Duâ müminin silâhıdır!..
13/12/2019 Cuma Köşe yazarı A.D
"Duâ, ibâdetin aslı ve özüdür. Allah katında duâdan makbul bir şey
yoktur. Duâ yetmiş türlü kazâyı önler. Ömrün bereketini artırır."
Duâ, Allahü teâlâya yalvararak murâdını istemektir. Allahü teâlâ, duâ eden
Müslümanı çok sever. Duâ etmeyene gadâp eder. Duâ müminin silâhıdır. Dînin
temel direklerinden biridir. Yerleri, gökleri aydınlatan nûrdur. Duâ, gelmiş
olan dertleri, belâları giderir. Gelmemiş olanların da gelmelerine mâni olur.
Allahü teâlâ, (Bana hâlis kalp ile duâ ediniz! Böyle duâları kabul
ederim) buyurdu. Bunun için, duâ etmek, namaz, oruç gibi ibâdettir.
Allahü teâlâ, (Bana ibâdet yapmak istemeyenleri, zelîl ve hakîr yapar,
Cehenneme atarım) buyurdu. Allahü teâlâ, her şeyi sebep ile
yaratmakta, nimetlerini sebeplerin arkasından göndermektedir. Zararları,
dertleri defetmek için ve faydalı şeyleri vermek için de, duâ etmeyi sebep
yapmıştır. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
(Duâ, ibâdetin aslı ve özüdür. Allah katında duâdan makbul bir şey yoktur.
Duâ yetmiş türlü kazâyı önler. Ömrün bereketini artırır.)
İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
Duâ, kazâyı, belâyı defeder. Hadîs-i şerîfte (Kazâ, ancak ve yalnız
duâ ile durdurulur) buyuruldu.
Allahü teâlâ, duâ edenleri, sıhhat ve selâmet isteyenleri sever. Mümin
sûresinde, (Duâ ediniz! Duânızı kabul ederim) buyurdu.
Duâ edip de duâsı kabul edilmeyenlere, kıyâmet günü Allahü teâlâ, (Bu
senin falan zamanda ettiğin duâdır. O duânın yerine sana şu sevapları
veriyorum) buyuracak, o kadar çok sevap verecek ki, o
kimse, (Keşke dünyada hiçbir duâm kabul olmasaydı da, bugün onların
karşılıklarını görseydim) diyecektir...
***
Duânın kabul edilmesi için bazı şartlar vardır. Bunlardan bir kısmı şöyle:
1- Harâm lokmadan sakınmalıdır! 2- Uyanık kalble ve
kabul edileceğine inanarak duâ etmelidir. 3- Duâlarım niçin
kabul olmuyor dememelidir. 4- Belâ gelmeden önce çok duâ
etmelidir. 5- Duâya hamd ve salevâtla
başlamalıdır. 6- Sebeplere yapışmadan istemek kuru bir
temennîdir. 7- Allahü teâlânın Esmâ-i hüsnâsı ile duâ edenin
duâsı kabul olur...
Duânın yapılması mukadderata bağlıdır. Takdirde duâ varsa elbette
yapılır. Duânın belâyı önlemesi kazâ ve kaderdendir...
***
Duâda şunlara dikkat etmelidir:
*Kıymetli vakitlerde duâ etmeye gayret etmelidir. Cuma günü ve gecesi, ezân
vakti, ezân ve ikâmet arası, her günün seher vakti, gecenin ikinci yarısı,
receb ayının ilk gecesi, şabanın onbeşinci gecesi, bayram geceleri, Arefe
günü, ramazan gün ve geceleri, iftar zamanı, her günün zevâl vakti kıymetli
vakitlerdir. Bu vakitleri ganimet bilmelidir...
*Kıymetli hâlleri gözetmelidir. Hastalık hâli, ailesinden ve vatanından uzak
kalındığı zaman, farz namazlardan sonra, İhlâs sûresi okunduktan sonra, yağmur
yağarken, düşmanla karşı karşıya gelince, oruçlu olduğu zaman, kalbinde incelik
hissettiği anda duâ etmelidir. Çünkü kalbdeki incelik rahmet kapısının açık
olduğuna işarettir.
*Yalvararak duâ etmelidir. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
(Gâfil olan kalb ile yapılan duâ makbul değildir.)