Teyemmümü niçin öğretmiş?
07/05/2022 Cumartesi Köşe yazarı A.U
Abdülhakîm Arvâsî hazretlerinin
sevdiklerinden Sabri Bey anlatıyor:
Efendi hazretleri bir
gün teyemmümü anlattı bana.
Ne zaman yapılır?
Ve nasıl yapılır?
Hattâ bir (tuğla)
getirip onun üzerinde bizzât göstererek tarif etti.
Sonra bana yaptırdı.
Sonra bir daha, bir
daha…
Ve sordu bana:
“Sabri, iyice öğrendin
mi?”
“Evet öğrendim” dedim.
İyi de niçin
öğretmişti bunu bana?
Doğrusu merak
etmiştim.
Bildiğim kadarıyla
(su) olmayan yerlerde lâzım olurdu teyemmüm.
Bizse şehirdeyiz.
Ve her yerde su
bulunuyor.
Bunu, yıllar sonra
anladım.
Efendi’nin vefatından
sonra.
O günün üzerinden otuz
sene geçince ellerimde (egzema) ve (yaralar) çıktı bir ara.
Doktor, ilâç kâr etmedi.
Ne yaptıysam geçmedi.
Hattâ baş parmağımı
kestiler bu yüzden.
Ameliyattan sonra;
“Ellerine su
değdirmeyeceksin!” diye sıkı sıkı tembih ettiler.
İşte o zaman anladım
bu işin hikmetini.
Her teyemmüm alışta onu hatırlıyor ve (Fâtiha) gönderiyorum mübârek rûhuna...