Eğitimin gayesi ne olmalıdır?
22/12/2020 Salı Köşe yazarı R.A
Bizim dînimiz, târihimiz, kültür ve medeniyetimizde, eğitimden maksat
"iyi insan" yani "insân-ı kâmil" meydâna getirmektir.
Dünkü makâlemizin sonunda, “Eğitimde işin esâsı; hem kendisine
faydalı, hem de âilesine, milletine, memleketine, vatanına ve devletine, bütün
Müslümânlara, hattâ insanlığın tamâmına faydalı birer unsur meydâna
getirmektir” diye yazmıştık.
Bütün insanlığa rehber olarak gönderilmiş olan Peygamberlerin ve
onların yolunda olan vârislerinin târihlerini incelediğimizde, hepsinin
gâyelerinin, yüksek ahlâklı iyi ferdler, âileler ve cemiyetler, yani iyi
insanlar meydâna getirmek olduğunu görüyoruz. Zâten bizim dînimiz,
târihimiz, kültür ve medeniyetimizde de, eğitimden maksat "iyi
insan", orijinal ismiyle söylemek gerekirse "insân-ı kâmil"
meydâna getirmektir.
Aslında Hazret-i Âdem'den itibâren gelmiş-geçmiş bulunan 6
“Ülü'l-azim” Peygamber, 313 “Resûl”, 124 bin civârındaki “Nebî”nin eğitimdeki
hedefleri aynıdır.
100'ü suhuf 4'ü büyük kitap olmak üzere, bu Peygamberlerden
bazılarına gönderilen 104 kitaptaki hedef de, altını çizerek
ifâde edelim ki, insanların dünyâda huzûr ve sükûn içerisinde
yaşamaları, âhirette de ebedî saâdete kavuşmalarıdır.
Şurası bilinmesi gereken bir gerçektir ki, İslâmiyet; “medenî
insan” ve “medeniyyet sâhibi toplum” meydâna
gelmesi için, insanlara lâzım olan îmân ve ibâdetleri; iş, ahlâk ve
cemiyet hayâtında uyulması gereken her şeyi bildirmiştir.
Bunlar; Allahü teâlânın bildirdikleri, Sevgili Peygamberimiz Muhammed
aleyhisselâmın öğrettikleri, Eshâb-ı kirâmın naklettikleri ve İslâm âlimlerinin
açıkladıklarıdır. İnsanlığın bugün bunaldığı, çözmekte sıkıntıya
düştüğü her şeyin çözüm ve çâresi, aslında bunların içinde vardır. O
hâlde, insanlığın kurtuluşu için bunlardan istifâde etmeye çalışmak lâzımdır.
Dünya büyük bir gemi, bütün insanlar da onun yolcuları gibidir. Bu gemiyi
hepimizin korumaya çalışması lâzımdır.
Bütün kâinât, Allahü teâlâ tarafından çok mükemmel bir sûrette
yaratılmıştır. Sâdece dünyâdan bahsedecek olursak: Dünyâ bir günde, yâni 23
saat 56 dakika 4 saniyede (takrîben 24 sâatte) kendi ekseni etrafında bir tur
atar. Bu dönmesinden gece ve gündüz hâsıl olur. Dünyânın ekseni
yerküre ile güneş arasındaki doğruya dik olmayıp bu doğruya dik olan
aydınlanma düzlemine 23,5 derece eğik olduğu için gece ile gündüz uzunluğu
yalnız ekvator üzerinde her zaman eşittir. Diğer yerlerde eşit olmayıp her ay
değişmektedir.
Yerin İç Yapısı: Yer, yüzeyden merkeze doğru genel olarak üç tabakadan
meydâna gelir: 1. Litosfer (Taşküre)-Kabuk, 2. Pirosfer (Ateşküre)-Örtü
(Manto), 3. Barisfer (Ağırküre)-Çekirdek [Bunların herbirinin çok
mükemmel özellikleri vardır.]
Yerin Dış Yapısı: Yerin etrâfını atmosfer adı verilen Lui
gaz tabakası sarmıştır. %78,09 azot, %20,95 oksijen, %1 de su buharı,
karbondioksit, hidrojen, helyum ve soy gazlar bulunmaktadır.
Yerden yukarı doğru 4 tabaka vardır: 1. Troposfer, 2. Stratosfer, 3. Mezosfer, 4. İyonosfer, 5. Ekzosfer. [Bunların da her birinin ayrı ayrı fonksiyonları vardır.]