İmam olmakta öncelik hakkı
22/10/2024 Salı Köşe yazarı O.Ü
Sual: Birkaç kişi bir araya geldiğinde, cemaatle namaz kılacaklarında hangisinin tercihen imam olması gerekir?
Cevap: Fıkıh bilgilerini daha
çok bilenin ve gözetenin, başkalarından önce imam seçilmesi lazımdır. Bundan
sonra, tecvit ile okuyan seçilir. Hafız olması şart değildir. Bunlar birkaç
kişi ise, vera sahibi olan seçilir. Vera, şüphelilerden kaçınmak demektir. Bundan
sonra, yaşı çok olan seçilir. Bundan sonra, sıra ile, huyu, yüzü, nesebi, sesi,
elbisesi güzel olan seçilir. Bunlar birkaç kişi ise, aralarından malı, mevkisi
çok olan seçilir. Bunlar da benziyor ise, mukim misafire imam olur. Seçimde
uyuşulmazsa, çoğunluğun seçtiği imam olur. Daha üstünü varken, başkası
seçilirse, çirkin olur, fakat günah olmaz. Bir evde, ziyafette, seçim
aranmadan, ev sahibi, ziyafet sahibi imam olur, yahut imamı bu seçer. Kiracı,
ev sahibi demektir. İstenmeyen kimsenin imam olması mekruhtur. Bidat sahibi
kimsenin imam olması da tahrimen mekruhtur.
Sual:
Bir Müslüman, kendi mezhebinde güç olan bir emri, bir ibadeti, başka bir
mezhebi taklit ederek yapabilir mi?
Cevap: Bir ibadeti, bir işi
yapmak için, dört mezhepten birini taklit etmeye niyet etmek, o mezhebe uyarak
yapmak lazımdır. Dört mezhebin her birinde, bir işin yapılması için, bir kolay
yol, bir de güç yol vardır. Birinci yola Ruhsat, ikincisine Azimet yolu
denir. Kuvvetli, hâli elverişli olanın, azimet ile amel etmesi efdaldir. Güç
olan işi yapmak, nefse daha ağır gelir. Nefsi daha çok ezer, zayıflatır.
İbadetler, nefsi zayıflatmak, kırmak için emir olundu. Çünkü nefis, insanın da,
Allahın da düşmanıdır. Onu zayıflatarak azmasını önlemek lazımdır. Fakat,
büsbütün öldürülmez, çünkü, bedenin hizmetçisidir. Zayıf, hasta, sıkışık hâlde
olan kimsenin, ibadetlerinde, işlerinde azimet yolunu terk etmesi, ruhsat yolu
ile yapması lazımdır. Kendi mezhebinin ruhsat yolu ile yapması da güç olursa,
diğer üç mezhepten birini taklit ederek yapması caiz olur.
Sual:
Deli olan veya 24 saat baygın kalan bir kimse, daha sonra kılamadığı namazları
kaza eder mi?
Cevap: Deli olan veya bayılan kimse, yirmidört
saatte ayılamazsa, iyi olunca, namazlarını kaza etmez. İçki, afyon, ilaç ile
aklı giden kimse, kılamadığı her namazı kaza eder.