Evinde hiç yemek pişmediği olurdu!..
16/06/2024 Pazar Köşe yazarı A.U
Sevgili Peygamberimiz fakîrliği severdi. Doyuncaya kadar yediği görülmedi.
Bâzan ekmeğine sirkeyi katık edip yer; bâzen de katıksız yerdi.
Evinde iki üç ay hiç yemek pişmediği olurdu. Vefât ettiğinde zırhı, bir
Yahûdî'de çıkmıştı.
Araştırdılar...
Anladılar ki;
Mübârek zırhını “az arpa" karşılığında rehin vermişti o Yahûdîye.
● ● ●
Efendimiz çok da merhametliydi.
Kendisini öldürmek isteyenleri bile affeder hattâ “hayır duâ” ederdi
onlar için...
Hazret-i Ömer bir gün "Anam babam yoluna fedâ olsun yâ Resûlallah! Ne
kadar merhametlisin ki; peygamberliğini inkâr ettiler, seni Mekke'den
çıkardılar, üzerine saldırıp dişini kırdılar da yine onlara bir bedduâda
bulunmadın; hattâ hayır duâ ettin" dedi.
● ● ●
Yine bir harpten dönülmüştü. Efendimiz aleyhisselâm ganîmet mallarını
dağıtıyordu.
O esnâda biri geldi.
Bu, câhil “bir köylü” idi.
Efendimize yaklaştı hem de lâubâlî bir tavırla "Ganîmet
taksîminde adâletli ol!" dedi.
Efendimiz onun bu sözünü işitti.
Fevkalâde üzüldü!
Ama yine de kızmadı...
Hoş gördü onu.
Ve yumuşaklıkla cevap verip "Ben âdil olmazsam kim âdil olur?
Ben; peygamber olarak adâlet yapmakla mükellefim, aksi takdîrde dünyâ ve
âhiretim yıkılır" buyurdu.