Âlimler, dünya ve ahiretin ışıklarıdır
17/09/2021 Cuma Köşe yazarı V.T
İnsanı kötü yoldan
ilim ve âlimler kurtarır. Rehber olmadan doğru yol bulunamaz.
Muhammed İbnü’l-Yemân
hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. Semerkand’da doğdu ve orada ilim tahsil
ederek talebe yetiştirdi. 268 (m. 881)’de orada vefat etti. “Kitâbü’l-Envâr”
isminde bir fıkıh kitabı yazmıştır. Bu eserinde şöyle buyurmaktadır:
Âlim çok bilen değil,
hakkı bâtıldan ayıran din uzmanlarıdır. Bunlar Peygamberlerin vârisleri,
vekilleridir. İctihadlarında isabet etmeseler de yine sevap alırlar. Bunlara
uyanlar da kurtulur. Dinimiz âlimleri övmektedir. Kur’ân-ı kerimde mealen
buyuruluyor ki: (Bilmiyorsanız ehl-i zikre [âlimlere] sorun!) [Nahl 43] Demek
ki bilmeyen insanlar da var ki, Allahü teâlâ, bilenlere sormamızı emrediyor.
(Bu örnekleri ancak âlimler anlar.)
[Ankebut 43] Herkes
her örnekten anlamaz. Âlimler, kıymetli insanlar ki, ancak âlimler anlar
deniyor. (Gökleri ve yeri yaratması, dil ve renklerinizin farklı olması da Onun
[kudretini gösteren] alametlerindendir. Elbette bunda âlimler için
ibretler vardır.) [Rum 22] Ancak âlimler ibretle bakıp, yaratılıştaki
hikmetleri anlayabilir.
(Hiç bilenle bilmeyen
bir olur mu?) [Zümer 9] Şu hâlde bilenler [âlimler] kıymetlidir.
(Allah’tan en çok
korkan ancak âlimlerdir.) [Fatır 28] (Allah’tan en çok korkan benim) hadis-i
şerifi Allah’tan korkmanın derecesini gösteriyor. (Buhari)
(Kendilerine güven
veya korku ile ilgili bir haber geldiğinde onu hemen yayıverirler. Hâlbuki onu
Peygambere ve aralarındaki yetkililere [âlimlere] götürselerdi, onlardan sonuç
çıkarmaya gücü yetenler, onu anlarlardı.) [Nisa 83] Âyette geçen
ülül-emrin=yetkilinin âlim demek olduğu tefsirlerde yazılı. Peygamber efendimiz
de, (Ülül-emr, fıkıh âlimleridir) buyurdu.
Hadis-i şeriflerde de
buyuruldu ki: (Âlimin mürekkebi, şehidin kanı ile tartılır, âlimin mürekkebi,
ağır gelir.)
(Âlimler
Peygamberlerin vârisidir.)
(Âlimler [hak yolu
gösteren] birer rehberdir.)
(Âlimlere uyun! Onlar,
dünya ve ahiretin ışıklarıdır.)
(Âlimler olmasaydı,
insanlar helak olurdu.)
(Bilmediklerinizi
salih âlimlerden sorup öğrenin!)
(Âlim, Allahü teâlânın
güvendiği kimsedir.)
(Salih âlim ile nebi
arasında bir derece fark vardır. O da nebilik makamıdır.)
İnsanı kötü yoldan ilim ve âlimler kurtarır. Rehber olmadan doğru yol bulunamaz. Büyük bir Peygamber olan Hazret-i Musa, Allahü teâlâ ile konuşmak şerefine kavuştuğu hâlde, Hazret-i Hızır’dan ilim öğrenmeye gelmiştir.