''Kuş ne diyor, biliyor musun?''
27/09/2021 Pazartesi Köşe yazarı A.U
Balıkesîr
velîlerinden Muhyiddîn-i Rûmî hazretleri bir gün talebeleriyle
bir ağaç altında oturuyordu.
O arada bir (kuş)
hızla geldi.
Ve bu zâtın önüne
kondu.
Üstelik acı acı
ötüyordu.
Sanki bu zâta bir
şeyden şikâyet ediyordu kendi lisâniyle.
Talebeler bunu
gördüler.
Ve hâliyle şaşırdılar!
Büyük velî sordu
onlara:
“Bu kuşcağız ne diyor
acabâ.
Aranızda, bunu bilen
var mı?”
Gençler “Bilmiyoruz”
dediler.
Buyurdu ki:
“Bu kuş bir şeyden
korkmuş.
Bizden yardım istiyor
zavallı.”
Gençler merakla
sordular ki:
“Neden korkmuş acabâ?”
“Bilmiyorum. Gidin bir
bakın, şuralarda ne göreceksiniz?” buyurdu
"Başüstüne"
dediler.
Ve dağıldılar etrâfa.
Derken bir kuş yuvası
gördüler.
İçinde dört tâne de
yavru vardı.
Sonra etrâfa baktılar.
Ve koca bir (Yılan) gördüler.
O yuvanın etrâfında
dolaşıyordu.
Koşup anlattılar bunu
hocalarına.
Büyük velî;
“Onu öldürün!” buyurdu.
“Peki hocam” dediler.
Ve gidip öldürdüler!
O anda dertli kuş,
sevinç nağmeleri atarak uçup gitti. Sanki teşekkür ediyordu bu velî zâta...