İnsan, başına gelecekleri düşünmeli
19/05/2023 Cuma Köşe yazarı O.Ü
Sual: Çoğu insan, hiç
ölmeyecekmiş, hiç hesaba çekilmeyecekmiş gibi hareket etmektedir. Hâlbuki bir
insanın her şeyden önce sonunu düşünmesi, ona göre hazırlık yapması gerekmez
mi?
Cevap: Dünya
hayatı çok kısadır ve her günü de geçip hayal olmaktadır. Her insanın sonu
ölümdür. Bundan sonrası da, ya daimî azab veya ebedî nimetlerdir. Bunların
vakitleri, herkese süratle yaklaşmaktadır.
Bunun için insan, kendine merhamet etmeli, gaflet uykusundan
uyanmalıdır. Batılın batıl olduğunu görerek, ondan kurtulmaya çalışmalı, Hakkın
da hak olduğunu görerek, ona tabi olmalı, sarılmalıdır. İnsanın vereceği
karar, çok mühimdir ve vakit ise, çok azdır. Her insan, muhakkak
ölecektir ve insan öldüğü vakti düşünmeli, başına geleceklere
hazırlanmalıdır.
Hiç kimse, Hakka tabi olmadıkça, ebedî azaptan kurtulamaz.
Ölüm anındaki son pişmanlık, insana fayda vermez ve son nefeste Hakkı tasdik
etmek, kabul olmaz. Sadece Müslümanın günahlarına tövbe etmesi, kabul olur. O
gün, Allahü teâlâ, insana;
“Kulum!
Sana akıl nurunu vermiştim. Bununla, beni anlamanı, bana ve Peygamberim
Muhammed aleyhisselama, Onun getirdiği İslam dinine iman etmeni emretmiştim. Bu
Peygamberin geleceğini, Tevratta ve İncilde haber vermiştim. İsmini ve dinini
her memlekete yaydım. İşitmedim diyemezsin. Gece gündüz, dünya kazancı için,
dünya zevkleri için çalıştın. Ahirette başına gelecekleri hiç düşünmedin.
Gaflet içinde iken, mevtin, ölümün pençesine düştün” derse,
acaba o insan buna nasıl cevap verecektir?
Bunun için her insan, başına gelecekleri düşünmeli, ömrünü
tüketmeden, aklını başına toplamalıdır. İnsanın etrafında gördüğü, konuştuğu,
sevdiği, korktuğu kimselerin hepsi, birer birer ölmektedir. Her biri birer
hayal gibi, gelip gitmektedirler. İnsan iyi düşünmeli, tercihini ona göre
yapmalıdır. Ebedî olarak ateşte yanmak, çok büyük azaptır! Sonsuz nimetler
içinde yaşamak ise, çok büyük bir nimettir. Bunlardan birini seçmek, hayatta
iken, insanın elindedir. Herkesin sonu, bu ikisinden biri olacaktır. Bundan
kurtulmak imkânsızdır. Bunu düşünmemek, çare aramamak, tedbir almamak, büyük
cahillik ve cinnettir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Arzusu ahıret olup, ahıret için çalışana, Allahü teâlâ dünyayı hizmetçi yapar.)