İnsanlardan utanarak günahı terk etmek
14/04/2019 Pazar Köşe yazarı O.Ü
İnsanlardan hayâ etmek, utanmak,
onların kötülemelerinden korkmak demektir.
Sual: Günah işlemeyi, insanların
ayıplamalarından korkulduğu için mi yoksa Allah için mi terk etmelidir?
Cevap: Günah
işleyecek kimsenin, bu günahtan vazgeçmesi, ya Allahü teâlâdan korktuğu veya
insanlardan hayâ ettiği, utandığı yahut da başkalarının yapmasına sebep
olmamak için olur. Allahü teâlâdan korkarak terk etmenin alameti, o günahı
gizli olarak da işlememektir. İnsanlardan hayâ etmek, utanmak, onların
kötülemelerinden korkmak demektir. Başkalarının günah işlemelerine sebep olmak,
yalnız yapmaktan daha çok günahtır. Başkalarının bu günahı işlemelerinin
günahları da, kıyamete kadar bunlara sebep olana yazılır. Bir hadîs-i şerifde;
(İnsan günahını dünyada gizlerse, Allahü
teâlâ da, kıyamet günü, bu günahı kullarından saklar) buyuruldu.
Herkese vera sahibi olduğunu bildirmek
için, günahını saklamak ve gizli olarak devam etmek, riya olur.
***
Sual: Başkaları günah işlemesin diye,
onların hatırı için, sünnetleri, müstehabları terk etmek uygun olur mu?
Cevap: Başkalarının
günaha girmemeleri için, bir kimsenin mubahları terk etmesi iyi olur. Fakat
sünnetleri, hatta müstehabları terk etmesi caiz olmaz. Mesela gıybet
yapmamaları için, misvak kullanmayı terk etmek iyi olmaz.
***
Sual: Bir kimsenin, yaptığı ibadetleri
başkalarına göstermekten veya onların duymasından hayâ etmesi, utanması
doğru bir şey midir?
Cevap: İbadetlerini
başkalarına göstermekten hayâ etmek, utanmak caiz değildir. Hayâ,
günahlarını, kabahatlerini göstermemeye denir. Bunun için, vaaz vermekten,
ilmihal kitabı yazmaktan, satmaktan, imamlık, müezzinlik yapmaktan, Kur’ân-ı
kerim okumaktan hayâ etmek caiz değildir.
(Hayâ imandandır) hadîs-i şerifindeki hayâ, kötü, günah şeyleri göstermekten utanmak
demektir. Müminin, önce Allahü teâlâdan hayâ etmesi lazımdır. Bunun için,
ibadetlerini ihlas ile yapmalıdır.
***
Sual: Yolda yürürken, ayağımız,
giydiğimiz mestten biraz çıksa, abdest bozulmuş olur mu?
Cevap: Ayağın
topuğu, mestin topuğundan çıkınca, mest ayaktan çıktı sayılır. Fakat ekseri
kitaplar, ayağın yarıdan fazlası, mestin topuk kemikleri hizasından yukarı
çıkmadıkça, ayaktan çıktı sayılmaz diyor. Buna göre, mest geniş olup, yürürken,
topuğu mestten çıkıp, giren kimsenin meshi caiz olur. Yürürken abdesti
bozulmaz.