Evlat, ana babaya ilâhî bir emanettir...

06/01/2021 Çarşamba Köşe yazarı H.Y

Evlât, büyük nîmettir. Nîmetin kıymeti bilinmezse, elden gider. Bunun için "Pedagoji" İslâm dîninde çok kıymetli bir ilimdir.

 

Evlat hakları -1-

Ailemizin göz bebeği olan evlatlarımız, ana baba elinde ilahî bir emanettir. Çocukların temiz kalpleri kıymetli bir cevher gibidir. Mum gibi, her şekli alabilir. Küçük iken, hiçbir şekle girmemiştir. Temiz bir toprak gibidir. Temiz toprağa hangi tohum ekilirse, onun meyvesi hâsıl olur. Çocuklara îmân, Kur’ân ve Allahü teâlânın emirleri öğretilir ve yapmaya alıştırılırsa, din ve dünya saâdetine ererler. Bu saâdette anaları, babaları ve hocaları da ortak olur. Eğer bunlar öğretilmez ve alıştırılmaz ise, bedbaht olurlar. Yapacakları her fenalığın günahı, ana, baba ve hocalarına da verilir. Tahrîm sûresi 6. âyet-i kerîmesinde meâlen buyuruluyor ki: 

(Kendinizi ve evlerinizde ve emirlerinizde olanları ateşten koruyunuz!) 

Bir babanın, evlâdını Cehennem ateşinden koruması, dünya ateşinden korumasından daha mühimdir. Cehennem ateşinden korumak da, îmânı ve farzları ve haramları öğretmekle ve ibadete alıştırmakla ve dinsiz, ahlâksız arkadaşlardan korumakla olur. Bütün fenalıkların başı, fena arkadaştır.

Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” (Bütün çocuklar Müslümanlığa uygun ve elverişli olarak dünyaya gelir. Bunları, sonra anaları, babaları Hıristiyan, Yahûdi ve dinsiz yapar) sözü ile Müslümanlığın yerleştirilmesinde ve yok edilmesinde en mühim işin, gençlikte olduğunu bildiriyor. O hâlde, her Müslümanın birinci vazîfesi, evlâdına İslâmiyeti ve Kur’ân-ı kerîmi öğretmektir. Evlât, büyük nîmettir. Nîmetin kıymeti bilinmezse, elden gider. Bunun için (Pedagoji), yani çocuk terbiyesi, İslâm dîninde çok kıymetli bir ilimdir. İslâm dînine karşı olanlar da, bu mühim noktayı anladıkları içindir ki, asrımızın en tehlikeli dinsizlik ocağı olan mason ve komünistler, (Gençliğin ele alınması birinci hedefimizdir. Çocukları dinsiz olarak yetiştirmeliyiz) diyorlar. O hâlde, Müslümanlar, birbirlerine daima (Emr-i ma’rûf) ve (Nehy-i münker) ederler. Yani, Allahü teâlânın emrettiği ve yapınız dediği şeyleri öğretir ve yasak ettiği haramları bildirir ve yapılmasına râzı olmazlar.   

Dîn-i islâmın temeli, îmânı, farzları ve haramları öğrenmek ve öğretmektir. Gençlere bunlar öğretilmediği zaman, İslâmiyet yıkılır, yok olur. Allahü teâlâ, Müslümanlara (Emr-i ma’rûf) yapmayı emrediyor. Yani, benim emirlerimi, bildiriniz, öğretiniz diyor ve (Nehy-i anilmünker) emrediyor. Yani, yasak ettiğim haramları bildiriniz ve yapılmasına râzı olmayınız, diyor.    

Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyuruyor ki:

(Birbirinize Müslümanlığı öğretiniz. Emr-i ma’rûfu bırakır iseniz, Allahü teâlâ, en kötünüzü başınıza musallat eder ve dualarınızı kabul etmez.)