Her şeyin doğrusunu Allah bilir...
29/09/2021 Çarşamba Köşe yazarı A.U
Muhyiddîn-i Rûmî hazretlerinin
bir komşusu vardı.
Ve çok severdi bu velî
zâtı.
Bu kişi, bir gün
geldi.
Ve huzûruna girip arz
etti ki:
“Hocam duânızı almaya
geldim.”
“Hayırdır, ne için?”
“Bir çocuğumuz olacak
da hocam.”
“Hayırlı olsun, bir
mi, iki mi?”
“Herhâlde
bir hocam.”
“İki olamaz mı?”
“Olabilir tabii
efendim.”
“Her şeyin doğrusunu
Allah bilir kardeşim. Hayırlısı olsun” buyurdu.
Adam da teşekkür etti.
Ve ayrılıp gitti.
Ancak bu konuşmalardan
'İkiz' bebeklerinin olacağını anlamıştı.
Ertesi gün yine geldi.
Ve yine sordu ki:
“Hocam, ikiz çocuğumuz
olursa, isimlerini (Alî) ve (Mehmet) koymak istiyorum, uygun mu acabâ?”
Büyük velî gülümsedi.
Adam, merakla sordu
yine:
“Niçin gülersiniz
hocam?”
Büyük velî bu sefer;
“İstersen birinin ismi
(Alî), öbürününki (Fâtıma) olsun” buyurdu.
Adam bir daha şaşırdı!
Ve elini öpüp ayrıldı.
Üç gün sonra doğum
oldu.
Hakîkaten
ikiz doğdu bebekler.
Biri oğlandı, öteki
ise kız.
Alî ve Fâtıma koydu isimlerini...