Allah rızka kefil olduğuna göre, biri için, (Açlıktan öldü) demek caiz midir?
Açlıktan ölmek
CEVAP
Allahü teâlâ, herkesin rızkına kefildir, ama bu, açlıktan ölmeye engel
değildir. Herkes için belli bir rızık, belli sayıda nefes takdir edilmiştir.
Eceli gelen ölür. Kimi hastalıktan, kimi trafik kazasında, kimi de açlıktan
ölür. Allahü teâlâ, genelde işleri sebeplerle yaratır. Mesela, rızkı Allah
verir, ama çalışmayı sebep kılmıştır. Çalışmadan rızık bekleyen, açlıktan
ölebilir. Hastalıklara şifayı veren Allahü teâlâdır. Ancak doktoru, ilacı sebep
kılmıştır. Doktora gitmeyen, tedavi ve ilacı kabul etmeyen hastalıktan, yiyip
içmeyen açlıktan ölebilir. İki hadis-i şerif:
(Azapla korkutulduğunuz şeylerin hepsini, şu kıldığım namazda gördüm. Aç ve
susuz bırakıp, böcek bile yemesine mani olmak için, açlıktan ölünceye kadar kedisini
bağlayan kadını da gördüm.) [Müslim]
(Şu üç kişiden başkası dilenemez: 1- Açlıktan ölecek olan, 2- Borca boğulmuş
kişi, 3- Diyet vermek zorunda olan.) [Nesaî]
Hazret-i Ömer, halife iken, kıtlık oldu. Eshab-ı kiramdan Bilal bin Hars,
Resulullah'ın türbesine gidip, (Ya Resulallah! Ümmetin açlıktan ölmek
üzeredir. Yağmur yağmasına vesile olman için sana yalvarırım) dedi. O
gece rüyasında Resulullah ona, (Halifeye benden selam söyle! Yağmur
duasına çıksın) buyurdu. Hazret-i Ömer, yağmur duasına çıktı. Duadan
sonra, yağmur yağdı. (M. Nasihat)
Açlıktan ölmek üzere olana, leş, zaruret miktarı domuz eti yemek ve içki içmek
haram olmaz. (Berika)
Açlıktan ve susuzluktan ölecek olana, leş ve şarap haram değildir.(Bezzaziyye)
Bir şehrin bir köşesinde, bir Müslüman açlıktan ölse, şehirdeki zenginlerden
birinin, az bir zekât borcu kalsa, onun katili sayılır. (S. Ebediyye)
Bir kimsenin açlıktan ölmesinin, ezelde takdir edilmiş olmasına alamet, (Ezelde
açlıktan ölmek alnıma yazılmışsa, yiyip içmek fayda vermez) düşüncesinin
kalbine gelmesidir. Böyle düşündüğü için, yiyip içmez ve açlıktan ölür. (S.
Ebediyye)
Açlıktan ölmek üzere olan, leş de yoksa, başkasının malını, ölmeyecek kadar
yiyebilir. (Muhit)
Şu da bir gerçek ki, çok aç kalan, zamanla hastalanıp ölebilir. Ölüm her ne
kadar hastalıktansa da, açlık sebep olduğu için, (Açlıktan öldü) demenin
mahzuru olmaz.
Rızkın mahiyeti
Sual: Allah rızka kefil olduğuna göre, açlıktan ölmek nasıl oluyor?
Rızkın mahiyeti nedir?
CEVAP
Rızık, denince genelde yiyecek şeyler anlaşılır. Ev ve giyim eşyası da
rızıktandır.
Allahü teâlâ, her insanın ve her hayvanın rızkını ezelde takdir etmiş,
ayırmıştır. İnsanların ve hayvanların ecelleri ve nefeslerinin sayısı belli olduğu
gibi, her insanın rızkı da bellidir. Rızık hiç değişmez. Azalmaz ve çoğalmaz.
Kimse kimsenin rızkını yiyemez. Kimse kendi rızkını yiyip bitirmeden veya
kullanmadan ölmez.
Allahü teâlâ, herkesin rızkına ölene kadar kefildir. Herkes için belli bir rızık,
belli sayıda nefes takdir edilmiştir. Eceli gelen ölür. Kimisi hastalıktan
ölür, kimisi trafik kazasında ölür, kimi intihar ederek ölür, kimi de açlıktan
ölür. Bunlar ölünce de Allahü teâlânın kefil olduğu, takdir ettiği rızık bitmiş
olur. Hiç kimse takdir edilen rızkını bitirmeden veya kullanmadan ölmez. Rızık
için endişe etmemelidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Rızık için üzülme, takdir edilen [ezelde ayrılmış olan] rızık
seni bulur.) [İsfehani]
Allahü teâlâ, çok şeyi sebeplerle yaratmaktadır. Mesela, hastalıklara şifayı
veren de Allahü teâlâdır. Ancak doktoru, ilacı, sebep kılmıştır. İlaca şifayı
veren de O’dur. Doktora gitmeyen, tedaviyi, ilacı kabul etmeyen, hastalıktan
ölebilir. Bu hasta, kendisine takdir edilen rızkını bitirdikten sonra ölmüştür.
Rızkı Allah verir, ama çalışmayı, yiyip içmeyi sebep kılmıştır. Çalışmayan veya
yiyip içmeyen, açlıktan ölebilir. Bu da, kendisine takdir edilen rızkını
bitirdikten sonra ölmüştür. Yani kendisine kefil olunan rızkı yemiş veya
kullanmıştır, kefil olunan rızıktan mahrum kalmamıştır.
Bir de, çok aç kalan kimse, zamanla hastalanıyor ve ölüyor. Ölüm her ne kadar
hastalıktansa da, açlık sebep olduğu için, açlıktan öldü demenin mahzuru olmaz.