İlk insan Âdem aleyhisselamdır
23/11/2022 Çarşamba Köşe yazarı O.Ü
Sual: İlk insanın hazret-i Âdem
olmadığı, hatta ilk insanın dört ayaklı olup sonradan gelişerek ve dönüşerek bu
hâle geldiği söyleniyor, yazılıyor. Bunların aslı olabilir mi?
Cevap: İlk
insan ve ilk peygamber olan Âdem aleyhisselamın ne zaman yaratıldığı, kesin olarak
bilinmemektedir. İnsanın dünya kurulduğu ilk günden itibaren dünyada bulunduğu
iddia edilemez, edilmemiştir de. İnsan, Allahü teâlânın emri ve yaratması ile
dünyaya gelmiştir. Darwin'in Tekâmül Nazariyesine göre, ilk insan olarak kabul
edilen Neandertallerin, yavaş yavaş bugünkü insan hâline geldiğini kabul etmek
ise mümkün değildir. Hele bazılarının iddia ettiği gibi, insanın evvela dört
ayağı üzerinde yürüdüğünü ve birçok asırlar sonra ayağa kalktığını ileri
sürmek, hiçbir zaman ilme ve mantığa uymaz. Çünkü, bu kadar ibtidai olan bir
mahlukun bugünkü mükemmelliğe ulaşması mümkün değildir. O hâlde, dört ayak
üzerinde yürüyen türün, insan olmadığını, başka bir mahluk olması gerektiğini
ve diğer birçok eski mahluklarla birlikte yok olduğunu kabul etmemiz gerekir.
Bütün din kitapları, ilk insanın "homo sapiens", yani iki ayak
üzerinde yürüyen ve düşünebilen bir mahluk olduğunu bildirmektedirler ve
hakikaten yukarıda yazıldığı gibi, dört ayak üzerinde yürüyen ve bir hayvandan
farkı olmayan bir varlığın bugünkü insana dönüşebileceğini Darwin bile isbat
edememiştir.
Bütün din kitapları, ilk insan olarak Âdem aleyhisselamı
bildirmişlerdir. Âdem aleyhisselam için, öküzü sabana koştuğu, buğday ektiği,
kendine ev yaptığı, kendisine on suhuf, forma, kitap verildiğini
bildirmektedirler. Sığırı ehlileştirmek, mağarada yaşamak yerine kendine ev
yapmak, buğday ekmek ve onu hasad etmek ve vahiy almak meziyeti olan ilk
insanın, dünyanın oldukça tekamül ettiği bir zamanda yaratılmış olduğu, dört
ayağı üzerinde yürüyen, inlerde yaşayan mahluklarla hiçbir alakasının olmadığı
anlaşılmaktadır.
Sual:
Bir kimse, "çalınan ve kaybolan şeyleri ben bilirim" dese, bunun ve
buna inananın imanı gider mi?
Cevap: Bir kimse, ben çalınanları ve kaybolanları bilirim dese, söyleyen ve inanan kâfir olur. Bana cin haber veriyor dese, yine kâfir olur. Peygamberler ve cinniler dahi gaybı bilmezler. Gaybı, ancak Allahü teâlâ ve Onun bildirdikleri bilir.