Bir mürşit arıyorlardı
08/08/2020 Cumartesi Köşe yazarı A.U
Türkistan evliyâsından Kadı Muhammed Zâhid hazretleri,
1530'da Semerkant’a bağlı Hisar’ın bir köyünde vefât etti.
Mübârek kabri oradadır.
Kendisi şöyle anlatıyor:
Talebelik çağındaydım.
Semerkant'tan çıktım.
Hirat’a doğru gidiyordum.
Maksadım, bir (mürşit) bulmaktı.
Bir köye uğradım.
Bu köye, Ubeydullah-ı Ahrâr adında bir (evliyâ) zatın geldiğini öğrendim.
Ve onun ziyaretine gittim.
O zat, bana sordu:
“Sen neredensin evlat?”
“Semerkantlıyım efendim.
“Nereye gidiyorsun?”
“Hirat’a gideceğim.”
“Hirat'a niçin gidiyorsun?”
“Niyetim, tasavvufa girmektir.”
O zaman bana bakıp;
“Mübarek olsun” dedi.
Sonra elimi tuttu.
Ve sevgiyle kendine çekti.
Ben, o anda bayılmışım!
Ayıldığımda, Hirat fikri silinmemişti kalbimden.
O, bu hâlimi anlayıp;
“Peki, git bakalım” dedi.
Bunu (izin) sayıp, yola çıktım.
Yolda hayvanım hastalandı.
Hayvandan inip, yürüdüm.
Bu sefer gözlerim ağrıdı.
Sonra (sıtma)ya tutuldum.
O zaman uyandım işte.
İçimden;
“O zat gitmemi istemiyor” dedim.
Ve geri döndüm.
Bir daha da ayrılmadım yanından.