muctehid ictihadında hata edermi ? Fetret devrinde olduğu gibi, dinin ulaşmadığı kimseler, ehl-i necat yani Cennetliktir. Ayrıca yok etmek, Cehenneme sokmaktan daha büyük cezadır. Dinin ulaşmadığı bir kimseye, Cehennemden daha ağır ceza verilir mi?
Müctehide hata etti demek
Bir kimse, İmam-ı a’zam, İmam-ı Şafii ayarında büyük bir
müctehid olsa bile, başka bir müctehide hata etti diyemez; çünkü (İctihad
ictihadla nakzolunmaz) kaidesi meşhurdur. Şafii’de imam arkasında
Fatiha okumak farzdır. Hanefi’de ise, tahrimen mekruh yani haramdır. Hanefiler,
(Şafiilerin bu hükmü yanlıştır) diyemediği gibi, Şafiiler de, (Hanefilerin bu
hükmü yanlıştır) diyemez. İmam-ı Matüridi ile İmam-ı Eş’arinin farklı
ictihadları için, biri doğru, öteki yanlış denmez. (İmam-ı Rabbani ictihadında
hata etmiştir) demek cüretini göstermek, taassup kadar cahilliği de ortaya
sermek demektir.
Bir kimseyi yok etmek toprak haline getirmek,
Cehennemden büyük cezadır) sözüdür. Cehennemin şiddetli azabına göre yok olmak
büyük kurtuluştur. Çünkü âhirette, kâfir Cehennemin şiddetine
dayanamayacak, (Yâ leyteni küntü türaba) yani (Keşke
toprak olsaydım) diyecektir. (Nebe suresi, âyet 40)
Eshab-ı kiram ve diğer İslam âlimleri, Cehennemin şiddetinden, hatta hesap
vermekten o kadar çok korktukları için, taş, toprak, kuş olmayı, hiç doğmamış
olmayı istemişlerdir. Birkaç örnek:
Hazret-i Ebu Bekir, (Keşke bir kuş, bir yeşil ot olsaydım, hiç insan
olmasaydım da kıyamette hesaba çekilmeseydim) buyururdu. Hazret-i Ömer
de, Cehenneme düşme korkusundan, bir avuç toprak, bir çöp ve hiç doğmamış
olmayı istemiştir. (İhya, Zeyn-ül-mecalis, Kurret-ül ayneyn)
Hazret-i Osman da, (Ölünce dirilmemek isterdim) derdi. Sahabeden
Ebu Zer hazretleri, (Cehenneme düşmektense, bir ağaç olmak
isterdim) derdi. (İhya)
Kâfirlerin, sonsuz azaba dayanamayacaklarını, toprak olmak isteyeceklerini
bildiren âyet-i kerimeyi hiçe sayıp, bu sonsuz azabı, yok olmaktan daha hafif
görmek kadar ahmaklık olmaz.