''Padişahın selâmları var''
10/01/2022 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Balıkesir
Velîlerinden Sinan Efendi, bahçesinde çalışırken şık giyimli iki
beyefendi geldi.
Bunlar, Sultânın
adamlarıydı.
Pâyitahttan gelmişler
ve Padişahtan hediye olarak bir kese (altın) getirmişlerdi.
“Selâmün aleyküm
baba.”
“Aleyküm selâm
efendiler.”
“Sinan Efendi siz
misiniz?”
“Evet benim.”
Memurlar, o keseyi
uzatıp;
“Pâdişahımızın
selâmları var. Bunu size gönderdi” dediler.
Sinan Efendi buyurdu
ki:
“Pâdişah efendimizin
selâmını aldık, kabul ettik ama bu keseyi kabul edemeyeceğiz.”
“Niçin efendim?”
“Çünkü ihtiyacımız
yok.”
Memurlar;
“Ama biz vazifeli
geldik. Bunu geri götüremeyiz” dediler.
Sinan Efendi, elindeki
kürekle bahçeden bir miktar (toprak) alıp döktü ayaklarının önüne.
Adamlar toprağa
baktılar.
Hayretten
donakaldılar!
Zîra çil çil (altın) vardı
önlerinde.
Hem de kürek dolusu.
Onlar gayr-i ihtiyârî;
"Rüyâ mı
görüyoruz?" dediler.
Sinan Efendi;
“Pâdişahımıza selâmlarımı
iletiniz. Hediyesini almamakta bizi mâzur görsün” buyurdu.
Diyecek bir şey
bulamadılar.
Ve elini öpüp ayrıldılar...