Büyüklere danışmak...
15/10/2019 Salı Köşe yazarı A.U
Seyyid Ebül Vefâ hazretlerine, sevdiği bir tüccar gelerek;
“İzin verirseniz ticârî bir sefere çıkacağım” diye arz etti.
Büyük velî;
“İyi olur. İnşallah çok para kazanır ve âfiyetle geri dönersin” buyurdu.
Adam da ayrıldı.
Sonra bir tanıdığına rastlayıp, ona da sordu bu işi.
O kimse de;
“Bana soruyorsan, gitme” dedi.
Kafası karıştı.
Ama yine de çıktı o sefere.
Çok da para kazandı.
Dönerken bir handa konakladı.
O gece rüyâsında, eşkıyânın hanı basıp, bütün malını aldıklarını gördü.
Çok üzüldü!
Perîşan oldu!
Uyanınca, rüyâ olduğunu anlayıp çok sevindi.
Ve gelip Ebül Vefâ hazretlerini ziyâret etti.
O zât buyurdu ki:
“Sefer için bize sormuştun, başkasına neden sordun?”
Mahcup oldu!
Önüne baktı.
Büyük velî, ona;
“Bir iş, bir Allah adamına danışılıp yapılırsa, netîcesi şer olsa bile,
istişârenin bereketiyle hayra dönüşür” buyurdu.
Ve şöyle devam etti:
“Sen, o handa yatıp da bir rüyâ görmüştün ya. Hani eşkıyâ saldırmış ve ne
kadar malın varsa hepsini almışlardı.”
“Evet efendim.”
“Bize danışmasaydın öyle olacaktı. İstişârenin bereketiyle hayra dönüştü.
Anladın mı sorup da yapmanın ehemmiyetini?”
“Anladım efendim” dedi.
Ve özür diledi...