Öncelikle sakınılacak olanlar
16/02/2020 Pazar Köşe yazarı O.Ü
Kalp hastalıklarının şirkten sonra en kötüsü, bidatlere inanmak
ve bidat işlemektir.
Sual: Haramlardan, günahlardan sakınma hususunda, bir öncelik sırası var
mıdır?
Cevap: Kalp hastalıklarının şirkten sonra en kötüsü,
bidatlere inanmak ve bidat işlemektir. Bidatlerden sonra, günahlardan
sakınmamak gelir. Küçük olsun, büyük olsun, şirkten yani küfürden başka günah
işleyip, tövbe etmeden ölen bir mümin, şefaat olunmakla, yahut hiçbir sebep
olmadan, yalnız Allahü teâlânın merhamet etmesi ile, affolunabilir. Küçük
günah, affedilmezse, Cehennemde azap çekilecektir. Kul hakkı da bulunan
günahların affı güçtür ve azapları daha şiddetli olacaktır. Zevcesinin,
hanımının mehrini vermemek ve insanların hak dini öğrenmelerine mâni olmak, kul
haklarının en büyüğüdür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Bir zaman gelir ki, insan kazancının helalden mi, haramdan mı olduğunu
düşünmez.)
(Bir zaman gelir ki, İslamiyete yapışmak, elinde ateş tutmak gibi güç
olur.)
Bunun için, haramların hepsinden ve tahrimi mekruhlardan sakınmak takva
olur. Farzları ve vacipleri terk etmek haramdır. Müekked sünnetleri özürsüz
terk etmek tahrimen mekruh olur denildi. İtikatta ve ahlakta ve amelde
emrolunanları terk edene, kıyamette azap yapılacaktır. Azaba sebep olan
şeyleri terk etmek lazımdır. Mesela namaz kılmamak büyük günahlardandır. Bir
günahı terk etmek, mesela beş vakit namazı her gün kılmak çok lazımdır.
Rıyâd-un-nâsıhîn kitabında buyuruluyor ki:
“Haramları, büyük günah ve küçük günah diye ikiye ayırmışlar ise de, küçük
günahlardan da, büyük günah gibi kaçınmak, hiçbir günahı küçümsememek gerektir.
Çünkü, Allahü teâlâ, intikam alıcıdır ve ganidir. İstediğini yapmakta hiç
kimseden çekinmez. Gadabını, düşmanlığını günahlar içinde gizlemiştir. Küçük
sanılan bir günah, intikamına, gadabına sebep olabilir.” Tövbe edilmeyen
herhangi bir günahdan Allahü teâlâ intikam alabilir.
***
Sual: İşlenen günahlara tövbe etmenin hükmü nedir ve işlenen günahlar için
yapılan her tövbe kabul olur mu?
Cevap: Her günahı yaptıktan sonra tövbe ve istiğfar etmek de farzdır. Her
günahın tövbesi, şartlarına uyulursa kabul olur. Kimyâ-i se'âdette buyuruluyor
ki:
“Şartlarına uygun yapılan tövbe, muhakkak kabul olur. Tövbenin kabul
edileceğinde şüphe etmemelidir. Tövbenin şartlarına uygun olmasında şüphe
etmelidir.”