Bugün bayram...
10/04/2024 Çarşamba Köşe yazarı H.Y
Uğurladığımız rahmet, mağfiret ve cehennemden âzad ayı
olan mübârek Ramazan-ı şerîfin her günü müminlerin bayramı idi.
Bugün, Ramazan Bayramının birinci günü...
Uğurladığımız rahmet, mağfiret ve cehennemden âzad ayı
olan mübârek Ramazan-ı şerîfin her günü müminlerin bayramı
idi. İnşallah bizlerden hoşnut ve râzı olmuştur. Cenâb-ı
Hak, bu mübarek ayın feyiz bereketinden lâyıkı ile istifade eden
kulları zümresine bizleri de dâhil eylesin! Tekrarına kavuşmayı cümlemize nasip
eylesin! Ramazan ayının gün ve geceleri,
öyle mübârek zamanlardır ki, şân ve şerefinin büyüklüğü
sebebiyle, cuma günü ve gecesi ile Ramâzan-ı şerîfin otuz gün ve
gecesinde ölen hiçbir mümine, o gün kabrinde azap yapılmayacaktır.
Allahü teâlâ, kendine iman eden ve oruç tutan
kullarının günahlarını yakıp yok etmek için mübârek geceleri ve bir ay müddetle
de Ramâzan-ı şerifi yarattı. Günahlardan temizlenip Cennete böyle
girmeleri için... Aynen kirli elbisenin, makineye girip tertemiz
çıkması gibi... Bu temizlik işlemi, Ramâzan-ı şerîfin birinci
günü başlıyor ve otuzuncu günü, öbür taraftan tertemiz olarak çıkıyor. İman
ederek oruç tutan ve sevabını Allahü teâlâdan bekleyen mümin,
mutlaka temizleniyor. Üç gün de bayramın hakkı olarak, bayram sonuna kadar
temiz kalıyor. Peki ondan sonra? Kirli havaya mı, kirli etrafa mı
bağlı, elinde olmayarak yine kirlenmeye başlıyor insan.
Allah adamı olan büyük zâtların sohbetinde
bulunanlar da, işte böyle oluyorlar. Onların yanında iken hâlleri değişiyor,
kendilerini temizlenmiş hissediyorlar. Fakat oradan ayrıldıktan birkaç
saat veya birkaç gün sonra o hava gidiyor, eskisi gibi veya daha kötü oluyor.
Bunun sebebi, bizim günahlarımız ve suçlarımızdır. Bu hâl devam edemez miydi?
Elbette, eğer hava kirlenirse bundan kim rahatsız olmaz ki? Şimdi
etrafımızda işlenen günahlar ile hava çok kirlendi. Dolayısıyla, ne kadar
temizlenirsek de, sokağa çıktığımız zaman bu kirli havayı teneffüs ettiğimiz
için kalpler kararır. Havanın kirliliği, haram ve helâllerin karışmasından
oluşmuştur. Eskiden haramlar ve helâller ayrı idi. Şimdi karmakarışık oldu.
Büyük velî Abdülhakîm-i Arvâsî hazretleri;
“Otuz sene, İstanbul câmilerinde sadece imanı
anlattım, insanlar imanla ölsünler diye uğraştım. Bu zamanda imanla
ölen, âhirette pehlivan diye gösterilecektir” buyurdu.
Sevgili Peygamberimiz, (Gülerek günah
işleyenler, ağlayarak Cehennme gideceklerdir) buyurdu. İmâm-ı Gazâlî
hazretleri şöyle haber veriyor:
Bir gün Hazret-i Ali “radıyallahü anh”
efendimiz, bir kalabalığın içinden geçerken, onları eğlence ve neşe
içinde gördü. Böyle eğlenip neşelenmelerinin sebebini sordu. Onlar da, “Bugün
bizim bayramımızdır" dediler. Bunun üzerine, Hazreti Ali
“radıyallahü anh” efendimiz de; (Günâh işlemediğimiz günler
de bizim bayramımızdır) buyurdu...
Bu vesileyle, bütün okuyucularımın
Ramazan Bayramını tebrik eder, dünya ve âhiret saadetine kavuşmanız
için Cenâb-ı Hakka dua ve niyaz ederim.
Îydiniz saîd,
ömrünüz mezîd olsun efendim!