. Şeytânlar oradan
kaçar.) Kur’ân-ı kerîmi dinlemek de çok sevaptır. Hadîs-i şerîfte, (İnsanın
dinlediği bir âyet, kıyâmetde kendine nûr olur) buyuruldu.
Devamlı Kur’ân-ı kerîm okuyan mümine ölüm gelince, Kur’ân-ı
kerîm onun yanına gelir ve baş ucunda durur. Bu sırada o yıkanmaktadır. Yıkanma
işi bittikten sonra, göğsü ile kefeni arasına girer. Kabrine konduğu zaman, ona
Münker ve Nekîr ismindeki iki suâl meleği gelir. O zaman Kur’ân-ı kerîm,
meyyitin göğsü ile kefeni arasından çıkıp, meyyit ile Münker ve Nekîr isimli
meleklerin arasına girer. Münker ve Nekîr, Kur’ân-ı kerîme; “Sen önümüzden çekil,
biz ona suâl soracağız” derler. O zaman Kur’ân-ı kerîm onlara; “Vallahi ben
ondan ayrılmam. Eğer onun hakkında bir şey ile emrolundu iseniz, siz
bilirsiniz” der. Sonra meyyite bakar ve; “Beni tanıyor musun?” diye sorar.
Meyyit; “Hayır” cevâbını verince, Kur’ân-ı kerîm ona; “Ben senin, okumak için
gecelerini uykusuz, gündüzlerini susuz geçirdiğin, şehvetlerine uymadığın,
gözlerini başka şeye bakmaktan, kulaklarını başka şeyleri dinlemekten
menettiğin Kur’ân-ı kerîmim. Beni sâdık bir dost olarak bulacaksın. Seni
müjdelerim. Sana Münker ve Nekîrin suâlinden sonra, artık bir düşünce ve hüzün
yoktur” der.
Sonra Münker ve Nekîr isimli melekler meyyitin yanından
çıkar. Kur’ân-ı kerîm ise, Rabbinin huzûruna varır. Allahü teâlâdan, döşek ve
yaygı diler. Allahü teâlâ, Cennetten döşek, yaygı, kandil ve yasemin
verilmesini emreder. Onları bin tane melek taşır. Kur’ân-ı kerîm, o meleklerden
önce meyyitin yanına gelir. Ona; “Benden sonra yalnızlık duydun mu? Ben
Rabbimin huzûrunda idim. Rabbim senin için Cennetten döşek, yaygı, bir kandil
ve yasemin verilmesini emir buyurdu” der. Bu sırada melekler, onun yanına
girerler. Getirdikleri döşeği altına sererler. Yaygıyı ayaklarının altına,
yasemini de göğsünün üstüne koyarlar. Kandili de meyyitin sağ tarafına
koyarlar. Kabri, Allahü teâlânın dilediği kadar genişletilir.”