İnsanların geçimlerine yardımcı olmak
07/10/2024 Pazartesi Köşe yazarı O.Ü
Sual: İnsanların terbiyesinde, nafakalarını temin etmekte yardımcı olmak da sevap mıdır?
Cevap: Bu konuda, İmâm-ı
Rabbânî hazretleri, Mektûbât kitabında, bir talebesine hitaben buyuruyor ki:
“Allahü teâlânın, bir kuluna, faydalı, güzel işler
yapmayı, çok kimsenin ihtiyaçlarını sağlamasını nasip etmesi, çok kimsenin ona
sığınması, bu kul için pek büyük bir nimettir! Allahü teâlâ, kullarına ıyâlim
demiş, çok merhametli olduğu için, herkesin rızkını, nafakasını kendi üzerine
almıştır. Allahü teâlâ, bu ıyâlinden, kullarından birkaçının rızıkları,
nafakaları için ve bunların yetişmeleri, rahat yaşamaları için bir kulunu
görevlendirirse, bu kuluna büyük ihsan etmiş olur. Bu büyük nimete kavuşup da,
bunun için şükretmesini bilen kimse, çok talihli, pek bahtiyardır. Bunun
kıymetini bilip, şükretmek, kendi sahibinin, Rabbinin ıyâline, kullarına hizmet
etmeyi saadet ve şeref bilmek ve Rabbinin kullarını yetiştirmekle övünmek, akıl
icabıdır.”
Sual: Bir kimse, başka birinin bahçesindeki elmaları
toplayıp fakirlere dağıtın diye emir verse, bu emre uyanlar, dağıttıkları
elmaların bedelini öderler mi?
Cevap: Herkes, ancak
kendi mülkü için emir verebilir. Başkasının malını denize at diye birisi emir
verse, bu emre uyup o mal denize atılmaz, atan öder. Vekiline, borcumu, kendi
malından öde dese, vekil kabul etse bile, ödemeye mecbur olmaz. Fakat, vekilde
alacağı veya emanet parası varsa, o vekil, emri yapmaya, ödemeye mecburdur.
Malımı satıp öde dese, bu emri, yalnız ücretli vekil yapmaya mecbur olur.
Sual: Başkasını kendisine tercih etmek güzel
huylardandır deniyor. Bu tercih, ibadetler dâhil, her konuda geçerli midir?
Cevap: Bu konuda Eşbâhda
deniyor ki:
“Başkasını kendine tercih etmek,
isârdır ve güzel huylardandır. İsâr, muhtaç olduğu bir şeyi almayıp, muhtaç
olan din kardeşine bırakmak, vermektir. İnsana lazım olan şeylerde isâr
yapılır, ibadetlerde isâr yapılmaz. Mesela, taharetlenecek kadar suyu, setr-i
avret edecek kadar örtüsü olan bir kimse, bunları kendisi kullanır. Bunları
muhtaç olana vermez. Cemaatle namaz kılarken, birinci safdaki yerini başkasına
vermez. Namaz vakti gelince abdestsiz kimsenin abdest suyunu başkasına îsâr
etmesi, vermesi caiz değildir.”