Fetihlerin sembolleri ve Ayasofya meselesi...

22/06/2020 Pazartesi Köşe yazarı R.A

9 asır kilise, 5 asır câmi, 1 asra yakın da müze olarak kullanılan “Ayasofya’nın Yeniden Câmi Hâline Dönüştürülmesi” gündemde...

 

 

Bir müddetten beri, Türkiye’nin gündeminde, takrîben 9 asır kilise, 5 asır câmi, 1 asra yakın da müze olarak kullanılan “Ayasofya’nın Yeniden Câmi Hâline Dönüştürülmesi” konusu var.

Buna dâir makâleler yazılıyor, televizyon programları yapılıyor, radyolarda konuşuluyor, Youtube’da da muhtelif kişilerin konuşmaları var.

Biz de inşâallah, bugün ve yarınki makâlelerimizde, bu konuda, birkaç kelime yazmak istiyoruz...

Bilindiği üzere, Ayasofya kilise iken defalarca yanmış, muhtelif zamanlarda tamîrât ve tadîlât geçirmiş, Osmânlı döneminde de çok ciddî restorasyonlar görmüştür. Hattâ kilisenin 4 tarafına, mevcut minâreler ve ayakları yapılmasaydı, Ayasofya’nın bugüne kadar ayakta kalması mümkün değildi değerlendirmeleri yapılıyor...

Bu mukaddimeyi müteâkiben belirtelim ki, hem İslâm târihinde, hem de Türk târihinde, çok şânlı zaferler vardır. Kesinkes ifâde edelim ki, bu zaferlerden sonra, hiçbir zaman, gayrimüslimlere katliâm (soykırım) yapılmamıştır; dinlisi de, dinsizi de bu hakîkati kabul eder.

Ama, esefle ifâde edelim ki, Haçlıların, Moğolların, komünistlerin ve diğer dînsizlerin muhtelif mekânları işgâllerinde, çok zâlimâne katliâmları olmuştur. Kudüs’ün haçlılar, Bağdâd'ın Moğollar, İspanya’nın da Hıristiyânlar tarafından işgâli sırasında ve Rus Çarlığının komünistler tarafından ele geçirildiğinde yapılan zulümler, âdeta dillere destân olmuştur; bunlar insanlığın utanç vesîlesidir.

Başta Peygamber Efendimiz ve Hulefâ-i Râşidîn dönemindeki fetihlerde, karşı tarafa, düşmânlara, hiçbir zulüm yapılmamış, çok büyük insanlık sergilenmiştir. Mekke-i mükerremenin, Kuds-i şerifin, Sûriye’nin ve İrân’ın fetihleri, buna örnek gösterilebilir.

Kendilerine olmadık ezâ-cefâyı yapan, yurtlarından-yuvalarından çıkaran Mekke ahâlîsine karşı, Allahü teâlânın nusratıyla çok büyük bir zafer elde eden Sevgili Peygamberimiz ve Eshâb-ı kirâmı, oranın fethinden sonra, ne yüksek ahlâk sergilemişlerdir.

Malum olduğu üzere, şânlı Peygamberimiz, azılı kâfirlerden 15 kişinin öldürülmesi emrini vermiş, onlardan sâdece 5 kişi öldürülmüş, kalan 10 kişi kaçıp kurtulmuş onlar, bilâhare Peygamber Efendimize gelerek af dilemişler ve affedilmişlerdir. Orada fethin sembolü nedir? Kâbe-i muazzama ve etrafındaki 360 putun temizlenmesidir.

Hazret-i Ömer’in hilâfeti zamanında Kuds-i şerîf fethedildiğinde, Haçlıların Selçûklular zamanında Kudüs’ü işgâl ettiklerinde yaptıkları katliâmın zerresi yapılmamıştır.

Sûriye fethedildiğinde, fethin sembolü olarak oradaki en büyük kilisenin yarısı câmi yapılmış [Câmi-i Ümeyye veya Emevî], ama diğer kiliselere dokunulmamıştır.